Eylül sonu itibarıyla Türk bankacılık sistemindeki altınların miktarı 100 tona geriledi. Bu miktar Temmuz 2011’den bu yana görülen en düşük miktar. Yılbaşında bankalarda 182 ton olan altın miktarı ne oldu da 9 ayda 82 ton azalarak, tam olarak 100 tona geriledi.

Bununla ilgili “altın güvenilir liman olma özelliğini yitirdi” vb gibi klişe laflar duymanız yüksek ihtimal. Yüzlerce yıldır, hatta binlerce yıldır insanlığın gözdesi olan bu kıymetli metal bir iki gelişme üzerine değerini kaybedecek, gözden düşecek ve güvenilir liman olma vasfını kaybedecek değil elbet. Olan biten çok basit… 2014’ü 89 lira bitiren altın, Eylül ayını ise 109 lira ile bitirdi. (24 ayar Gram-TL) Kısa sürede yüzde 22 gibi muazzam bir artışı değerlendirmek isteyen altın yatırımcısı yoğun bir şekilde altın sattı. Bankalardaki altın hesapların erimesinin altında yatan temel neden bundan ibaret. Fiyatlar yatırımcının kendisi için belirlediği uygun bir seviyeye gelince tekrar yoğun bir alım dalgasının gerçekleşmesi kaçınılmaz. Fiyat arttıkça hesaplardaki tutarın azaldığını, fiyat düştükçe banka hesaplarındaki altın miktarının arttığını çok net olarak görebiliyoruz. Bankalardaki bu 100 ton altının yarısı, sadece 4 bankada: İş Bankası, Kuveyt Türk, Garanti Bankası ve Ziraat Bankası.  

Son olarak önemli bir not, altının fiyatı aslında Amerikan doları olarak belirlenir, akabinde her ülkenin kendi para birimine çevrilir. Yılın ilk 9 ayındaki altın fiyatları arttı derken aslında bizim için artan doların fiyatıydı. Uluslararası piyasalarda yılın ilk 9 ayında altın fiyatları yüzde 7’ye yakın bir oranda gerilerken bizde ise yüzde 22 artış oldu. Bu artışın tek nedeni de doların Türk lirası karşısında aynı dönemde yüzde 30 artması idi…