CHPnin Abbas'ı
Geçen yıllarda elden düşme bir araba almıştık! Derken komik bir sürprizle karşılaştık! Eski sahibi, hakiki kimliğini şoför koltuğunun altına saklamıştı!
Ne mi?
Kelebek ağacından, beyzbol sopasını andıran bir cennah!
Biraz daha inceleyince anladık ki meğer beyzbol sopası sandığımız şey, sadece sivri ucu kesilmiş, gariban bir ıstakaymış!
Lakin arayıp sormadığından belliydi ki, eski sahibi bizim meşhur Abbas’ı çok da masum işler için kullanmamış! Üstelik manyak herif bir de kaybolmasın diye üzerine yakarak kimliğini kazımış, “Abbas!” Öyle kargacık burgacık harflerle de değil üstelik, özene bezene, vernikli, parlak...
Neyse... Bir süre sonra o arabayı sattık ama Abbas bizimle kaldı! Bu sayede bir zamanlar kavga gürültülerin vazgeçilmezi Abbas, ahir ömründe nihayet huzuru yakaladı. Sayemizde davadan dövüşten emekliye ayrıldı.
Gerçi uzun süre kavgadan uzak dursa da, yine de baktıkça hala insanda cezaevinden çıkma, tehlikeli bir mahkûm hissi uyandırıyor. Sanki Abbas sadece bir sopa değil de Steven Spielberg’in filmlerindeki kötü balık Javs! Meşhur Abbas’ın “Denizin dişleri” değilse de Kelebek ağacının dişleri gibi göründüğü muhakkak!
CHP’nin başına geçirildi geçireli Kemal Kılıçdaroğlu bana bizim meşhur Abbas’ı çağrıştırıyor! Adam resmen derin CHP’nin beyzbol sopası gibi! CHP’deki üst ve derin irade eliyle saldırıya ayarlı, parçalama tesirli!
Erdoğan ne söylerse söylesin bu vurucu düzenek anında harekete geçiyor. Anlamadan dinlemeden Erdoğan’ın her lafını bir “vuruşla” karşılamaya çalışıyor ve tabii ki ıskalıyor.
Beyzbol’da bir vurucu, eğer üç geçerli atışı ıskalarsa veya vurduğu topu karşı takımın oyuncusu “havada yakalarsa” oyun dışı kalır. Ama bizim namı diğer Abbas K.K. hala içerde!
Farkındalar mı bilmem ama bu maçta Baykal’ı oyun dışı bırakan derin CHP’nin sadece bir hakkı kaldı! Tek çare K.K.’nu da oyun dışına itip oyuna yeni bir lider sürmekte! Çünkü takım K.K sayesinde hücumdan düştü, bari savunmaya geçse... Bin kere şarampolden yuvarladı itibarını CHP’nin! Demek ki yetmemiş... Derin CHP’de siyasi akıl, nerde?
Adama verilen teminat kavi... Abbas’ı sağlam tutuyor belli ki sahibi! Oyun dışı kalma gibi bir korkusu yok. Baksana dün Anadolu insanının ensesini kararttığı vakit göklere çıkartıp üstünlüğüne iman tazelediği yargıyı, şimdi iktidarın sopası ilan ediyor sıkılmadan! Muhalif kanat sus pus! Baykal’dan “çıt” yok!
CHP’deki derin irade nasıl bir şey ki böyle? Neden CHP’dekilerin muhalif olmaktan ödleri kopuyor? Oyun dışına fırlatılmış Baykal ve ekibi bile bu kadar itaatkâr... Acaba Abbas’ı tutan el kim? Bu insanlar neden konuşmaktan korkuyor?
BEN DEMİŞTİM...
Ben demiştim Obama seçimlere yaklaştı. ABD’de iktidarın kalbine giden yol, İsrail’in midesinden geçer diye! Çünkü İsrail’e eğilmeyen siyasi iradenin iğrapta mahalli yok ABD’de... Tam da bu yüzden Obama, İsrail’in değirmenine su taşımak için Suriye’yi yutulabilir bir lokma haline getirmeyi hedeflemekte! Sırf iktidarının bekası uğruna Suriye halkının başına binbir dolap-dümen çevirmekte işte!
(Yazıklar olsun Suriyeliler can verirken bu suça ortak olan, sessiz kalan herkese!)
Bu İsrail patentli “imha düzeneğini” gördüğü ve teyakkuza geçtiği için Hakan Fidan’a ve AK Parti hükümetine karşı PKK kartını oynuyorlar şimdi de!
İnsanlar ölüyor... Kan dökülüyor... Birileri bu manzaraya karşı dilsiz şeytanı oynayarak ümmetin “Habil ruhuna, Kabil darbeler” indiriyor. Ne hazin...