Bir makale
SABAH'TAN MEKTUP
Avrupa Birliği'nin (AB) 27 üyeden oluştuğunu sananlar yanılıyor. Çünkü 26.5 üyesi var. O buçuk üye İngiltere.
Bir ayağı AB'nin içinde İngiltere'nin, öbür ayağı dışında.
O kadar çok muafiyet kopardı veya dayattı ki, iç güvenlikten sosyal politikalara kadar birçok alanda AB'den ayrı hareket ediyor.
Eh, Avro Bölgesi'nin dışında olduğu için, Yunanistan'ı, İspanya'yı, Portekiz'i, İrlanda'yı yutan, şimdi İtalya'yı içine çekmeye başlayan para girdabını da uzaktan izliyor.
İktidarın büyük ortağı Muhafazakâr Parti milletvekillerinin en az üçte biri İngiltere'nin AB üyeliğinin referanduma sunulması için bastırıyor.
Kamuoyu araştırmaları en az iki İngiliz'den birinin böyle bir referandumda AB'den çıkılması yönünde oy kullanacağını gösteriyor.
Ve nihayet, bir-iki kez İngiltere gezisi dönüşümde yazdığım gibi, Birleşik Krallık'ta AB'nin 12 yıldızlı bayrağını görmek hemen hemen imkânsız. O kadar kopuklar kıta Avrupa'dan...
***
Bu tablo kaçınılmaz olarak Avrupa medyasında sık sık İngiltere'nin AB üyeliğini sorgulayan yazılara, yorumlara, araştırmalara konu veya malzeme oluyor.
Son olarak üç gün önce "Le Monde" gazetesinde, "Yakında İngiltere'siz Avrupa mı" başlıklı uzunca bir yazı yayınlandı.
Yazıda, "Majeste'nin Başbakanı" David Cameron'un yakın bir gelecekte "Brixit" ("British exit"in, yani "İngiltere dışarı"nın kısaltılmışı) kararı almak zorunda kalabileceği belirtiliyor.
***
Bu yorumlar anlaşılan, Cameron başkanlığındaki Muhafazakâr-Liberal koalisyonunun canını sıkmaya başladı.
Ve yine anlaşılan, derdini, politikalarını anlatabilmek için karşı saldırıya geçmeye karar verdi.
Bu operasyonun ilk adımı İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague'in kaleme aldığı yazı oldu.
AB ülkelerinin belli- başlı gazetelerinde yayınlanacak yazı için Türkiye'de SABAH gazetesi seçildi.
Yazının konusu Türk kamuoyunu, en azından sıradan bir okuru doğrudan ilgilendirmeyebilir. Ama William Hague'in makalesi AB'deki gelişmeleri bir yetkilinin ağzından duyurabilmek için bence önem taşıyor. Göreceksiniz, AB medyasında çok yansıması olacak.
Bir başka nokta: Hague'in yazısının yayını için SABAH'a başvurulması, yayın yönetmenliğimde başlıca iddialarımdan olan "Küresel referans organı" konumuna yükselmemiz hedefine ulaşmakta olduğumuzu gösteriyor. Ne mutlu bize.
Sağlıklı ve mutlu bir hafta dileğimle...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.