Şuyuu vukuundan beter bir hadise..
Hani Erdoğan, KKK İlker Başbuğ'la görüştü ya. Ne konuştular dersiniz?
A-Avrupa Kupası
B-Terör ve Kuzey Irak
C-ABD'nin İran'a, İsrail'in Suriye'ye saldırması
D-Son günlerde ortaya çıkan Lahika konusu ve Darbe girişimi
E-AK Parti'nin kapatılması
F-Askeri Şûra
G-çetelerin arasındaki askeri personel ve çetelerin evlerinde ele geçen askeri malzemelerle Dink suikastındaki yeni bilgiler ışığında genel bir değerlendirme.
Başka tercih var mı? Belki “Hepsi” “Hiçbiri” olabilir.. Belki çetelerin TSK içindeki uzantılarını görüşmüşlerdir.. O kadar süre ne görüştüler dersiniz? Vicdani ret, askerlik süresinin kısaltılması, asker sayısının azaltılması filan.. Yok canım daha neler! Bu konular siyasilere bırakılamayacak kadar önemli konular!.
Ne konuşulduğunu bilmiyoruz. Ama resmi açıklama terörle ilgili konular.
Benim bu konuyu yazmamın sebebi, JP Morgan’ın son raporu. Geçtiğimiz ay yayınladığı raporda AKP'nin büyük ihtimalle kapatılacağını öngören kurum, bu kez ton değiştirdi. JP Morgan, geçtiğimiz günlerde Başbakan Erdoğan ile Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ arasındaki görüşmeye işaret ederek, “hâlâ bir umut ışığı olduğunu” savundu.
İddia doğru ise, Başbakan, emrindeki bir komutanla, partisinin kapatılması konusunu konuşuyor.
İddianın sahibi “Taraf” gazetesi değil, uluslararası şöhrete sahip bir kurum..
Bu konuda resmi bir açıklama da yapılmadı.
Hale bakar mısınız, bir Başbakan partisinin kapatılmasını önlemek için emrindeki bir komutanla konuşuyor..
Bu iddiayı bir kenara bırakalım. Siyasi bir kişi bir güvenlik görevlisi, üst düzey bir bürokratla, yüksek yargının kararını etkilemek için bir araya geliyor..
Ben parti kapatmaya karşı birisiyim ama bırakın AK Parti kapatılsın. Bu işler böylesine ayağa düşmemeli. Sonra yol olur.. Hukuk böylesine sefil bir hale getirilmemeli..
Başbakan, Başbuğ'la konuşmasında son Lahika konusunu konuşmamışsa neyi konuştular ki, daha önemli bir iş olarak..
-Bu iddialar doğru mu?
-Bu konuda bu kadar kapsamlı çalışmalar yapılırken neden bu örgütlenmenin önüne geçilmedi? Burada bir istihbarat zaafı yok mu?
-Bu iddialar doğru değilse iddia sahipleri hakkında niye işlem yapılmıyor?
-Bu iddiaları kimler, niçin yayıyor?
-Bu iddialar doğru ise,
-Sorumlular hakkında niçin işlem yapılmıyor?..
Tek iddia bu değil. Peki şu iddia konuşuldu mu? Konuşuldu ise bundan sonra ne olacak? Konuşulmadı ise neden?
İddiayı biliyorsunuz: “Dağlıca baskınından tam 9 gün önce Genelkurmay'a istihbarat verildiğini yazan TARAF'tan çok büyük iddia! TSK'da ihanet şebekesi mi var? EĞER BU HABER DOĞRUYSA GENELKURMAY'DA çOK BüYüK BİR İHANET ŞEBEKESİ VAR DEMEKTİR!! GENELKURMAY'DAN KONU HAKKINDA AçIKLAMA BEKLENİYOR! TARAF: GENELKURMAY öNCEDEN BİLİYORDU.. JİTEM'in Dağlıca baskınını dokuz gün önce, teröristlerin kimlikleriyle birlikte Genelkurmay'a bildirdiği ortaya çıktı.”
Apo’nun daha önce ele geçirilebileceği ama devlet içinde bazı kişilerin bunu engellediği yolunda iddialar vardı. PKK'ya yüklenen bazı suikastların aslında bazı özel grublar tarafından işlendiği iddiası da ortaya atıldı bir zamanlar.
Dink cinayeti de daha önceden biliniyormuş biliyorsunuz. Asker de, polis de biliyor, ama kimse bir şey yapmıyor..
Burada bir terslik yok mu sizce?.
Hani millet maç sarhoşluğu yaşarken memlekette bunlar oluyordu..
Sahi, merak ediyorum savcılar ne yapıyor bu iddialar karşısında?!
Şemdinli sendromunu, moda tabiri ile travmasını aşamadılar mı hâlâ!
Hukuk niçin var, savcılar ne iş yapar? Talimat mı bekliyorlar? Kim talimat verecek?
N’olacak bu memleketin hali böyle?
İşte onun için beni efkar bastı..
Ben de bekliyordum ki, MGK öncesi bu görüşme önemli, bu konuda gelişmeler olur derken, hiçbir şey olmadı. Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında, güvenlik güçlerinin terör örgütüne karşı yürütmekte olduğu operasyonlar ve önlemler, Irak'taki güncel gelişmeler ile Türkiye'nin artan enerji talebi karşısında alınacak önlemler üzerinde durulduğu bildirildi.
Anlayacağınız asayiş berkemal. İşler yolunda... Selâm ve dua ile..