Kartel medyasının manşetlerinde boy boy resimler…
Ve altında kafa bulandıran…
Beyinleri şüpheye düşüren ifadeler…

Yahudi taktiği…

Olmasına gerek yok…
“Sen şüpheyi düşür gerisi çorap söküğü gibi gelir” dememişler boşu boşuna…

Onu da becerdiler…
Şimdi herkes onları konuşuyor…

Oysaki bütün ömrünü Milli Görüş davasına adamış bir Mübareğin daha vefatının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen çocuklarının davaya hizmetle değil miras kavgasıyla ortaya çıkması bütün davaya inananları derinden üzmüştür…

İslam davası uğruna her türlü sıkıntıyı çekerek, hapisler yatarak, her türlü zulme maruz kalarak ortaya koyduğu Milli Görüş davası şu anda kendi çocukları tarafından istemeyerek de olsa hançerlenmiş, boğazlanmaya çalışılmaktadır…

Son günlerde doğru veya yanlış Oğuzhan Asiltürk’ün ima yoluyla da olsa gündeme getirdiği menkul ve gayrimenkuller mirasçılar arasında mahkemelik olacak ve kartelin manşetlerine çıkacak kadar ayyuka çıktı…

Davaya hizmet ve sistemin zulüm çarkından korunma amaçlı yapılmış olduğu düşünülen tedbirler bugün davanın aleyhine kullanılır oldu…

Mahkemenin ne olacağı…
Kimin hangi yalıyı…
Hangi evi, arsayı alacağı önemli değil…

Önemli olan Milli Görüş davasına verilen zarardır…

Velev ki mutlak anlamda adalet sağlansa bile ortaya çıkan bu durum Erbakan Hoca’nın kendi elleriyle besleyip büyüttüğü Milli Görüş davasına vurulan en büyük darbedir…

Bunu çocukları nasıl bilmez…
Nasıl idrak etmez…
Sonuçlarını nasıl düşünmezler?

“Kayıp trilyon” davasında bile vicdanlar Erbakan Hoca’yı aklamışken…
Kilolarca altın haberlerine dahi kimse itibar etmemişken;

Evlatlarının yaptığı bu miras kavgası bütün vicdanları derinden yaralamıştır…
Erbakan Hoca’nın manevi şahsına büyük bir gölge düşürmüştür…

Herkesin haklı olduğu durumlar ve taraflar olabilir ama bunun çözümü ne mahkemelerin vereceği kararlar ne de kartel medyasının manşetleri olmalıdır…

Bunun çözümü;
Bu davanın altına elini değil gövdesini koymuş Erbakan Hoca’ya en kötü günde bile yoldaşlık yapmış dava arkadaşlarının hakemliğinde, herkesin razı olacağı ancak en önemlisi davanın zarar görmeyeceği bir yöntem olmalıdır…

Milli Görüş davası İslam’a bir hizmet davasıdır ve bu dava kıyamete kadar da devam edecektir…
Bunda şüphe yok…
Ancak bu tür menfi ve dünyalık işlere dair davranışlar davaya gönül vermiş ve verecek olan insanların kafasına büyük bir soru işareti düşürmektedir…

Buna da hiç kimsenin hakkı yok…

Şüphe en büyük tehlikedir…

Akla ve beyne yerleşti mi onu ordan çıkarmak öyle kolay değildir…

Davaya düşman birileri yalanla dolanla bu şüpheleri arttırma gayreti içine girmişken derhal bu şüpheler bertaraf edilmelidir…

Yoksa bir değil milyonlarca insanın vebali bunu yapanların boynunda olacaktır…

Herkes dünyalık menfaatler için birbirine girse bile Erbakan Hoca’nın çocukları bunu yapmamalıdır...

Benden uyarması…