Zamanında uyarmıştık…
“Bu ihale milletin televizyon kanallarının sonu olur!” demiştik.
Kulaklar tıkandığı için...
Maalesef süreç oraya doğru gidiyor!
•
Radyo Televizyon Üst Kurulu, geçen ay “Ulusal” televizyonların Sayısal Karasal Yayın İhalesi’ni yaptı.
Fiyatlar havada uçuştu.
Aslında talip olunan izleyici kitlesi toplamın yüzde 10’u bile değil.
Hal böyle iken, ulusal ihalede fiyatlar 52 milyon TL’ye kadar çıktı.
Yabancı sermayeli holding televizyonları yani 2023 vizyonu karşıtı televizyonlar için problem yok.
Parayı bilinen yöntemlerle götüren bu kanallar, bedel ne olursa olsun şak diye bastırabiliyorlar.
Milletin kanallarından çok azı iyi kazanabiliyor.
Kazanamayanlar ise…
Yani kahir ekseriyet ise bu paraları nereden bulacak?
Şimdilerde bu kanallarda bir telaş hakim.
Mesela…
Milletin kanallarından biri, onlarca trilyonluk “mükellefiyet” altına girdi.
Şimdilerde o arkadaşlar, RTÜK’ün çıkarttığı bu “manasız” külfetin altından nasıl kalkabileceklerinin derdinde.
Onlarca trilyonluk parayı çıkartabilmek için kaç reklam almaları lazım?
Büyük külfet, ufukta görünen “batış!..”
Ya da…
Bir “ortak” filan bulmaları lazım.
Para babası bir ortak ve büyük ihtimalle yabancı.
Kimliği çok önemli değil, bu milletin değerlerine yabancı.
Hatta düşman!..
Ha şunu da ifade edeyim:
Bu kanallar, sözkonusu ihaleye elleri mahkum girdiler!
Zira, ihaleye girmedikleri takdirde büyük bir prestij kaybına uğrayacaklardı.
Bu da hem izlenme oranlarına ve hem de reklam gelirlerine darbe vuracaktı.
“Prestij belasına” girdiler yani onca yükün altına!..
•
Bölgesel kanallar içinde de büyük zorluklara düşmüş olanlar var.
İki kuruşluk reklam gelirleri ile üzerlerine yüklenen yüzlerce milyarlık bedelleri karşılamaları çok zor!..
Korkarım ki bu “usul” bölgesel ve yerel yayıncılığı kökten bitirecek.
Ya da…
Yerel ve bölgesel kanalların büyük bölümü de, milletin değerlerine düşman ellere geçecek!..
Yeni haber;
Son 12 yıllık muazzam gelişmelerden ve istikrardan rahatsız olan güç odakları, şimdiden zor durumdaki bölgesel ve yerel kanallara çengel atma girişimde bulunmaya başladılar.
•
Bilemiyorum…
Bu noktadan sonra ne yapılabilir?..
Bir dava var; yargıdan “olumlu” bir karar çıkarsa ihale iptal edilecek.
Bizim televizyonlarımız da bu yükten kurtulacak…
•
Bakalım…
Süreci izlemeye devam edelim..
•
Yarın ailemizle birlikte izleyebileceğimiz kanalların sayısı çok çok azalırsa..
İstikrar ve güven ortamından rahatsız olan çevreler, medyanın kahir ekseriyetine “tekrar” sahip olursa…
Şaşırmamak lazım.
•
Endişeliyim…
Son 12 yılda sağlanan muazzam gelişmeleri alkışlayan ve Türkiye’nin 2023 vizyonunu savunan bir kardeşiniz olarak, ziyadesiyle endişeliyim…
Yargıdan olumlu bir karar çıkması için de duacıyım.
Allah, bu güven ve istikrar ortamını sağlayanları başımızdan eksik etmesin.