Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Parası olan güçlü müdür?

Parası olan güçlü müdür?

Modern insan, sahip olduğu maddiyatla saygınlık elde etmeyi ve dikkatleri üzerine çekmeyi arzu ediyor. Bunun için, her şeyi göze alıyor. Birkaç yıllık ömrünü sırf para ve mevki elde edebilmek için harcıyor ve bunun için her şeyi göze alıyor. O, varlığını onaylayacak seslere ihtiyaç duyuyor. Bütün bunlara ancak, maddi imkanlarıyla ulaşabileceğini düşünüyor. Çünkü, yaşadığımız çağın değer yargısı böyle, artık güç, sadece para ve mevki sahibi kimselere atfediliyor... Bu ünün insanı gerçekten gücü her şeyin önünde tutuyor, güç arayışı içinde oluyor. Yaşadığı ortamda, dikkat çekmek ve varlığını çevresindekilere hissettirmek isteyen insan, aslında varoluş savaşını veriyor. Ama çözüme giden yolu bulamadığından yanlış mecralara sapıyor. Tarih boyunca insanın tahakküm kurma, güç arama girişimleri hep devam etmiştir. Ancak gücün yegane sahibi Allah'tır ve kişi ancak hak ve hakikata tabi olduğu sürece gerçek değerini bulabilir.

Günümüz insanı için, para en geçerli güç unsurudur. İnsanlar, arzu ettikleri güce ulaşabilmek için, her türlü yolu deniyorlar. İnsanın bu arayışının arkaplanında ise, onaylanma ve desteklenme ihtiyacı var. Özellikle çocukluk yıllarında sevgi ve güvenle desteklenmeyen çocuklar, iradeleriyle gerçeği bulamamışlarsa, kendilerini değerli hissedecekleri şeyleri ararlar ve bu açığı kapatmaya çalışırlar.

Bu çocuklar çevrelerine sıcak tepkiler veremezler ve ben merkezcidirler. Empati kuramadıklarından diğer insanların gerçeklerini anlayamazlar ve insanlarla menfaat ilişkisi kurarlar. Bu kimselerin güç isteği her şeyin önündedir. Onlar maddi olanaklarıyla, ayakta kalmak ve üstünlük sağlamak isterler. Ama bütün bunlar onların suçluluk ve değersizlik duygularını ortadan kaldıramaz. Dışarıdan baktığınızda bu kimselerin, kolay kolay yıkılmayacak bir güce sahip olduklarını sanırsınız. Oysa iç dünyalarında yalnız çaresiz ve suskundurlar. Çünkü, gücün sahibine itaat etmek yerine, güç arayışına çıkmışlardır. Oysa insan zayıf ve aciz yaratılmıştır. İnsan Allahın dinine tabi olduğu sürece değer kazanır ve bu değer ona insan olarak bulunduğu konumu öğretir.

Yegane güç sahibi Allah'tır ve insan ancak onun dinine sımsıkı sarılarak hak ettiği değeri elde edebilir. Gücünü para, imtiyaz mevki gibi dünyevi unsurlarla elde eden kişi, bu imkanları kaybettiğinde insanların ilgi ve desteğini de kaybeder. Düşenin dostu olmaz sözü bu insanların içine düştüğü durumu açıklar mahiyettedir. Oysa, Allah'ın dinine hizmet eden, hayatını istikamet üzere sürdüren kişi düştüğünde, kendisini çaresiz ve güçsüz hissetmez. Çünkü gerçek güç ve kudret sahibi yüce Yaratıcı'nın onu hiçbir zaman bırakmayacağını ve her daim yanında olduğunu bilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi