Artık bilgiye ulaşmanın yolu değişti. Gençler, kitap, gazete dergi okumuyorlar, bunun yerine bilgisayarın tuşlarına başıyor ve bilgiye kolay yoldan ulaşmaya çalışıyorlar. Bu onları kitapla kuracakları bağdan mahrum bırakıyor. Çünkü kitabı eline alan kişi, satırlarla muhatap olur, yazarla ve yazılanlarla bir bağ kurar. Ama şimdilerde bilgi soğuk bir camın ardından geliyor ve bizimle mesafeli ilişkiler kuruyor.

Bizler küçüklüğümüzde, günlük gazeteleri, aylık dergileri ve yeni yayınlanmış kitapları elde etmek için harçlığımızdan biriktirir, paramız yetmiyorsa, arkadaşımızdan borç alırdık. Bu bizim kitapla hemhal olmamızı sağlardı. Artık, bilgiye ulaşma konusunda ciddi değişimler yaşanıyor. Teknoloji bu konuda bazı kolaylıklar sağlıyor. Bu araçlarla doğru ilişki kurduğumuzda fayda elde edebiliriz. Ancak bu geçmişte sahip olduklarımızı ortadan kaldırmamalıdır. Yani, bilgiye ulaşma konusunda bilgisayardan faydalanıyor olmamız bizi kitaplardan koparmamalı.

Peki, bilgisayarı kullanırken, diğer taraftan da, aynı şekilde kitaplarla ilişki kuramaz mıyız? Bilgisayar başında geçirdiğimiz vaktin bir kısmını da kitap başında geçiremez miyiz? Elbette bütün bunlar mümkün. Ama günümüz insanı her şeyin kolayına kaçıyor. Emek vermeyi ve emeğinin karşılığını beklemeyi sevmiyor...Sabırsız ve tahammülsüz oluyor...Oysa bilgiye giden yol uzundur ve bu yolu yürümek ciddi bir emek ister.