Hatırlarsınız; Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’ndeki o meşhur “Ergenekoncu” yapılanmayı araştırırken karşımıza “Haç”lar çıkmıştı!..

Üniversite’yi yöneten, o inancın bulabildiği bütün “simgelerini” bir araya getirmiş ve Üniversite’yi tam manasıyla bir “misyoner üssü”ne dönüştürmüştü...

Misyonerliğin “mezhebi” yönü de ilginçti; Ortodoks-Ermeni ağırlıklı bir manzaraydı karşımızdaki... (Van malûm; Ermenistan’ın “Hayali” sınırları içinde!..)

Sonra baktık; Ergenekon’un en Kemalist, En Ulusalcı oluşumlarının başındakiler, bir yerlerden “Ortodoks Hıristiyanlığa” bulaşık!..

Hani Hrant davasına yönelik tepkilerin dile getirildiği gösterilerden, “Bir adam hem Hrantçı hem de Ergenekoncu olabilir!” sonucu çıkmıştı ya...

Çok doğru...

Ergenekoncularla, PKK’lılar, PKK’lılarla Siyasal Ermeniler ve Siyasal Ermeniciler arasındaki ilginç bağlantılar gözden kaçmıyor.

Yine dikkat çekici;

TİKKO’cular “filan” da derinden derine “Siyasal Ermenicilik” hareketiyle bağlantılı...

Hatta...

Bu örgütlerin merkezlerinde “Siyasal Ermenicilik” var!..

Ya da şöyle ifade edeyim: TİKKO gibi “sol örgütler” hangi amaçlarla kurulmuş olurlarsa olsunlar, dönem dönem Siyasal Ermenicilerin tahakkümü altına girmişler!..

•

Tam da bu noktada, hafızanıza başvurmuş olayım:

Siz Orhan Bakır kimdir bilir misiniz?..

Orhan Bakır?..

Biraz yaklaşalım bu isme:

Deniz Gezmiş ve Mahir Çayan...

Ve..

Orhan Bakır!.. “Sol”un üç önemli lideri!..

•

Orhan Bakır, bir Ermenidir.

Asıl ismi Armenak Bakırcıyan’dır.

TİKKO’nun fikir babalarından, önde gelenlerindendir. Sadece o değil; TİKKO’nun diğer birçok önde geleni de isim değiştirmiştir:

Mrant oldu Fırat!..

Armenak oldu Orhan!..

Stefan da oldu mu sana Murat!..

•

Devam edelim:

Bizim Orhan Bakır, esasen Armenak Bakırcıyan’ın suç dosyasına göz attığınızda, bir dolu “kurban” buluyorsunuz...

TSK mensupları, polisler, öğretmenler!..

Başta “Maraş” olmak üzere darbe hazırlığı için tertip edilen birçok toplumsal olayda, “Siyasal Ermeni” izine rastlıyorsunuz...

Garbis marbis, hepsi oralarda!..

Dahası...

Orhan Bakır yani Armenak Bakırcıyan’ın sohbetlerine, diğer şahitlerin ifadelerine “kulak kabarttığınızda” esasen “TİKKO”nun filan da bahane olduğunu görüyorsunuz...

Zamanın önde gelen Siyasal Ermenilerinin ifadeleri dikkat çekici...

Bir “Demirciyan” var... O TİKKO’nun önde gelenlerine ilişkin bilgiler sunmakta bize:

“Bizimkiler...

Diyarbakır Ermeni Kilisesi’nin Papazı Der Grigos’un tavsiyeleriyle okudular.

Surp Haç Tibrevank Ermeni Kilisesi’nde devam ettiler...

İstanbul’da Surp Haç Lisesi’nde Yetişenler Derneği’nin lokalinde yatıp kalktılar.

Bir süre sonra İstanbul Balat’taki bir Ermeni okulunun yatılı öğrencilerine ‘Belletmen’ oldular.

Evler tutmuşlardı...

Bazılarında kız, bazılarında ise erkek öğrenciler kalıyordu.

Sonra...

Gizlenmek için isim değiştirdiler!..”

•

Tezgahın nasıl yürüdüğünü, “Sol Örgütlerin” arka planında ne gibi “gizemler” olduğunu görüyorsunuz...

Dahası... Sıkı durun... Demirciyan açıklıyor:

“Kırım döneminde Dersim’e –Tunceli- sığınan 30-40 bin kadar Ermeni kurtarıldı!.. Dersim kökenli olup da, Sivas Zara’ya kadar yayılan Alevi topluluklarına, Ermeniler hep şükran duymuşlardır (BKZ.)”

•

Yaaa...

Bir “Siyasal Ermeni”ler var, bir de “İnancını kendi halinde” yaşayanlar...

İnancını kendi halinde yaşayan ve Osmanlı dönemindeki “Huzur” ve “Mutluluğu” hiçbir dönemde bulamadıklarını söyleyen Ermeniler, kıyıda köşede...

“Siyasal Ermeniler” baştacı!..

Bitirirken altını tekrar çizmiş olalım...

Diyor ki “Siyasal Ermenilerin” önde geleni:

“Dersim’de yani Tunceli’de 30-40 bin kadar Ermeni vardı!..”

•

Osmanlı’ya ihanet etmemiş bütün Ermenilere selam olsun!..

....................................................................

(BKZ.) Tuncay Opçin, Chronicle