Askere var, polise yok!..
Meslektaşım Muhsin Yılmazla birlikte Emniyete misafir olduk.
Bir dolu şikayet...
Kendilerinden bir metin talebinde bulunduk.
Buyrun, Askere var, polise yok! başlığını uygun gördüğümüz o polis metnine:
SERDAR ARSEVEN BEYİN DİKKATİNE
İçişleri Bakanlığına bağlı olarak; Jandarma Genel Komutanlığı personelinin maaş ek göstergesi, 926 sayılı TSK Personel Kanununun Ek Gösterge Cetvelinde Diğer Subaylar olarak belirtilen yüksekokul mezunu Astsubaylar için ek gösterge 01.01.1995 tarihinden itibaren 2200den 3600e yükseltilmiştir.
Emniyet Teşkilatı Personelinin 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun ek gösterge cetvelinde yüksekokul mezunu Polis Memurlarının 01.01.1994 tarihinde ek gösterge rakamları 1900 iken 01.01.1995 tarihinden itibaren 2200e yükseltilmiştir. Polis Memuru ile Astsubayların tahsil durumları aynı olmasına rağmen aralarında 1400 gibi büyük bir fark vardır.
ASKERE 3600 POLİSE 2200! NİYE Kİ...
Aynı görevi yapan ve sadece görev alanları farklı olan İçişleri Bakanlığına bağlı kolluk kuvvetlerine mensup iki iç güvenlik kurum personelinin Jandarma Genel Komutanlığına bağlı personelin 926 sayılı yasadaki emekliliğe esas ek göstergenin 3600, Emniyet Teşkilatına bağlı personelin 657sayılı Devlet Memurları Kanununa tabii olup, emekliliğe esas ek göstergesinin 2200 olması sebebiyle emeklilik aylığında maaş farkı ve dolayısıyla Emniyet Personelinin ücret yönünden mağduriyet yaşaması ek göstergelerdeki bu farklılıktan kaynaklanmaktadır. Ek göstergedeki bu farklılıktan dolayı tahsil durumları aynı ve aynı işi yapan iki kurum personeli arasında emekli olduklarında ikramiye ve maaş yönünden büyük farklar olduğu görülmektedir.
Anayasanın 5. Maddesinde Devletin temel amaç ve görevleri; Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, Cumhuriyet ve Demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır.
Ve Anayasanın 55. Maddesinde belirtilen 1- Ücret emeğin karşılığıdır. 2- Devlet, çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alır. İbareli ücretle adaletin sağlanması başlığı altındaki maddeleri gereğince eşit işe eşit ücret ilkesi göz önüne alınarak, aynı nitelikte iş yapan iki farklı kurum personeli arasında görevde ve emeklilikte ücret adaletsizliğinin giderilmesi çerçevesinde mağduriyetimizin giderilmesinin yasal düzenleme ile olabileceğinden, 657 sayılı yasanın 236. maddesinden sonra ek maddeye eklenmek üzere Emniyet ve Güvenlik hizmeti sınıfı adı altında, Emniyet ve Jandarma Kolluk Kuvvetlerinin görevde ve emeklilikte özlük haklarının 926 sayılı kanundaki ek göstergeye eşit hüküm konması ile sağlanabilecektir.
Ayrıca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ilgili hükümlerine göre; meslek yüksekokulu ve üniversite mezunu olan diğer memurların kadroları 1e yükselebilmektedir. Polis memurları ise, gerek meslek yüksekokulu/üniversite mezunu, gerekse de master/doktora yapsınlar asla 1. dereceli kadroya yükseltilmemektedirler.
Yüksekokul mezunu Polis Memurları çalışırlarken 1. derecenin 4. kademesine kadar yükselmekte ve bu dereceden maaş almakta, ancak 3. dereceli kadroda kalmaktadır. Emekli olurken de 3. dereceli kadrodan emekli edilmektedirler. Bu nedenle emekli maaşlarında büyük düşüşler meydana gelmektedir.
Askeri personel başta olmak üzere bazı devlet memurları, maaşlarıyla birlikte almış oldukları değişik kalemlerdeki görev tazminatları emeklilik mükteseplerine yansıtılırken; Polis Teşkilatı mensuplarının almış oldukları görev tazminatları ise emeklilik mükteseplerine hiçbir müspet etkisi bulunmamaktadır. Dolayısıyla bu konularda da Emniyet Teşkilatı mensupları aleyhine çok büyük eşitsizlikler söz konusudur.
Yukarıda izah edilen hak kayıplarını ortadan kaldıracak yasal düzenlemelere ihtiyaç olduğu hususunu;
Saygılarımızla arz ederiz!..