Bu resimde kim eksik?
Çağdaş Sanat Fuarı (Contemporary İstanbul) çarşamba akşamı Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde başladı.
Fuarın "in" bir etkinlik haline geldiği, sadece kalabalıktan değil, özellikle kadınların "sanatsal bir şıklık" içinde olmalarından belliydi. (Gardıroplarından "sanat" kelimesine en uygun düşecek giysileri çıkarıp giymişler.)
İmkânı olan okurlarımızın bu önemli fuarı gezmesini tavsiye ederim. Günümüz sanatının nereye gitmekte olduğuna dair önemli ipuçları sunuyor.
Ayrıca şu dünyada ille de işadamı, doktor ya da futbolcu olarak değil, çağdaş sanat yaparak da para kazanılabileceğini gösteriyor.
***
Para deyince aklıma geldi: Contemporary İstanbul fuarı ilk kez 2006 yılında düzenlendi. Ali Güreli ile eşi Rabia Bakıcı Güreli'nin girişimi olan fuar, o zamandan bu yana sürekli büyüyor. Katılan galeri sayısı da, sanatçı sayısı da, ziyaretçi sayısı da artıyor.
Bu veriler içinde en önemlilerinden biri, yurtdışından katılan galerilerdeki artış... 2006'da bu sayı sadece 9'ken, bu yıl 42 yabancı galeri fuara katılmış.
Özetle: Türkiye ekonomisi büyüdükçe, hem "zevk", hem de "yatırım" aracı olarak çağdaş eserlere para harcayanların sayısı artıyor.
***
Fuara gitmenizi tavsiye etmemin bir sebebi daha var: Sanat eserlerinin aslını görmek bambaşka bir deneyim. Kuşe kağıtlı gıcır dergileri geçtim, TV'de bile bir eserin incelikleri doğru dürüst görülemiyor.
Buraya aldığım eserde ise fazla incelik yok. İki Çinli kardeş olup "Gao Brothers" (Gao Kardeşler) olarak tanınan Gao Zhen ve Gao Qiang bu tabloya "The Interview" ("Görüşme") adını vermiş.
234x180 cm boyutlarındaki bu siyah beyaz tabloda Mao'yu, Hitler'in, Castro'yu, Stalin'i, Saddam'ı, Kim Jong İl'i filan birlikte görüyoruz. (Arka planda Lenin de var.) Sanki onların ayaküstü sohbetini bir fotoğrafçı görüntülemiş gibi...
***
Ben sanatın teknik yönünden anlamam ama içerik hakkında bazı fikirlerimiz olabiliyor.
Örneğin bu tabloda bir kişi fazla: Bin Ladin'in orada ne işi var? Soruyorum çünkü diğerleri yaşadıkları ülkelerde devletin başına geçmiş insanlar...
Bin Ladin ise önce Sovyetler'e, sonra da ABD'ye karşı terör yöntemini kullanarak savaştı ve öldü. Hiçbir zaman iktidar olamadı. Dolayısıyla Bin Ladin'in tablodaki varlığı biraz sırıtıyor.
Diğer liderler ise tartışmalı kişilikler. Bazı insanların hiç mi hiç sevmediği, bazılarının ise ölesiye sevdiği tipler...
İçlerinde en çok lanet okunan Hitler'in bile bugün sürüyle fanatiği var. En azından Alman faşistleri ulu önderlerini unutmuş değil.
***
Evet, resimde "bir kişi fazla"... Buna karşılık "bir kişi eksik": Atam nerede Atam?
"Bu otokratlar arasında onun ne işi var" diye soracak olursanız... Size CHP'li Bedri Baykam ile Fransa'da yaşayan Yüksel Arslan, Atatürk ile Che'yi yan yana getirdiği resimleri hatırlatırım. Aydınlıkçılar da Atatürk ile Lenin'i aynı pankartta kullanmıştı.
Bence Ergenekoncuların kullandığı cinsten kalpaklı bir Mustafa Kemal yakışırdı resme ama bizim Çinliler unutmuş işte.