M. Emin Parlaktürk

M. Emin Parlaktürk

ABD’nin Şımarık Çocuğu İsrail Kendi Sonunu Hazırlıyor

ABD’nin Şımarık Çocuğu İsrail Kendi Sonunu Hazırlıyor

“İsrail, meşru müdafaa hakkını kullanıyor”muş!

ABD’nin dışişleri yetkilisi söylüyor bunu.

Yani, “en iyi müdafaa hücum” demek istiyor!

Siyonist Devlet’in gücünü nereden aldığı nasıl da sırıtıyor!

Dünya alem biliyor ki, İsrail ABD’nin şımarık çocuğudur!

Onlara göre; İsrail ne yapsa yeridir, ne söylerse haklıdır!

Bu nasıl hak, bu nasıl adalet, bu nasıl hukuk, anlamıyorum.

Hani evrensel değerler, bilen varsa söylesin?!

***

İsrail’in en acımasız saldırılarında, en vahşi katliamlarında tablo şudur:

Birleşmiş Milletler (BM) acilen toplantıya çağrılır.

Herkes, bu vahşetin durdurulmasını bekler!

En azından İsrail’e bir yaptırım uygulanacaktır.

En sert tepkiyle hiç olmazsa dikkati çekilecektir.

Ama, “kınama kararı” dahi çıkmadan toplantı dağılır.

Nasıl olur da, koskoca BM caydırıcı bir karar alamaz!

Bu insanlık vahşetine “dur” diyemez!

Dikkatini çekemez!

Kınayamaz!

Neden bunlara güç yetiremez, diye düşünüyorsunuz!

Bakıyorsunuz, bu işin arkasında ve başrollerde ABD var!

Ve onunla birlikte toplam beş kafadar, mason ve komünist biraderler var!

***

Düşünebiliyor musunuz?

En son katılan Güney Sudan’la birlikte BM’ye üye sayısı 193’e yükselmiş.

Yükselmiş ama, alçaklık hala devam ediyor.

Zira, beş ülkenin haricindeki ülkelerin hiç birinin yaptırım gücü yok!

Çünkü, bu beş üye ülke, daimi statüde ve tek başlarına kararları veto etme hakkına sahipler!

ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa’dan biri, “bu iş olmaz” dedi mi, o iş olmuyor!

Yani, 193 ülkeden 188’i “olsun” dese bile, bunlardan biri “ı-ııh” dedi mi, o iş rafa kalkıyor!

Bu nasıl iş, nasıl mantık, nasıl adalet, eşitlik, hak ve hakkaniyet, lütfen birileri izah etsin!

“Bu taksimi kurt yapmaz, kuzulara şah olsa!” diyor ya Necip Fazıl!

Mehmet Akif’in tanımıyla “Tek dişi kalmış canavar” tam da bu olsa gerektir!

Ya da, yine o büyük Şair’in ifadesiyle:

“Sırtlanları geçmişti beşer yırtıcılıkta

Dişsiz mi bir insan onu kardeşleri yerdi.” dediği bunlardan başka kim olabilir?!..

***

İsrail, bu çılgın ve vahşi politikasıyla kendi sonunu hazırlıyor, bana kalırsa.

Filistin’i veya Gazze’yi değil, aslında kendini tüketmeye, bitirmeye doğru gidiyor!

Görüyoruz ki, İsrail’de ve Dünya’nın değişik ülkelerinde yaşayan pek çok Musevi vatandaşı bile “artık yeter” diyor!

Gözü dönmüş İsrail Başbakanı Netenyahu’nun dini ve siyasi ihtirasları, İsrail Devleti’ni iyiden iyiye tehdit eder nitelik kazanmıştır.

Yakın gelecekte İsrail’i çok zor günlerin beklediğini söylemek, kehanet değildir artık!

Mazlum Filistin halkına gelince, her zafer tabii ki büyük bedeller ödemeyi gerektirir.

Düne kadar şehit olanlar, zaten en büyük ödülleri kazandılar.

Bugün de, dinini, vatanını ve namusunu koruma adına, sıraya girmiş nice şehid adayları var!

Bu inanç ve azim olduğu müddetçe, zafer mutlaka gelecektir.

***

Bizlere düşen görev ise, o kardeşlerimizin yanında yer aldığımızı tüm dünyaya göstermek.

Maddeten ve manen desteklerimizi gördükçe, onların dirençleri daha da artacaktır.

Muhtemel bir zafer’de, Allah’ın bizi buna vesile kılması ise, bize ödül olarak yeter!

Çünkü, sadece Filistinliler değil, bizler de bu olaylarla imtihan edilmekteyiz.



NOT: KonyaTV’de Pazar sabahı 11:00’de “vaktulemin” programında “karı-koca hakları”nı konuşacağız.



twitter.com/parlakturk
facebook.com/vaktulemin



Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
M. Emin Parlaktürk Arşivi