Hazreti Ebu Bekir Sıddîk
Bu haftaki eserimiz, Hazreti Ebu Bekir Sıddîk (r.a.) halifemizi anlatan harika bir eser.
Mahmud Sami Ramazanoğlu Hocaefendi tarafından kaleme alınan eseri okurken, dünya ile ilişkiniz kesiliyor ve kendinizi başka bir âlemde hissediyorsunuz.
Nasip olursa Mahmud Sami Ramazanoğlu Hocaefendi ile ilgili bir yazı dizisi hazırlığı içerisindeyim.
Bu vesileyle Adanaya gidip, vaaz verdiği Ulu Camii de ve doğduğu, yaşadığı mahallede gözlemlerde bulundum.
Giderkende yanıma, Mahmud Sami Ramazanoğlu Hocaefendinin büyük bir tevazu, hürmet ve dikkatle yazdığı, adeta o günleri yaşayan ve sanki Ebu Bekir Sıddîk (r.a.) ın yanındaymış gibi her kelimeye ayrı bir önem gösterdiği kitabını aldım ve okumaya çalıştım.
Kendi adıma söylüyorum, Hazreti Ebu Bekir Sıddîk (r.a.)ın, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)e olan bağlığının yanında; Ben de Müslümanlardanım ya da Ben de İslam oldum deme cesaretini gösteremedim.
Sonra içimden şunlar geçti.
¥
Eğer sadece ve sadece, Ebu Bekir Sıddîk (r.a.) hazretlerini tanımış ve anlamış olsaydık, Bugün Türkiyenin her yerinde ve tüm İslam beldelerinde, Müslümanlar olarak birbirimizle kucaklaşmaktan konuşmaya fırsat bulamazdık.
Ebu Bekir Sıddîk (r.a.) hazretlerinin; Efendimiz (s.a.v.)e olan dostluğu ve sadakatinden bir parça; duygularımıza, düşüncelerimize, hal ve hareketlerimize velhasıl dini ve dünyevi amellerimize gölge bile etseydi, bugün Türkiye ve Dünya Müslümanları; barıştan, sevgiden, kardeşlikten, mutluluktan ve zenginlikten yürümez uçardık.
Hemen şunu belirtmeliyim. Elbet istisnalar vardır.
Allah dostları, Takva üzere yaşayan hocalarımız, İlim ve hal ehli büyüklerimiz, Hazreti Ebu Bekir Sıddîk (r.a.) ın sadakatiyle, Peygamberimiz (s.a.v.) e bağlı kanaat önderlerimiz, söylediklerimin dışındadır. Elhamdülillah ki onlar vardır.
¥
Mahmud Sami Ramazanoğlu Hocaefendi, sadece Hazreti Ebu Bekir Sıddîk (r.a.) efendimizi yazmamış.
Hazreti Ömer (r.a.) Hazreti Osman (r.a.) ve Hazreti Ali (r.a.) efendilerimizi de kaleme almış. Yeri geldikçe bu eserlerden de söz edeceğim İnşaallah.
Yazıyı, Ya sus ya hayır söyle ikazına uyarak, Hazreti Ebu Bekir Sıddîk (r.a.)ın Hz. Ali (r.a.) efendimize hitaben yaptığı konuşmayla noktalayalım.
¥
.... Muhammed ümmeti delâlet üzre ictimâ etmez. İcmâdan ayrılmakta tehlike vardır. Allahın yardımı cemaattedir. Ondan başka selamet yolu yoktur.
İnsana, nefis ve şeytan yanlış bir mantıkla muhakeme yürüttürüyor. Zümreler birbirlerini itham ve kırıcı tenkitlerle incitiyorlar; gıybet, tefrika, fitne ve adavet doğmasına sebep oluyorlar. Bu, doğru yol değil, felakettir.
Dünya düzeni için, Yaradanın emirlerini tutmak, musahhar kıldığı eşya ve imkanı yeterince güzel kullanmak, halislerle bir olmak, şerirlere meydan vermemek ve ancak Allahın rızasını tahsile kalbi bağlamak lazımdır...
¥
Eser hakkında bilgi için;
Erkam Yayınları 0212 671 07 00
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.