Atatürk Yaşasaydı “Pes” mi ederdi? “Fesh” mi ede
‘No’ yerine ‘Yes’ yaraları henüz tam kapanmadan, şimdi de AYM, CHP'nin hesaplarının mali denetimini tamamlayarak usulsüzlüğünü sabitledi.
“Sorumsuz” sorumlular Parti’nin hesaplarında resmi belge niteliğindeki posta işletmesi alındıları üzerinde tahrifat yaparak, partiyi zarara uğratmışlar.
AYM, mükerrer ödemeye sebep olan, muhasebe kayıtlarını usulüne uygun tutmayan, yevmiye defterlerini zamanında tasdik ettirmeyen, defter-i kebirine sayfa numarası vermeyen ve hiç tasdik ettirmeyen Parti sorumluları hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmaya da karar vermiş.
Bir de şu Sosyalist Enternasyonal’de oluşan rahatsızlık “sosyal demokratlar”ın yaralarına adeta kezzap döktü.
Öyle ki “Sosyalist Enternasyonal ahlak ilkelerine ters düşmekten” CHP'nin üyelikten atılması bile gündemde.
Dert bir değil elvan elvan…
Bu sıkıntılarda kendine pay çıkarmayı asla düşünmeyen,
“Biraz da bana gül kader
Yerden yere vurdun yeter
Bak tanınmaz hale geldim
Bitsin bunca elem keder” havasında olan,
Asla iktidara gelemeyeceğini bilen ve hizipçilikten büyük haz alan Baykal’ın en önemli hedefi CHP liderliğini kaybetmemek.
Onun için de tüm ümidini “laik-anti laik” kutuplaşmasına bağlayan Baykal için artık deniz bitmişe benziyor.
Herkes gibi ben de “Nolacak bu CHP’nin hali?” diye kara kara düşünmeye başladım.
Tam bu esnada aklıma Gazi geldi.
İçimden “Gazi yaşasaydı” dedim.
Yaşasaydı da şöyle bir baksaydı manzarayı umumiyeye…
CHP mevcudiyetinin mimarı, Parti’nin bu haline ne derdi acaba?
Baykal ve ‘Sav’ları için ne derdi, ne düşünürdü?
Onların gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunduklarını, hattâ bu parti yöneticilerinin, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid ettiklerini;
Partisinin, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşürüldüğünü düşünüp, hizipçilikte rakip tanımayan, parti içerisinde “dikensiz gül bahçesi” isteyen Baykal’a, mukaddesata saldırıda sınır tanımayan “önderler” e bakıp bakıp “ben bunlarla başa çıkamam” deyip “Pes” mi ederdi?
Yoksa; “Cebren ve hileyle aziz Parti’nin bütün teşkilatları dağıtılmış, Karayalçın, Erdal İnönü, Aydın Güven Gürkan, Hikmet çetin gibi sadıklar küstürülmüş, partinin en önemli ilkeleri bilfiil istismar edilmiş” diyerek sinirlenen Gazi, CHP’yi “fesh” edip, yeni bir parti mi kurardı?
Düşündüm düşündüm bir çıkış yolu bulamadım.
Acaba Ulu önder şu ‘Sav’sız önderlere bakıp “Keşke Parti’yi hayattayken kapatsaydım” diye düşünür müydü?
Çok zor bir durum!
Nazik bir mesele…
Sahi Gazi yaşasaydı bu durum karşısında “Pes” mi ederdi?
Yoksa “Fesh” mi ederdi?
Bak sen şu ‘önder’lerin Ulu Önder’e yaptıklarına!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.