İnsanın kendini olduğundan farklı görmesi ve sadece başarıya odaklanması kırılan özgüvenin onarılması için bir çabadır aslında. Ancak bu kimse kendisiyle baş başa kaldığında iç dünyasında bu kırılmaların dipsiz bir kuyuya dönüştüğünü hisseder. Böyle zamanlarda, kişi başarısının tek başına işe yaramadığını görür ama ne yapacağını bilemez. Bu nedenle bir insanın kendini olumlu ve olumsuz taraflarıyla kabul etmesi kendisiyle barışık olmasını sağlayacağından daha etkilidir.

Mataryalizm, maddiyat odaklı, komleksli ve sığ insanlar üretiyor. Bu insanlar hayatlarını küçük meseleler peşinde tüketiyorlar ve bunun getirdiği zararların farkına dahi varamıyorlar.
EKRANLARIN YETİŞTİRDİĞİ İNSANLAR

Ekranlarda boy gösteren kadınlar, "dudaklarımı silikon yaptırdım, şu kadar kilo verdim şimdi kendimi daha iyi hissediyorum" ifadelerine devam ettikleri sürece,

Her sabah bir sunucu ekrana davet ettiği manken kızlara " ne kadar kilo verdiniz, yüzünüzde botoks varmı, estetik oldunuz mi sorularını sorduğu ve bu kızlar vaktin tamamını görüntüye adadıklarını özendirerek anlattıkları sürece

Moda yarışmalarında, jüri karşısına çıkan genç kızların "şişmansın, burnun biraz kemerli, bu elbise hiç yakışmamış çok rüküşsün....eleştirilerine bütün toplumun önünde maruz kaldıkları sürece

Oğullarını ya da kızlarını evlendirmek isteyen anneler, "boyu şu kadar olsun, gözleri şu renk olsun, doksan atmış doksan olsun, parası çok olsun" dedikleri sürece kadınlarımız kızlarımız erkeklerimiz komlekslerine yenik düşmeye ve köle olmaya devam edeceklerdir. Gösterişin, para ve mevkinin her şeyin önünde tutulduğu, maneviyatın arka bahçeye atıldığı, Allahın rızasına uygun yaşamanın dikkate alınmadığı bir dünyada ne yaparsanız yapın bu hastalığı tedavi edemezsiniz. Çünkü mikrop size sihirli camlar ardından sincise geliyor ve benliğinizi işgal ediyor.