Bankalar altın işini sevdiler
Geçtiğimiz yıl bir katılım bankası ile başlayan ve şimdilerde birçok banka ile iyice ivme kazanan altın toplama işi dünyada bir ilk. Altın tasarrufunun yüksek olduğu dünyadaki diğer bazı ülkelerin de şu aşamada incelediği ve ilgilendiği bu sistemde sürecin içindeki herkes sonuçtan memnun görünüyor. Tasarrufların ekonomiye dâhil olmasından, Merkez Bankasının altın rezervlerinin artmasından devlet memnun; altınları alarak bilançolarını güçlendiren ve likidite sağlayan, bu altınları zorunlu karşılık olarak TL yerine Merkez Bankasına vererek maliyetlerini düşüren bankalar memnun; vergi vs olmaksızın altınlarını bankacılık sistemine dâhil eden ve altınlarını güvenli bir yere nakleden tasarruf sahipleri memnun
Bankalardaki altın hesaplara olan talep o kadar artarak ilerliyor ki 2010 sonunda bankalarda 2,5 milyar TLlik altın varken bugün bu rakam 16 milyar TLye dayandı. Onca teşvik ve reklama rağmen aynı zaman aralığında Bireysel Emeklilik Sistemindeki katkı payları toplamı ise 9,5 milyar TLden 15 milyar TLye gelebildi. Devletin altın konusunda, tamamen kayıt altında çalışan finansal sistemin önünü açıp altın konusundaki olumlu tavrını devam ettirmesi durumunda çok çok daha yüksek rakamları göreceğiz. Altınların finansal sisteme dâhil olmasıyla Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasının da altın rezervleri tarihin en yüksek, rekor seviyesini gördü. En güncel Aralık ayı rezerv verilerine göre 8 bin ton ile Amerika Birleşik Devletlerinin en üstte olduğu listede 320 ton ile dünyada en çok altın rezervi olan 15. ülke konumundayız. (Dünya Altın Konseyi)
Altın bankacılığının ivmelenmesiyle konuya önem veren bankalar altın bankacılığı birimleri kurarak altın konusunda iyice uzmanlaşmaktalar. Altın bankacılığı birimi kuran ve kaliteli bir ekiple yeni ürünler çıkaran, mevcut ürünlerini iyi yöneten bankaların bu işten çok kazançlı çıkacağı muhakkak.
Şu an altın toplayan 8 banka mevcut. En az 3-4 bankanın daha bir iki ay içerisinde altın toplama faaliyetlerine başlayacağı tahmin ediliyor. Kişinin altın hesabındaki altınlarını, başka bir bankada açtıracağı altın hesabına transferinin de hayata geçirilmesi, bankalar arasındaki altın rekabetini arttıracaktır. Bu da sanıyorum önümüzdeki yıl içinde hayata geçmiş olacaktır.
Yılbaşından Eylül sonuna kadar olan 9 aylık süreçte bankaların altın performansına baktığımızda Akbank, Vakıfbank ve Ziraatin kıymetli maden depo hesapları açmaya başladığını görüyoruz. Böylece ING hariç altın hesaplara kayıtsız duran banka kalmamış oluyor. Bankalardaki 16 Milyar TLlik altının neredeyse yarısı sadece İş Bankası, Garanti ve Kuveyt Türkte. Altınını en çok arttıran bankalar ise 200 milyon TLlik altınla Bank Asya ve 125 Milyon TLlik altın artışıyla Denizbank. Bankalardaki altın miktarı artışlarındaki kur etkisini sıfırlayarak bakarsak reel altın miktarını arttırabilen bankaların sırasıyla Denizbank, Bank Asya, Finansbank ve İş Bankası ile sınırlı kaldığını görüyoruz. Aynı dönemde Garanti Bankasından neredeyse yarım milyar TLlik altın çıkışı ise dikkat çekiyor. Halkbank, Yapı Kredi, Şekerbank, Türkiye Finans, HSBC ve Albaraka da toplamda 760 milyon TLlik altın kaybederek düşüş yaşadılar.
Bankalar ve devlet vahim hatalar yapmadıkları müddetçe altınların ekonomiye dâhil olması ve altın tasarrufların finansal sistem içerisinde değerlendirilmesine ilgi devam edecektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.