Faruk Çakır

Faruk Çakır

Müstehcenliği teşvik İBB’ye mi kaldı? (2)

Müstehcenliği teşvik İBB’ye mi kaldı? (2)

Haklı itirazlara rağmen ‘müstehcen tiyatro oyunları’nın sahnelenmesinde ısrar ediliyor. 28 Ocak 2012 tarihli yazımızda İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nca sahneye konulmak istenen “Günlük Müstehcen Sırlar” adlı oyuna dikkat çekmiş ve “Müstehcenliği teşvik İBB’ye mi kaldı?” diye sormuştuk.

(Bkz.: http://www.yeniasya.com.tr/yazi-detay2.asp?id=5107)
Oyunun ‘gala’sı 30 Ocak 2012 tarihinde Kadıköy Haldun Taner Sanhesinde yapılacağı duyurulmuştu. Ancak o günlerdeki ‘hava şartları’ dolayısıyla ‘gala’ iptal edilmişti. Adı üstünde, ‘müstehcen’ olan ve (16+) yani 16 yaş üstü izleyicilere açık olan bu oyun için (tepki ve itirazlara rağmen) 27 Şubat 2012 tarihinde yeniden ‘gala’ düzenlenecekmiş.
Konuya dikkat çekmemiz üzerine bazı internet siteleri de tiyatrodaki müstehcen oyunu ‘haber’ olarak gündeme taşıdılar. (Tesbit edebildiğimiz kadarıyla:
http://www.dunyabulteni.net/?aType=haber&ArticleID=194786
http://www.sondevir.com/manset/50487/sehir-tiyatrosunda-rezalet.html
http://www.haber5.com/sehir-tiyatrosunda-rezalet-tiyatro-haberi-171525.aw
http://hurseda.net/Faruk-Cakir/3392/Mustehcenligi-Tesvik.-IBB%E2%80%99ye-mi-Kaldi-.html)
İskender Pala Bey de 14 Şubat 2012’de aynı konuda bir yazı yazınca tartışma alevlendi. Pala, “Günlük müstehcen sırlar” başlıklı yazısında şöyle diyordu: “İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Şehir Tiyatroları bu günlerde yeni bir oyun üretti. Günlük Müstehcen Sırlar... Afişinde çembere alınmış bir 16+ işareti var. Bir lise önünde yolları kesişen iki teşhirci sapığın sözüm ona müstehcen sırlarını anlatıyor. Elbette müstehcenlik diz boyu, ama içinde seyirciyi ilgilendirecek ne bir hayat dersi, ne bir erdem, ne de tiyatronun genel amacına yönelik bir toplum eleştirisi var. Eğer bu oyunun amacı seyirciye teşhircilik hakkında hayat dersi vermek ise buna devlet parasıyla bayağılıktan başka ne denir? Seyirciye hakaret de cabası. Peki repertuarın diğer oyunlarındaki % 80 cinsel sululuk ve müstehcenliklere ne demeli? (...) İBB Şehir Tiyatroları, halkın vergileriyle bu tür oyunlar üretiyorsa tiyatro mu amacından sapmıştır, tiyatrocular mı kaliteli üretimden düşmüştür?” (Zaman, 14 Şubat 2012)
Sonrasında “İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Sanatçıları Derneği” bir basın açıklaması yaparak güya eleştirilere cevap verdi. 23 Şubat 2012 tarihli açıklamada eleştirilere cevaptan ziyade, kuru bir savunma var. Aynı konu ve aynı tarihli “İBB Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmenliği”nin açıklaması da aynı şekilde uzun bir savunmadan ibaret. Açıklamanın bir yerinde şöyle denmiş: “Altı çizilen 16 yaş uyarısı öğrencilerini oyunlara getiren hocaların ricası üzerine, çocukların algısının üstünde karmaşık metinler, argo sözcükler içeren ya da sert temaların yer aldığı oyunlarda kullanılmıştır. Bu ibare müstehcenlik ya da erotizm adına koyulmamıştır, bizler tiyatro sanatını icra ediyoruz, başka bir şey değil.”
Tabiî ki kimse “Ayranım ekşidir” demez. Ancak, adından ve ‘konu’sundan müstehcen olduğu anlaşılan bir oyunun, İBB marifetiyle sahneye konulması yanlıştır. Şunu da ifade edelim ki ‘adı’nda müstehcenlik olmadığı halde ‘muhtevası’ çok daha müstehcen olan oyunlar vardı. “Günlük Müstehcen Sırlar”ın sahneye konulmuş olması, “tiyatroda müstehcenlik” konusunun tartışılmasına vesile olmuştur ve olmalıdır da. Dört bir koldan “müstehcenlik” reklâmının, teşvikinin yapıldığı günümüzde, bu “çorba”ya bir “tuz” da İstanbul Büyükşehir Belediyesi atmamalı...
Tiyatrodaki müstencenliğin tartışılmasına vesile olan İskender Pala’ya teşekkür ederken, böyle önemli bir konuyu gündemine almayan, adeta “yok” sayan “duyarlı medya”ya “Bu oyunun [ve elbette benzeri müstehcen oyunların] sahnelenmesini alkışlıyor musunuz?” diye sormak istiyorum...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Faruk Çakır Arşivi