Mustafa Özcan

Mustafa Özcan

Medeni ve güvenli çekilme

Medeni ve güvenli çekilme

Rus basını, Haziran-Temmuz 2012 tarihlerinde Esat’ın iktidarda kalma şansının yüzde onu geçmediğini yazmıştı. Herhalde şimdi bu şans daha da azaldı. Kısaca, Beşşar Esat’ın iktidarda kalma şansı bulunmuyor. Lakin Beşşar halkına şantaj yapıyor ve ölümü gösterip sıtmaya yani kendisine razı etmeye çalışıyor. Gassan Cevad gibi gazeteci taraftarları da korkutucu seçenekleri ileri sürerek yine de en iyisinin Esat’ın yerinde kalması seçeneği olduğunu savunuyorlar. Bu bakış açısı rejimin kör tarafını oluşturuyor. Ruslar gibi inadı bir politika haline getirerek hâlâ kuyruğu dik tutmaya çalışıyorlar. Bunlar artık nafile uğraşlar. Kimse bunca yaşanılan olayları yok sayamaz. Hâlâ rejim Hama’daki gibi takrir-i sükunla yoluna devam edebileceğini varsayıyor. Suriye bugün Hama’yı değil, Hama’nın devamını yaşıyor. Bunu İran devriminin geçirdiği evrim ve safhalarla daha iyi izah etmek mümkün. İran’da 1978’e 1953 yılında Musaddak’ın devrilmesiyle birlikte gelinmiştir. Milat 1953’tür. İran 1953’ü aşmış 1962’yi geçmiş ve 1978-1979’a gelmiştir. Suriye de böyle olmuştur. Suriye halkı 1964’ü aşmış ve 1982’yi geçmiş ve 2012’ye gelmiştir. Suriye devrimi yokluktan zuhur etmemiştir. Tarihi tabanı vardır. Bedeli ne kadar ağır olursa olsun bu işin geri dönüşü yok. Bu kadar zamanı geri saramazsınız. 17 aylık devrim ve 20 bin kişinin şehadeti yok farz edilemez. Suriye rejimi ve taraftarları hâlâ öne kaçma seçenekleri olduğunu düşünüyorlar. İnatlaşarak çözümü kilitlemeye ve halkı ve dünyayı kendi seçeneklerine mecbur etmeye çalışıyorlar. Halbuki, köprünün altından çok sular aktı ve bunların geriye avdeti mümkün değil.

•


İşte burada Rusya yeniden devreye girdi. Bazı sinyaller göndermeye başladı. Rusya’nın Paris Büyükelçisi Alexandre Orlov, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esat’ın, “medeni bir biçimde” görevi bırakmaya hazır olduğunu açıkladı. Suriye yönetimi bunu yalanladı lakin Orlov bunu yeniden teyit etti. Demek ki Ruslar Suriye’nin içişlerine karışmıyor aynı zamanda yönetiyor. Demek ki artık ipler Suriye rejiminin elinde değil. Lavrov için ‘Suriye’nin hakiki dışişleri bakanı’ tabiri kullanılıyor. Demek ki, Moskova genel anlamda Suriye rejiminin vasisi. Moskova intihara kilitlenen Suriye rejiminin artık kendi göbeğini kendisinin kesemeyeceğini görmüş bulunuyor. Bununla birlikte ‘medeni çekilme’ ancak medeni liderlere ve halkına medenice muammele edenlere yakışır. Başkentini bombalayan bir rejim nasıl olur da medeni olur ve dolayısıyla medeni bir davranışı bekler veya hak eder? Bununla birlikte yine de kanlı süreci kısaltması açısından Ruslara kulak verilebilir. Lakin artık rejimin elindeki kartlar yanmıştır ve oyun kurucu değildir. Şantajla veya pazarlıkla Yemen’deki gibi bir çıkışı gözlüyorsa bu saatten sonra buna imkan yok. Alexandre Orlov’un medeni çekilme teklifini Arap Birliği değerlendirerek Esat’a son bir fırsat verdi. Bu da çok hızlı bir biçimde derhal iktidardan çekilmesi ve yabancı bir ülkeye sığınmasıdır. Yine de Arap Birliği dengeli ifadeler kullanmış; çekilmeyi kaçmak değil cesaret olarak ambalajlamıştır. Tam da Rusların istediği türden. Neredeyse adamı kahraman ilan edecekler. Bakalım Esat buna kulak verecek mi? Buna dair mühlet bir haftayı bilemediniz azami olarak iki haftayı geçemez. Suriye’de pazarlıklarla yürütülen Yemen seçeneğine imkan kalmamıştır. Suriye’de ancak Suriye seçeneği geçerlidir. Zaten Yemen seçeneğini baştan Ruslar ve Beşşar rejimi elinin tersiyle itmiştir. Alternatifi Libya modelidir. Beşşar’ın medeni çekilme olmazsa iç savaş olur veya ülke altıya bölünür gibi korkulukları ve tehditleri ise içi boş tehditlerdir. Suriyeli sanatçı Asale’nin asil bir biçimde söylediği gibi, Suriye’yi kimse bölemez.


