Genellikle mafya devlet gözetiminde çalışır. Devlet bir biçimde mafyanın ortağı veya patronudur. Ya da mafya bilvekale devlete çalışır.
Bundan dolayı uyuşturucu trafiği de aslında dolaylı olarak devletin kontrolündedir. İrangate ve Kontra skandalı bunu göstermiştir. Mehmet Ağar ve ekibinin PKK’nın uyuşturucu trafiğindeki elini kestiğini ama daha sonra o trafiğin başka bir şekilde mecra değiştirip yoluna devam ettiği söylenir. Devlet mafyayı yok ettiğinde genellikle mafya devletleşir. Elbette istisnaları vardır. Lakin ya mafya devletleşir ya da devlet mafyalaşır. Bundan dolayı İtalya’da Berlusconi’nin bir biçimde mafya ile iç içe olduğu ileri sürülmüştür. Bunlar iddia düzeyindedir ama ateş olmayan yerden de duman çıkmaz. Geçtiğimiz günlerde Putin’in Berlusconi ile birlikte Soçi’de seçim zaferini kutladığı ortaya çıktı. Kafadarlar Soçi’de buluşmuşlar. Bu kadar samimiyet neyin işareti olabilir? Denildiği gibi; arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim! Geçtiğimiz günlerde TRT’nin Türkiye Kanalı’nda Bila hudud/Sınırsız adlı programdaydık. Konu Rusya’daki seçimler ve Putin’in yeni dönemiydi. Moskova’dan programa katılan Arap gazeteci Edip Seyyid adeta bir Arap ülkesinde yaşıyor gibiydi. Putin’den daha Putinci çıktı. Amansız bir biçimde ve cansiperane Putin’i savundu. Adeta Putin yeni Arap kahramanı Antere! Ve Putin’in mafyayı ortadan kaldırdığını ve devleti güçlendirdiğini söyledi ve meziyetlerini sayıp döktü. Aslında o meziyetlerin hepsi oğul Bush’un ahmaklıklarının cümlesinden ibarettir. Zira Arap dünyasına saldırmasaydı petrol fiyatları yükselmeyecek ve Rusya da boş kasaları dolmayacak ve Putin kahraman olmayacaktı. Bush’un İslam düşmanlığı Putin’in işine yaramış ve yelkenlerini şişirmiştir. Üstelik, Bush’un hamakatleri Putin’in aklı sayılmıştır.
¥
Mafya konusuna dönecek olursak; ben de Edip Seyyid’e Putin’in mafyayı ortadan kaldırdığına ama devleti mafya haline getirdiğine ve otoriterizmi hakim kıldığına dair ciddi değerlendirmeler olduğunu hatırlattım. Arapların, ‘mesaibu kavmin inde kavmin fevaid’ yani ‘bir kavmin kederi ötekinin sevincidir’ dedikleri tarzda kimilerine göre durum öyle de algılanabilir. Baktığınız yere bağlı. Soçi’de sabık ve lahık devlet mafyasının temsilcileri bir araya gelirken bunu tamamlayan bir açıklama oldu. Putin ile birbirinden reform veya anayasa kopyası çeken ve anayasa kardeşliğini tesis eden Beşşar ve ailesi de ‘mafya ailesi’ olarak tanımlanmıştır. Soçi’de bir tek onlar eksikti! Soçi’de buluşanlar Kaddafi için ah çekmiş ve hüzünlenmiş ve Beşşar için de iç geçirmiş olmalıdırlar. Victoria Nuland, Arapların deyimiyle hakikatin ciğerine isabet ederek şunları söylemiştir: Esat ailesi ne parlamentoyu ne de hükümeti takıyor! Bütün yetkiler mafyaya benzeyen tarzda Esat ailesinin elinde toplanmış vaziyettedir. Bu durumda Esat partisini değiştirse ne olur değiştirmese ne olur! Islahı kabil olmayan bir mafya rejimi. Maalesef Putinizm demokrasisi Arap ülkelerindeki köhne rejimleri andırıyor. Bu köhne rejimlerin bir iki temel vasfı var.
¥
Ahmet Emin bunu Yevmü’l İslam’da bunu şöyle özetliyor: Arap rejimleri ülkeyi çiftlik gibi insanları da kul veya mülk gibi algılar, yönetir ve kullanır. Toprak çiftlikleri ve üzerinde yaşayanlar ise mülkleridir. Komünizm belasından kurtulduktan sonra sahte kahramanlar da Rusya’yı çiftlikleri haline getirmişler ve orada siyasi matruşka sistemini kurmuşlardır. Şamlı aşık Nizar Kabbani, Antere adlı şiirinde ülkeleri çiftlikleri gibi yönetenlere Antere adıyla seslenir. Esasında bilindiği gibi Arapça’da eş anlamlı kelimeler çoktur. Kimileri Esed (Esat) isminin de eşanlamlı kelimelerden olduğunu ve bir anlamının da tilki olduğunu söylemektedirler. Dolayısıyla Esed’ler aslan değil aksine tilki sıfatlı bir ailedir. Hile ile geçinir. Binaenaleyh mafyadan reform yapmasını bekleyenler tilkiye azık ve erzak taşımış oluyorlar.
Nizar Kabbani, Antere’yi şöyle dile getirir:
Bu ülke, Antere isimli birinin sahip olduğu dayalı döşeli dairedir.
Gece boyu kapısında içip içip sızar.
Sakinlerinden icarını toplar.
Kadınlarıyla evlenmek ister.
Ağaçlara,
Çocuklara ve gözlere ve ıtırlı saç örgülerine ateş açar.
Bu beldelerin tamamı Antere’nin özel çiftliğidir;
Gökleri, havası ve kadınları ve yeşillenmiş tarlalarıyla...
Yeltsin Komünist Parti’yi bıraktı veya Putin BSF veya KGB’yi terk etti lakin isimler değişse de otoriterlik veya öz baki kaldı. Bugün Sarkozy gibi tiplerin yönettiği Batı demokrasileri ise çiftlikten bir gömlek daha üstün olan şirket tarzı yönetimlerdir. Onlar da en iyi ihtimalle şirkete benziyorlar. Özellikle de küreselleşme döneminde.
Netice itibarıyla; Rus Anteresi Putin, Arap Anteresi olan Esat ailesinin yardımında. Araplar da bu anlamda: Et tuyur ala eşkaliha taka demişlerdir. Kuş kendi cinsine çeker ve onların topluluğuna katılır.