Bir bayram fotoğrafı... Kimi lâf üretti, kimi hizmet!
Bir Kurban Bayramını daha geride bıraktık... Bayram süresince; bir yandan açlık grevi yapan PKKlı ve KCKlıların eylemlerini, bir yandan CHP, DSP ve İP ile ADD ve ÇYDDnin ortaklaşa düzenleyeceği bugünkü Alternatif Cumhuriyet Bayramı kutlama inatlarını tartışmış olsak da, yine de bayramımızı kutladık.
Elbette coşkulu idik.
Ama, biraz buruktuk.
Öyle ya;
Bir yandan Arakanlı Müslümanlara karşı yeni bir Hindu vahşeti başlamıştı, bir yandan ateşkes kararına rağmen Suriyede kan akmaya devam etmişti...
HALİFESİZ KALINCA!
Buna, bir de bayramı farklı günlerde kutlamamız eklenince, üzüntümüz daha da arttı.
Malûm;
En başta halifesizlikten, sonra da hicri ay takviminde hilalin gözlem yöntemindeki farklılıklardan dolayı İslam dünyası 3 ayrı günde Kurban Bayramı kutladı. Türkiye, Makedonya ve Arnavutluk Perşembe günü, Suudi Arabistan başta olmak üzere İslam ülkelerinin geneli ise 26 Ekim Cuma günü bayrama başladı... Pakistan, Hindistan ve Bangladeşte ise bayram Cumartesi günü kutlandı...
Yüce dinimiz İslâm, vahdet ve uhuvveti emrederken, Müslümanların, 3 ayrı günde bayram kutlaması elbette üzücü, elbette düşündürücü oldu...
Akit, işte bu bölünmüşlüğe dikkat çekti, on yıllardır kanayan yaraya parmak bastı ve 25 Ekim Perşembe günü manşetten şu başlığı verdi:
Halife yok
birlik de yok.
Gerçek de buydu...
Hıristiyan dünyası, kendi aralarındaki bütün ihtilâflara rağmen, özellikle dinî konularda Papanın ağzına bakar, Papa ne derse onu yapar... İslâm dünyası ise, maalesef halifesiz olmanın dağınıklığını yaşıyor.
Bu bayramda olduğu gibi...
İBRAHİM ACAR KIRGIZİSTANDA
Evet;
Halife yok, birlik de yok ama, Müslüman halklar, yine de gönül birliği içinde, yardımlaşma ve dayanışma halinde...
Komşusu açken tok yatan bizden değildir şeklindeki Peygamber buyruğuna uygun hareket etmek isteyen Türkiyeli Müslümanlar, dünyanın dört bir yanına dağılıp, kardeşleri için kurban kestiler, onlara yardımlar götürdüler.
En önemlisi de;
Sevgi götürdüler,
Kardeşlik götürdüler.
Türkiyeli sivil toplum kuruluşlarının düzenlediği bu sevgi seferine Akit mensupları da katıldı...
Haber Müdürümüz İbrahim Acar, kısa adı İHH olan İnsanî Yardım Vakfı görevlileri ile birlikte Kırgızistanın başkenti Bişkekteydi...
İbrahim, hem; bayram namazını Kırgızlı Müslümanlarla birlikte Alatoo Meydanında kıldı, hem de İHH ekibi ile birlikte fakir Kırgız halkına kurban eti dağıttı.
Gerçekten hayırlı bir hizmet...
Bu bayramda 101 ülkede ve 36 bölgede kurban kesen İHH İnsani Yardım Vakfı, Orta Asyann 8 ülkesinde kestiği toplam 1.737 hisse kurbanın etlerini ihtiyaç sahiplerine ulaştırdı... Ülkedeki yetimhaneler ve öğrenci evlerinin yanı sıra fakir ailelere da dağıtılan kurbanlık etlerini alan ihtiyaç sahipleri, Türkiyeli hayırseverlere teşekkür etti.
Böyle bir hizmet, elbette alkışlanır... Bu hizmeti bize yerinden aktaran İbrahim Acara bir defa daha teşekkür ediyoruz...
Biliyoruz, uykusuz saatler geçirdi.
Ama, değdi...
FAHRETTİN DEDE NİJERDE
İbrahim Acar, sevgi seferinin Kırgızistan ayağında yer alırken, muhabirimiz Fahrettin Dede de, Cansuyu Derneğinin yardım ekibi ile birlikte Nijerdeydi ve oradan bizlere şu haberi geçti:
Yoksulluğun had safhada olduğu Niameyde Müslümanlar Kurban Bayramını dört gözle beklerken, açlık içindeki milyonlarca Müslüman bir sene sonra tekrar kurban etiyle tanıştılar.
Başta Türkiye olmak üzere dünya genelindeki Müslüman kardeşlerinin kurbanlarını kendileriyle paylaşmalarıyla sevinen yoksul Nijer halkı dağıtılan kurban etleriyle bayram etti.
