Serdar Arseven

Serdar Arseven

AK Partili Polisler!..Afyon Valisi’ne hücum!..

AK Partili Polisler!..Afyon Valisi’ne hücum!..

Hayır, “Kadrolaşma”dan bahsetmeyeceğim. AK Parti’nin kadrolaştığı fi lan –maalesef- yok.

“AK Partili Polisler” dediğim şu:
Önceki akşam ziyaretimize bir grup “Erdoğan
gönüllü” polis memuru geldi.
Öyle olduklarını nereden biliyorum?..
İçlerinden ikisini uzun yıllardır tanımaktayım;
Recep Tayyip Erdoğan ve Şevki Yılmaz’a duydukları
muhabbetin şahidiyim.
Diğerleri de onların “kefi l” oldukları.
Bir de, akşam namazı için yer istemeleri önemli
işaret.
Sebeb-i ziyaretleri:
-Allah aşkına yaz da “Bizim Tayyip Bey” gerçekleri
görsün.
-Görmüyor mu?..
-Göstermiyorlar!.. Tayyip Bey’in derdi ve işi başından
aşkın. O toz bulutu arasında görebildiğini
görebiliyor.
¥
“Anlatın dinliyorum” dedim.
Şunları dile getirdiler:
-BDP’nin terör uzantıları, teröristlerle dağlarda
kucaklaşma cesaretini gösterirken, bizden sorumlu
Bakanlar, bu 10 yıllık dönemde bir kere olsun,
‘Ya arkadaşlar, gelin yapabileceğimiz bir şey
var mı, derdiniz nedir haliniz nicedir?’ diye birkez
olsun sormadı. Her polis yıldönümünde kürsüye
çıkışlar ve vaatler o kadar. Polis yılda bir gün var.
Dedim ki;
“Bunlar somut sözler değil. Tam olarak ne istiyorsunuz?..”
Dediler ki;
“BDP’lilerle diyalog arayışının yarısını!..”
-Peki...
Diyelim ki davet ettiler...
Ve kendinizi anlatma imkanı buldunuz ne söylersiniz?
Dediler ki:
-Öncelikte hangi durumda nasıl hareket edeceğimiz
konusunda bizi aydınlatsınlar. Suikastinden
şüphelendiğimiz ve dur ihtarı yaptığımız halde
kaçan aracı vursak kabahat, vurmasak kabahat.
-İkisinin arası usuller yok mu?..
-O usulleri uygulayacak eğitimi kaçımıza veriyorlar
ki!..
-Netameli bir mevzu... Başka?..
-İçişlerinden bir yetkiliye güç bela ulaştım. Dedim
ki, “Şu son bir aydır hergün on beş saat çalışıyorum.
Birgün de çocuklarımla olmak istiyorum.
Yok mu bunun bir çaresi?..
-Ne dedi?
-Dedi ki, ‘Beyefendi ben de günde yirmi saat çalışıyorum.
Ne yapayım!..’
Bir başkası:
-Eşim öğretmen, 150 kilometre ötede, genç
aşıklar gibi buluşabiliyoruz!.. Bir dolu girişimde
bulundum; çok sağlam, güçlü bir tanıdık lazımmış!..
-Yok mu?..
-Kendi dönemimde torpil mi arayacağım!..
-Başka?..
-Asker kardeşlerimize selam olsun. Bizimki gibi
vatan görevi ifa ediyorlar...
-???
-Aynı işi yapıyoruz ama onların göstergeleri rüyamızda
göremeyiz. Bir de “yan sosyal güvenlik
kuruluşları” var!..
Biri atıldı:
-Koca barlara, meyhanelere baskın yapıp her
türlü pisliği enseliyoruz. Ama emekli olunca alacağımız
maaş, o barda çalışan komininkinden az.
Üstelik bahşiş de yok!.. Emekli oldum mu, bir yandan
geçim darlığı, diğer yandan eski zamanların
intikamını almak isteyen mafya!.
Ben atıldım:
-Ya şikayetleriniz var doğru da, kimi polis kıstırdığı
yerde götürüyor adamı. Vatandaşa ‘illahlah
dedirten” polisler de var!..
-Doğru söylersiniz de...Vatandaşa “illallah dedirten”
gazeteciler de var!.. Bazı olumsuz görüntüleri
biz de kabul ediyoruz ama polisin hizmet içi
eğitimi çok yetersiz. Gerekli psikolojik yardımı alamıyor.
Çoğu kafayı yemiş durumda. Ben dahil!..
¥
Bunlar özetin özeti;
Çok konuştular, araya hatıralar girdi, AK Parti iktidarını
ne büyük heyecanla karşıladıklarını anlattılar.
Merhum Erbakan, Merhum Yazıcıoğlu’ndan bahisler
oldu.
O sütü bozuk 28 Şubat süreci lanetlendi.
Ergenekon, Balyoz operasyonlarının ne iyi olduğu
üzerinde duruldu.
Uğurlarken, biri
“Yazacaksın abi değil mi” dedi.
“Söz” dedik.
Bu yazı onun gereği!..
VALİ MESELESİ!..
Afyon Valisi, Genelkurmay Başkanı’na, İl’inin el
sanatlarına misal iki küçük hediye takdim etmiş.
Vay sen misin böyle yapan!..
Bu kadar mı hücum olur; ne CHP ile iş tutarken
yakalanan meşhur Ali Serindağ ne de Sivas tezgahında
yer alan zamanın malûm Valisi bilmem
ne!..
Bunların hiçbirine yüklenilmedi ama...
Afyon Valisi yaylım ateşi altında!..
Alçaklık ki ne alçaklık!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi