Numan Kurtulmuş: O kayıktan derhal inin!
MİT rumuzlu kasırganın şifrelerini vermiştik...
Meseleye ister, İran-Suriye-Rusya-Çin, ister İsrail-ABD-İngiltere taraflarından bakın...
Ve hatta isterseniz, AK Partinin içinden bakın...
Yetmezse, Köşkten bakın; bir Final havasına şahit oluyorsunuz...
Yunanistandaki yönetim, bir dış operasyonla nasıl bir anda dağıtıldıysa, bu Hükümet de sıkıntıya girebilir...
Ya da, daha muhtemel görünen; bu hükümet, itildiği dalgalı suları büyük bir dirayetle aşarak, selamete ulaşabilir!..
Final!..
*
Böyle, dahili ve harici unsurlar üzerinde kafa yorarken...
Kon TVnin Ankara Temsilcisi Sinan Burhan aradı...
Sayın Numan Kurtulmuş, KON TVnin konuğu olacak. Sizi de bekleriz deyince...
Sayın Kurtulmuşun son gelişmelere nasıl baktığını öğrenme arzusunun da tazyikiyle buluşma mekânına gittik...
Has Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş ve diğer parti yöneticileri, Abdülhamit Gül, Mehmet Batuk, Kazım Arslan.
Sinan Burhan ve bendeniz.
Sıkı bir sohbet oldu...
Şuradan girelim:
-Sayın Kurtulmuş, Hakan Fidanı hedef alan yargı sürecine nasıl bakıyorsunuz?..
-Sayın Hakan Fidan bunları (Oslo görüşmeleri vs.) Sayın Başbakanın talimatı olmadan yapamaz. Bu bir... Bir diğer mesele de, MİT, yıllar boyunca onbinlerce vatandaşımızın hayatına mal olmuş, 1.5 trilyon dolarımızın heba olmasına sebep olmuş bir problemin çözümü için bazı faaliyetlerde bulunabilir.
- Operasyon Sayın Hakan Fidanı değil, Sayın Recep Tayyip Erdoğanı hedef alıyor yorumlarına katılıyorsunuz öyleyse?..
-Meseleye biraz daha geniş çerçeveden bakalım: Bugünkü sistemde millet söz sahibi mi?... Değil. Cumhurbaşkanından en alt düzeydeki polis memuruna kadar hepsi, milletin memurudur. Gel gör ki, milletin denetim konusunda herhangi bir etkisi yoktur. Siyasi Partiler Yasası, Seçim Yasaları vs... Hiçbirinde millet yok!.. Milletin oluşturacağı bir Denetim Meclisi kurulsun diyoruz... Bu şart. Bu olmazsa, millet yönetime direkt olarak katılmazsa, denetlemezse, Meclis tablosunun belirlenmesinde milletin etkisi çok kısıtlı olursa, biz daha çoook yargı vesayetinden, asker vesayetinden bahsederiz... Daha çoook, Hedefteki Başbakan mı? sorusu yöneltiriz.
-Direkt sorayım: Türkiyede darbe teşebbüslerinin önü tamamen kesilmiştir diyebilir miyiz?
-Diyemeyiz!.. İktidara gelenler, meseleleri Ahmet, Mehmet meseleleri olarak gördükçe diyemeyiz... Darbe tartışmalarının bitmesi için, yönetenlerin 12 Eylülün kayığından inmeleri gerekir.
-12 Eylül kayığı?..
-Evet, Merhum Özal, şortla asker denetlediğinde, çoğu kişi bunu İhtilaller dönemi bittiye yordu ama bakın, Merhum Özaldan sonra bu memlekette iki tane nur topu gibi ihtilal oldu. Mesele sistem meselesi... 12 Eylül, bütün kurumları ile ortadan kalkmalı!.. Yüksek Askeri Şûrayı, bir istişare kurulu olarak Milli Savunma Bakanlığına bağla... Milli Güvenlik Kurulunu MİT gibi Başbakanlığa bağla... 12 Eylülün diğer izlerini ortadan kaldır... 12 Eylülün sendika mevzuatını, siyasi partiler mevzuatını, seçim kanununu ortadan kaldır... Hakimiyeti millete ver... Bunları yapmıyorsan, 12 Eylülün kayığındasın demektir.
-Yapılanlar az mı?.. Balyoz, Ergenekon süreçleri?..
-Darbe teşebbüslerinin üzerine gidilmesini takdirle karşılıyoruz.
-28 Şubat?.. Çevik Bir vesaire...
-Onunla ilgili biliyorsunuz suç duyurusunda bulunduk...
-27 Nisan?..
-Onunla ilgili olarak da kısa bir süre sonra İnşallah göreceksiniz, dört dörtlük bir hazırlığımız var!.. Suç duyurusu!..
-Suriye politikası?...
-Maalesef, hakem rolü yerine taraf rolü tercih edildi.
-Orada gerçekten de bir bataklık var... Bu bataklıktan kurtulmanın ve kurtarmanın yolu?..
-Türkiye ve İranın birlikte kuracakları bir gözlemci heyeti. Esed yönetimi artık orada kalamaz. Türkiye ve İran gözetiminde seçimler yapılır, Suriye yönetimini Suriye halkının gerçek temsilcileri devralır... Çözüm bu.
-Son mesaj?..
-Sayın Cumhurbaşkanına sesleniyorum: MİTin merkeze yerleştiği sıkıntıyı ortadan kaldırmak için Anayasanın 104. maddesinin verdiği yetkiyi lütfen kullansın!.. Duruma, lütfen el koysun. Mecliste kavga edenler de çok ayıp ediyor!..