Korkmak Fiilini En İyi Kim Çeker!
Ders Türkçe, yer de Erzurum...Öğretmen “korkmak” filinin çekimini sorar.
Bir öğrenci:
“Korkırem, korkırsen, korkır” deyince, öğretmen kaşlarını çatar.
“O ne biçim fiil çekmek çocuk?
Bak fiil böyle çekilir: Korkayurum, korkayusun, korkayu.”
Şu gündem.
İmralı çıkartması.
İktidar PKK’nın silah bırakmasını umut ederek birkaç seferdir aynı yoldan gitti geldi.
Ne var ki sayın Bahçeli kıyametleri koparıyor.
Yanı diyor ki sen bu korku fiilini çekemiyorsun, bırak da biz çekelim.
Başbakan da, “zamanında elinde imkan varken neden çekmedin?” diye sorunca da bu kez de ipi kürsüden aşağıya atarak verdiği karşılık:
“Al sen as...”
Ne asılan var, ne de kesilen...
Ayran kabarıyor ama sonuçta olacaklar oluyor...
Bana göre Bahçeli’nin bu çıkışları orantısız.
Hem de kamu oyunu tatmin edici değil.
Ya İmralı pazarlıkları, veya görüşmeleri tatmin ediyor mu?
Hayır o da etmiyor.
Çünkü, benim bilgilerime göre ne Öcalan, ne de PKK söz sahibi.
İpler puştun elinde.
Zaman zaman PKK’yı dış güçlerin desteklediğini yetkililer de dillendirdiği halde ikidir İmralı’yı baz almalarını anlamış değilim.
Peki ya Bahçeli!
Bahçeli çıkıp da “evet ANASOL döneminde parti olarak yanlış yaptığımızı kabul ediyorum, bu konuda tüm şehit ailelerinden özür dilerim” demediği sürece söyledikleri hep havada kalır.
Şunun için desin.
Öcalan CIA yetkilileri tarafından paketlendi mi?
Paketlendi...
Bu paket öyle herhangi bir paket gibi değildi, dibinde bir de not vardı.
“İdam etmemek kaydıyla paketi teslim alabilirsiniz.”
Ecevit, kabul etti ve de teslimat yapıldı...
Sırf o yüzden de halk ona iktidar yolunu açtı.
Sonra iş geldi dayandı mahkemenin idam kararına.
Asalım mı, asmayalım mı tartışmasını hükümet çevreleri yaparken MHP ne yaptı?
Şimdiki gibi ortalığı birbirine kattı mı?
“Vatan hainleri, şerefsizler bunun hesabını sorarız” dedi mi?
Demedi, pustu, meeeledi...
Hatta dendi ki, biz bu idam kararını çekmeceye kilitliyoruz, amma PKK eylemlerine devam ettiği taktirde idam yerine getirilecek.
Güzel de hani?..
Ne gelen var, ne de giden.
PKK eylemlerine en kanlı biçimde devam etti, idam da yapılmadı.
Kim yapmadı?
Bahçeli’nin de içinde bulunduğu ANASOL hükümeti...
Şimdi sıra silah bırakma işine geldi dayandı.
Bu konuda İmralı şu mesajı veriyor, beni buradan çıkarın da ne özerklik isteriz, ne toprak isteriz, ne de ana dilde eğitim...
İki ileri bir geri taktiğindeki ilk adım hesap bu.
İkinci adıma gelince,
PKK çevrelerinin dili bir başka.
Operasyonlar devam ettiği sürece barış yok. Yani silahı bırakacak birisi varsa o da güvenlik kuvvetleridir, biz değiliz. O zaman üzerinde sürekli durulan şu “af” fiilini hadi birlikte çekelim.
Afedirem, afedirsen, afedir...
Yok öyle değil.
Afedeyurum, afedeyusun, afedeyu..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.