Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Ah Endülüs

Ah Endülüs

“Tarih tekerrürden ibaret” derler. Mehmed Âkif de; “Hiç ders alınsaydı tekerrür eder miydi” diyor.

İslâm ve İstiklâl Şairi bunu söylerken, hem geçmişe hem de geleceğe mesaj vermiş. Tabii sadece bizim toplumu işaret etmemiş, tüm dünya Müslümanlarını kastetmiş.

Âkif söylemiş söyleyeceğini de anlaması gerekenler anlamamak için direnmişler.

Bugün dünya üzerinde, kendi tarihinden yoksun milletleri sayacak olsak, başa da sona da Müslüman toplulukları koyabiliriz.

İşte bunun en canlı örneği “Endülüs”tür.

Mesela Endülüs’te kurulu İslâm devletinin tarihini kaç Müslüman ibret almak ve geleceğini düzenlemek için bilir.

Türkiye başta olmak üzere hangi İslâm ülkesi, Endülüs İslâm Devleti’nin yıkılışı ve tarihten silinişi üzerinde durmuş ve ders çıkarmıştır.

........

Bu haftaki kitabımızın Adı: “Ah Endülüs” ismini taşıyor. Beyan Yayınları’ndan çıkan eserin yazarı ise Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma hocamız.

İhsan hocamız, maşallah modern Evliya Çelebi gibi hem geziyor, hem tarih öğretiyor. Esasında tarihi öğrenmenin ve öğretmenin en iyi yolu, hocamızın izlediği yoldur.

“Ah Endülüs” kitabı da gezerek tarih öğreten bir eser olmuş.

Endülüs İslâm Devleti’nin tarihini bilmeden, dünün ve bugünün İslâm ülkelerindeki yöneticilerle halklarını anlamak mümkün değildir.

Bir soru:

“Dünyanın en barışçı insanları Müslümanlar olması lazım gelirken, neden tüm İslâm dünyası barışa hasrettir?” Bu sorunun cevabı, Endülüs tarihinin içerisindedir.

Bir Müslümanın; dünyayı imanının önüne koyduğu müddetçe, barışçı olması mümkün değildir.

Eğer “mümkündür” diyen varsa bu barışın adı, “Allah rızası” için olmaz; “kesesi, midesi, menfaatleri” için olur.

Endülüs İslâm Devleti’nin zirveden iniş sebebi; bir kısım Müslüman yöneticilerin, dünyayı ve dünyalıklarını, ahiretlerinin önüne koymaları yüzündendir.

Bugün de en küçük aileden en büyük topluluklara kadar biz Müslümanların problemi; ne yazık ki, bu anlayışın bir neticesidir.

........

“Ah Endülüs” kitabı, bugünkü İspanya’da kurulu bir dönemin İslâm tarihini özet ve net cümlelerle anlatmış.

Tabii eseri okurken, sadece bilgilenmek değil, muhakeme yaparak okumak gerekir.

Endülüs İslâm Devleti’nin tarihi, diğer İslâm tarihlerinden önce gelir ve tüm tarihlerin anlaşılması için önemli bir fenerdir.

İhsan hocamızın dediği gibi; “Bugün Sevilla kiliselerinin çoğu eski camiler, çan kuleleri de eski minarelerden oluşmaktadır.”

Kitaptan bu satırları okuyunca aklıma masum ve mahzun Ayasofya geldi. Oysa Ayasofya, İstanbul’un fethinin sembolüydü.

Esas ilk Kerbela hadisesi Endülüs’tür. Hz. Hüseyin Efendimizin şehid edildiği Kerbela ikinci Kerbela’dır.

Allah bütün Müslümanları üçüncü bir Kerbela’dan muhafaza etsin. Dünyayı değil, ahireti önceleyen Müslümanları işbaşında tutsun ve birbirine düşürmesin.

Eser için, Beyan Yayınları: 0212 512 76 97



Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi