MOLLA AÇILIMI ÖZAL PROJESİYDİ
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ tarafından Diyanetin 2012ye yönelik en önemli projesi olarak olarak nitelendirilen molla açılımı Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özalın projelerinden biriydi demek yanlış olmaz.
Bunu nereden çıkardın? sorusuna da hemen cevap vereyim. Yeni Türkiyenin Mimarı Turgut Özal Belgeselini hazırlarken Prof. Dr. Said Yazıcıoğlu ile de röportaj yapmıştık. O konuşmada geçen Özalın bir fikri molla açılımına çok benziyordu. Sizinle paylaşmak istedim.
Hükümet özellikle Doğu ve Güneydoğu Bölgesinde teröre karşı halkın sevgisini kazanmış din adamlarıyla birlik olmak istiyor.
Doğru bir yaklaşım ancak yanlış yöntem.
Halkın içinde, onlar gibi yaşayan bir mollaya devletin maaş bağlaması, kadroya alması o kişiyi farklılaştırır. Artık o molla devletin ağzıyla konuşan biri haline gelir. Yöre insanı üzerindeki etkinliği de zaman içinde azalır gider.
Özalın Başbakanlığı döneminde, 1987 yılında Prof.Dr. Said Yazıcıoğlu Diyanet İşleri Başkanlığına atanır. O dönemde de teröre karşı din unsuru ön plana çıkarılır. Bölgeye irşad ekipleri gönderilir.
O dönemi anlatan Yazıcıoğlu, valilerin bu organizasyondan memnun olduğunu, devamlı talep geldiğini belirttikten sonra bölgedeki müftülerle yaptığı bir toplantıda bu konudaki fikirlerini soruyor.
Aldığı cevabı Yazıcığıoğlunun ifadeleriyle okuyalım. O zamanın Diyarbakır Müftüsüydü zannediyorum, efendim dedi bir faydası yok. Ben de şoke oldum doğrusu. Faydası yoksa niye yapıyoruz ve niye faydası yok? Bana dedikleri Siz gönderiyorsunuz valilik dairelere yazı yazıyor, kamu görevlileri geliyor, oturuyor, dinliyor ve vatandaş kendi arasında diyor ki bize değişik şekilde timler gönderirler, bazen silahlı tim olur bazen din, irşad timi olur gibi bir şekilde kendi aralarında bir değerlendirme yapıyorlar. Ben anında, o anda dedim ki, tamam o zaman bu iş bitmiştir.
ÖZALIN FİKRİ
Cumhurbaşkanlığı döneminde de Yazıcıoğlu ile çalışmayı sürdürür Özal. Zaman zaman Köşkte biraraya gelirler, fikir alışverişinde bulunurlar. Bir görüşmelerinde Diyanet ve din görevlileri hakkında fikirleri açıklar Özal: Diyanet din görevliliğinin sertifikasını versin. Yani kişileri alsın hangi eğitimden geçmişse, bundan din görevlisi olabilir diye bir belge versin kişiye. Ondan sonra kişi gitsin kendi çalışacağı yeri kendisi bulsun. İhtiyaç olan illere gitsin, müracaat etsin. O illerde Sosyal Dayanışma Vakıfları var malum. Onların içinde müftü de üye. Belki oradan, bir miktar bütçeden pay da aktarılabilinir. Bunlara müracaat edilsin, o kişiyle bir mülakat yapsınlar ve bir yıllığına sözleşmeli olarak bir yere atanmış olsun kişi, din görevlisi.
Hükümet, eski bakanına danışmalı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.