Bu bir yenilgi değildir
Bu hafta bir anne oğluyla ilgili yaşadığı bir anekdotu bizimle paylaştı: "Oğlum şu anda on beş yaşında. Baba çok sert biri olduğundan oğlum her şeyini benimle paylaşır ve içini bana döker. Ama bazen de babayı taklit eder ve evde yerli yersiz öfke patlamaları yaşar, kızar bağırır. Eşimin bu konuda büyük bir hata yaptığını anlayabiliyorum ama elimden bir şey gelmiyor. On sekiz yıllık evliyim, bir tatlı sözünü duymadım. Her akşam sinirli gelir ve hep bağırır, kızar, gereksiz şeyleri büyütür çocukların önünde beni azarlar. Evliliğimin ilk yıllarında çok üzülür Allahım ben bu adamla nasıl yaşayacağım diye düşünürdüm. Ama, aldığım uzman yardımının da katkısıyla onunla nasıl yaşabileceğimi öğrendim. Madem ki ayrılmayı düşünmüyorum öyleyse onu olduğu gibi kabul edebilir ve üzülmemeyi öğrenebilirim" diye düşündüm. Ama bunu oğluma anlatamıyordum. Neden benim babam böyle diyor, arkadaşlarının babalarını örnek veriyor ve kendini kötü hissediyordu. Üç ay önce eşim bir iş için yurtdışına gitmişti, oğlumla uzun uzun konuştum. "Baban kendi babasından böyle öğrendiği için, babalar böyle davranır sanıyor. O yüzden ona anlayış gösterebiliriz" dedim ve eşimin kendi babasıyla yaşadığı bazı sorunları paylaştım. Gerçekten kayınpederim çok baskıcı biriydi ve eşimin anlattığına göre, gençlik yıllarında ona çok eziyet etmiş. Eşim bunları düşünerek, kendisinin daha tölaranslı olduğunu söylerdi. Oğlum buna çok üzüldü, "anne dedemin sinirli biri olduğunu biliyordum ama bu kadarından haberim yoktu, yaptıkları doğru değil ama onu anlamaya çalışacağım" dedi. Oğluma sarıldım ve teşekkür ettim. "Oğlum eğer babanı kırmadan ilişkilerini sürdürebilirsen Allah bu sabrının karşılığını verecektir" dedim. Gerçekten o günden sonra oğlum babaya tepki vermemeye ve onu anlamaya çalıştı. Bu olaydan sonra çocuklarımızı adam yerine koyarak onlarla konuştuğumuzda pek çok sorunun üstesinden gelebileceğimize inandım."
Her zaman ifade ettiğimiz gibi, insan ilişkilerinde bazen, meramımızı karşı tarafa iletemez ve çaresiz kalırız. Bu kimseler değişime kendilerini toptan kapadıklarından bir türlü ulaşamaz ve onlarla iletişim kuramayız. Ama onu değiştirmeye ve beklentilerimizi ortaya koymaya devam ederiz. Bütün çabalarımızın boşa gittiğini gördüğümüzde de hüsrana uğrarız. Oysa böyle durumlarda karşımızdaki kişiyi olduğu gibi kabul ederek sorunlardan etkilenmemeyi öğrenebiliriz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.