Merve Kavakçı Hanımefendi Milletvekili seçilmişti.
Yemin etmek üzere Genel Kurul'a girdi.
Homurtular, bağırtılar, höykürmeler başladı..
Tam sıra ona geldiğinde, kürsü işgal ediliverdi.
Kavakçı'nın yemin etmesi de böylece engellendi.
Toprağı bol olsun Ecevit kürsüden haykırıyordu:
"Burası Devlete başkaldırılacak yer değildir!"
Müteveffa Ecevit'in "burası" dediği yer; TBMM idi.
Yani Milletin Meclisi idi.
Merve Kavakçı da, o Milletin seçtiği bir Vekildi.
Ve Başbakan Ecevit, Milletin Kürsüsü'den milletvekillerine adeta talimat veriyordu:
"Atın bu kadını Meclis'ten!..."
*** 
1 Mayıs'ta Taksim'de yaşananları görünce, bu acı olayı hatırladım.
Ve böylece yazı başlığı da ortaya çıkmış oldu:
"Burası, Devlete başkaldırılacak yer değildir!.."
Şimdiki yer; Taksim.
Muhatap da;  CHP destekli ideolojik sol örgütler.
Dün, Merve Kavakçı için Meclis Devlete başkaldırılacak yer değildi.
Bugün de, Taksim bu örgütler için devlete başkaldırılacak yer değildir, oldu. 
Şimdi, bu iki olay arasında benzerlik kurmaya çalışanlar boşuna yorulmasınlar.
Çünkü, ne hukuken, ne ahlaken ne de yasal olarak aralarında hiçbir benzerlik yok!
Madem benzerlik yok, ne diye konu ettin, diyenler olabilir.
Söyleyelim.
*** 
Taksim'deki olaylarda, bir kere önceden belirlenmiş bir karar var.
Taksim alanı mitinge kapatılmış ve bu karar da taraflara tebliğ edilmiş.
Aksi bir durumda müdahale edileceği de resmen belirtilmiş.
Kamuoyu ile de bu durum açıkça paylaşılmış
Her şey bu kadar net ve ortada iken Taksim'de miting yapmak, tam da "Devlete meydan okumak" demek değil midir?!
Ağzı peçeli, yüzü maskeli gruplar, resmen Devlet'e başkaldırı eylemi yaptılar!...
Ellerinde büyük kayalar, demir bilyeler, misketler ve sapan taşlarıyla polislere ve çevreye saldırdılar!.
Sis bombaları attılar, etrafı ateşe verdiler!... 
Bunun adı "Devlete başkaldırı" değil de, nedir? 
*** 
Geçmişe dönüp Merve Kavakçı olayına bakalım, acaba durum böyle mi?
Ortada ne saldırı var, ne şiddet!
Ne taş var, ne demir bilyeler, ne bomba!
Ne yüzü maskeli biri var, ne de ağzı peçeli?...
Yalnızca, yasal süreçten geçip Milletin oyu ile Vekil seçilen bir hanımefendi var.
Hem de, kendini ispat etmiş üstün nitelikli ve kariyer sahibi bir münevver insan.
Ama, zihni peçeli, ruhu maskeli bağnaz insanlar, Meclis'te ona yemin ettirmiyorlar!
Ve "burası Devlete başkaldırı yeri değildir" diyorlar!...
Sakın, Silivri'deki milletvekillerini Merve hanımla bir tutmaya kalkmayın!
Zira onlar, tutuklu iken hapiste aday gösterilerek milletvekili seçtirildiler... 
*** 
İyi ki hafızamız var.
Hafızası olmayan toplumlar, aldatılmaya mahkumdur.

twitter.com/parlakturk
facebook.com/vaktulemin