Türkiyeden başta Türkiye Diyanet Vakfı, Cansuyu Derneği, İHH, Deniz Feneri gibi derneklerin Türkiyedeki bağışçılarından topladığı kurbanlıkların dağıtılmasıyla milyonlarca insan kardeşlik duygusunu yaşadı.
Nijerlilerle aynı heyecanı yaşayan Fahrettin Dede, bayram namazını da, yine Kara Kıtanın siyah derili insanları ile birlikte kıldı.
Bu arada, hemen belirtelim ki;
Gerek İHH, gerek Kızılay, gerek Cansuyu Derneği, gerek Kimse Yok Mu Derneği, gerek Deniz Feneri, gerek Yardımeli, gerek Sadaka Taşı Derneği, gerek Hasene ve Yeryüzü Doktorları, dünyanın dört bir yanında kurban eti dağıttılar.
Hepsini tek tek kutluyoruz.
İşte, insanlık budur...
İşte eylem budur...
OSMAN OVACIKLI MEKKEDE
Bize, dünyanın dört bir yanından haber gönderen muhabirlerimizi anarken, arkadaşımız Osman Ovacıklıyı anmadan geçmek olmaz...
Malûm, Osman Ovacıklı da Mekkedeydi... Orada hem ibadetlerini yaptı, hem de günü gününe geçtiği haber ve fotoğraflarla bizlere hac coşkusunu yaşattı...
Gerek Kâbe-i Muazzamadaki atmosferi, gerek Mekke sokaklarındaki insan selini, gerek Arafattaki mahşeri kalabalığı ve gerekse hacı olmanın mutluluğunu yaşayan insanların sevinç gözyaşlarını bizlerle paylaştı.
Osman Ovacıklının aktardığı bu bilgiler, bize de aynı atmosferi yaşattı, bizi de kutsal topraklara götürdü...
Osman, Allah nasip ederse, bugünden itibaren Medinede olacak, bundan sonraki ibadetlerini Mescid-i Nebevide eda edecek.
Gönderdiği haberler ve yansıttığı atmosfer için kendisine bir defa daha teşekkür ediyor, haccının Cenab-ı Allah tarafından kabul edilmesini niyaz ediyoruz.
VANDA ÇİFTE BAYRAM
Dünyada bunlar yaşanırken, Türkiyede de çok güzel şeyler oluyordu...
Meselâ, Van halkı...
Van halkı, bu bayramda, kelimenin tam mânâsıyla çifte bayram yaşadı.
Başbakan Tayyip Erdoğan, 23 Ekim 2011 günkü depremde yıkılan Vana o gece gitmiş ve Van halkına söz vermişti;
Allahın izniyle kalıcı konutlarınızı bir yıl içinde tamamlar ve teslim ederiz.
Bir yıl dolmadan konutlar tamamlandı ve insanlar yeni konutlarına taşındılar.
23 Ekim Çarşamba günü de anahtar teslim töreni vardı...
Van ve Ercişte toplam 15 bin 341 konut, 27 okul, 24 cami ve 10 ticaret merkezi yapılmış, Başbakan Tayyip Erdoğan da, anahtar teslim töreninde depremzedelere hitaben şöyle demişti:
Bin yıllık kardeşliği, bin yıllık beraberliği yıkmak için çalışanlara inat, bütün Türkiye bir olup, birlik olup Vana sahip çıktık... Biz Kürdü, Lazı, Türkü, Çerkezi, Boşnağı, Arabı, Gürcüsü ve Zazası ile bütün kardeşlerimizle biriz, beraberiz.
İDEOLOJİ YOK, HİZMET VAR
Biz, bölgeye okul, hastane ve yatırımlar yaptık... Terör örgütü bunları sabote peşinde koştu... Onlar benim hizmet veren öğretmenime, doktoruma saldırıyorlar. Biz ihya için, inşa için; onlar yakmak, yıkmak, bozmak için çalışıyorlar... Onlar ideoloji dayatıyor, biz hizmet dağıtıyoruz. Ayrımcılık tohumları ekmek isteyenlere prim vermeyeceğiz.
Konutlarının, camilerinin, okullarının ve iş yerlerinin Van halkına hayırlı olmasını diliyor, Hükümeti de, konutları kış gelmeden önce teslim ettiği için tebrik ediyoruz...
İŞTE FARK BURADA
Gördüğünüz gibi, sizlere dünyadan ve Türkiyeden ayrı ayrı haberler aktardık.
Bu farklı haberlerin, bir tek ortak noktası vardı ki, o da; Müslümanım diyen insanların insanlara hizmet için çaba harcamasıydı...
Dünyada STKlar,
Türkiyede Hükümet...
Başbakan Tayyip Erdoğanın ifadesiyle;
Onlar ideoloji dayatıyor, bizler ise hizmet dağıtıyoruz.
İşte fark burada...
CHP ve BDPnin başını çektiği Sol/Marksist çevreler sadece lâf üretip anarşi ve kaos peşinde koşarken, Müslümanlar hizmet peşinde koşuyor...
Farkı fark edebildiniz mi?..
Selâm ve saygılarımla...