•


Arap Birliği bir tek ülkenin itirazı karşılığında bu teklifini oy birliğiyle almıştır. Yani Araplar bir an önce bu kanlı ve karanlık sayfanın kapanmasını istiyorlar. Esat’ın bu teklife kararlılıkla ve hızlı bir cevap vermemesi halinde iki seçenekle karşılaşacaktır. Hama asıllı Yeni Savunma Bakanı Casim Fureyc’in Beşşar ve çetesine karşı darbe yaparak ülkesini ve halkını kurtarması seçeneklerden biridir. Suriye’de hâlâ 10 fırka olayların dışındadır. Nedeni sadakatlerinden şüphelenilmesidir. Onların da cepheye sürülmeleri halinde kopmaların kitleselleşmesinden korkulmaktadır. İkinci ihtimal ise ABD’nin BM Temsilcisi Suzan Rice’ın gündeme getirdiği Güvenlik Konseyi dışında bir seçenek ve eyleme başvurulmasıdır. Bunun mahiyeti nedir? Elbette askeri olarak ABD devreye girmek istemediği gibi NATO’yu da devreye sokmak istemiyor. Olayların hızlanmasıyla birlikte konumunu gözden geçiren ABD, muhaliflere silah üstünlüğü sağlayarak rejime karşı kefelerinin üstün gelmesini sağlayabilir.


•


Şunu söylemek mümkün: Rusya Suriye krizini yanlış yönetti. ABD’nin boşluğundan istifade ederek Suriye halkına sahip çıkarak kendi liderliğini pekiştirebilirdi. Lakin Suriye yönetiminin tabiatı reform yapmaya uygun olmadığı gibi Rusya’nın tabiatı da yapıcı rol oynamaya müsait değildir. Putin ve Lavrov karakter olarak Esat’tan iyi ve ileri değil. Bundan dolayı Suriye’deki yanlış politikasıyla, bedavadan Rus fobisini körüklemiş ve bununla da kalmamış yine ABD’nin imajını parlatmış ve onu yeniden umut haline getirmiştir. Putin ve Rusya’yı yükselten oğul Bush olmuştur. Afganistan ve Irak işgalleri Rusya’yı diriltmiştir. Şimdi ABD’yi yeniden yükselten ise Putin ve Lavrov çetesi olmuştur. İnsanın kendine yaptığını kimse ona yapamaz.


Suriye’deki gizemli ve esrarengiz patlama ile alakalı olarak ilginç iddialar ve ayrıntılar var. Buna göre Asıf Şevket’lerle aynı toplantıda bulunan Mübarek’in ikinci adamı Ömer Süleyman olay sırasında yaralanmış ve bu nedenle ABD’ye nakledilerek ameliyata alınmış. Sonrası malum. Yoksa adamın bir sağlık sorunu bulunmuyordu. İkinci iddia ise yine aynı toplantıda sözde Kudüs Ordusu Komutanı Kasım Süleymani’nin de bulunmasıdır. Bunlar iddia düzeyinde. Ama imkan dairesindedir. Suriye meselesinde kimin eli kimin cebinde belli değil.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Özcan Arşivi