Yavuz Bahadıroğlu

Yavuz Bahadıroğlu

CHP Olağanüstü Kurultayı ve Türkçe ezanın yıldönümü

CHP Olağanüstü Kurultayı ve Türkçe ezanın yıldönümü

Başlığa bakıp “CHP Kurultayı ile Türkçe ezanın ne ilgisi var?” diyecek kadar yakın tarihe “Fransız” (ilgisiz anlamında) kalanlara şu kadarını hemen hatırlatayım ki, İslâm dünyasında 622 yılından beri, Hz. Peygamber’in öngördüğü biçimde okunan “Ezan-ı Muhammedî”, ilk kez “Muhammedî” kimliğinden, onunla birlikte de “şeair” (İslâm işareti) vasfından CHP iktidarı kopardı ve Türkçe bilmeyenler için “anlamsız” bir bağırtıya dönüştürdü.

Hafız Rıfat Bey tarafından ilk Türkçe ezanın Fatih Camii’nde okunduğu tarih 3 Şubat 1932’dir (80. yıldönümü).
Geçenlerde 99 yaşında ölen Keriman Halis de aynı yılın 31 Temmuz’unda Hollanda’da yapılan yarışmada “Dünya Güzellik Kraliçesi” seçilmişti...
Aynı yıl Türkiye’de insanlar açtı, ilâçsızdı; önlenemeyen salgın hastalıklarla pençeleşiyordu...
Çocuklar ya doğum sırasında, ya da kızıl, kızamık, boğmaca gibi hastalıklardan ölüyordu...
Türkiye’nin yeterli öğretmeni, okulu, doktoru, hastanesi, yolu, suyu, fabrikası, barajı, elektriği, havaalanı yoktu...
Gençlere “din eğitimi” verecek imam-hatipleri, Kur’an kursları, İlahiyat Fakülteleri (o da aynı yıl, yani 1932 yılında kapatıldı) yoktu...
Artık “ezan gibi ezan”ı da yoktu, Türkiye’nin...
Ama bir “Dünya Güzellik Kraliçesi” vardı...
Yarışmayı, yanlış hatırlamıyorsam, tek parti yönetiminin yarı resmi organı Cumhuriyet Gazetesi organize etmişti.
Ve Avrupa, bizi açılıp saçılmaya teşvik babında, “Türkiye Güzeli”ni, “Dünya Güzellik Kraliçesi” ilân etmişti.
Ekonomi gazeteleri dâhil tüm gazeteler bu haberi günlerce manşetten veriyor, halka “ezansızlığın acısı”nı unutturmaya çalışıyordu.
Ama halk ne o acıyı unuttu, ne de o acıyı kendisine yaşatanları: Eline geçen ilk fırsatta (14 Mayıs 1950 genel seçimleri) kendisini tam 18 sene ezansızlığa mahkûm edenlerden intikamını aldı... CHP’yi devirip Demokrat Parti’yi iktidar yaptı...
Sonra o çizgide yürüyen diğer partileri: AP, ANAP, DYP; nihayet Ak Parti...
On yıllık iktidarında kaçınılmaz olarak yaptığı bazı hatalara rağmen, bugün bile Ak Parti’nin oy oranı yüzde 55’lerde, CHP’ninki ise taş atlasa 19-20’lerde ise, bu sonuç “Ezanın intikamı”dır!
Halk tarafından, geçmişi sebebiyle iktidarsızlığa mahkûm edilen CHP, 26 Şubat’ta “Tüzük Kurultayı” yapıyor.
Bu parti zaten “Olağanüstü kurultaylar partisi”dir. Ama hiçbir kurultay, yönetim, hatta genel başkan değişikliği, CHP’yi iktidara taşıyamıyor. Çünkü hiçbir kurultayında, CHP, geçmişini irdeleyemiyor. Halka yaşattıklarını gündemine alamıyor, kendisiyle hesaplaşmayı başaramıyor.
Zaman zaman “yeni CHP” çıkışları yapılmasına rağmen, bunlar sözden ibaret kalıyor. CHP hem halkın talepleriyle geçmişi arasında, hem de geçmişiyle geleceği arasında sıkışmış durumda: “Ne yardan, ne serden” geçebiliyor.
Mazisiyle hesaplaşmaya kalksa, partinin çekirdeğini oluşturan katı “lâikçi” oyları kaybedecek, hesaplaşmasa geniş kitlelere ulaşamayacak...
“Aşağısı sakal, yukarısı bıyık!”
CHP ikisinin arasına sıkışmış bir parti. Çaresiz kurultaylarla ayakta durmaya çalışıyor...
Kimi zaman genel başkan değiştiriyor, kimi zaman tüzük, kimi zaman yönetici...
Ama hiçbiri derde deva olmuyor, CHP geniş kitlelerle barışamıyor, “tuzu kuruların partisi” olmaktan kurtulamıyor. Çünkü sorun daha derinlerde... Sorun CHP’nin geçmişinde...
Ya geçmişiyle hesaplaşacak, geçmişin yanlışlarını üstlenecek, “Ey halkım, sizin nineleriniz, dedeleriniz açlıktan ölürken biz ezanla, takvimle, selamla, alfabeyle, kılık kıyafetle, güzellik kraliçesi seçmekle, kısacası ideolojik tercihlerimizi dayatmakla o kadar meşguldük ki, size hizmet edemedik, bunun için özür diliyor ve yeni bir parti kimliği ile karşınıza çıkıyoruz” diyecek, ya da şimdiki gibi kurultaylarla, tüzüklerle oyalanıp gidecek.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yavuz Bahadıroğlu Arşivi