Hükümetin alkole getirdiği “kısıtlı kısıtlamalara” tepki gösteren bazı CHP’liler, meseleyi her zaman olduğu gibi “rejimi yıkma” çabasına bağlıyorlar.
Bu onlarda bir saplantı haline gelmiş.

Belki tam olarak onu demiyorlar ama söylediklerinden çıkan sonuç; rejim eşittir içki+kumar+zina!..

Bazı CHP’liler, içki sınırlamasına karşı çıkıyorlar çünkü İslam’da içki kesinlikle yasak.
Sigara sınırlamasına ses çıkartmıyorlar çünkü sigaranın “haram” olup olmadığı tartışmalı bir husus!..

İslam’ın haram kıldığını sahiplenme eğilimi çok açık.
Böyle bir zihniyet!..
•
Kafaları karıştırmak için “Laiklik” filan diyorlar ama…
Buna kim inanır…
Batıda içki konusunda muazzam kısıtlamalar bulunuyor…
Mesela…
Laikliği en harbi şekilde uygulayan İsveç’te, bir cami derneğinden ya da Yeşilay muadili bir sivil toplum örgütünden “içki içmez” raporu alana vergi indirimi var!..
Bazı CHP’liler, İsveçlilerden de mi laik yani!.. Geçiniz!..
•
Mesele zihniyet meselesi!..
Bu zihniyetteki CHP’liler, “Nasılsa darbe olur, bizi başa geçirirler!” diye düşünürlerdi.
Şimdi, o ümitleri de azalınca, yavaş yavaş millete yönelmeye başladılar!..
Öyle karışık ki kafaları; bir yandan “sıradan” vatandaşın oy tercihini sağlıklı bir şekilde kullanacak yeterlilikte olmadığını savunuyor…
Diğer yandan da, “sürekli olarak aşağıladıkları” vatandaştan oy çekebilmenin yollarını arıyorlar.

İşte CHP’nin hazırladığı kitapçık…
Oy istemek üzere mecburen ayağına gidecekleri vatandaşın karşısında nelerin yapılması ve yapılmaması gerektiği sıralanmış…
Birkaç madde:
Öyle abartılı kıyafetler giymeyeceksin. (Dekolte filan olmayacak!)
Vatandaşa ilk hitabın; “Selamün Aleyküm” olacak!.. Ayrılırken de “Allah’a Ismardık” gibi laflar edeceksin!..

Böyle bir kitapçık hazırladıklarına göre, seçim çalışması yürütecek kadronun vatandaştan ne denli kopuk olduğunun farkındalar.
“Vatandaş size niye oy versin ki?!” yollu uyarılarımızın da etkisi altındalar.
Sandık yine göründü ya…
Çıkış yolu arıyorlar!..

Geçen seçim öncesini hatırlayın; grup toplantılarına köylerden, kasabalardan örtülü hanımefendileri taşıdılar olmadı.

Çarşaflılara rozet taktılar, olmadı, hırslarından meydan ortasında çarşaf yırttılar.
“Biz aslında dine karşı değiliz!” mesajını vermek için Yaşar Nuri, Zekeriya Beyaz gibi zâtlara sarıldılar…
Ters tepti.
•
Bir konuda samimi değilseniz, yaptığınızı yaşamıyorsanız böyle sırıtır.
“Oy avlamak” için yaptıklarınız sizi daha da zor durumlara düşürür.
•
Hiç unutmam…
Doğan grubu, bir “İslami Gazete” çıkartmaya karar vermişti.
Tuttular, daha önce Akit’te, Yeni Şafak’ta çalışmış muhabirlerden bazılarını bünyelerine kattılar.
Aralık sonuydu…

Daha önce Akit’te çalışmış muhabirler içeri bir haber vermiş…
Haber, birinci sayfanın manşetinde:
“Yılbaşı kutlamak haramdır!..”
İşte, aşağıda İlahiyatçılardan görüşler filan.
Aralık 31’in birinci sayfa manşeti böyle…
İçeride de “Televizyon” Sayfası…
Oranın manşetinde ise…
“Bu gece dansöz var!” ifadesi dikkat çekiyor.
Çıplak bir dansözün yarım sayfa fotoğrafını basmışlar!..
Birinci sayfadaki haberi yapan zihniyetle, televizyon sayfasını hazırlayan zihniyet farklı olduğundan böyle tuhaf bir durum çıkmış ortaya.
•
Dışın farklı için farklı arkadaş!..
•
Bakın “bir kısım” CHP’li arkadaşlarım…
Öyle seçim var diye, Selamün Aleyküm demenizi isteyen yok.
Bunları da kimse yemez!..
*
Onu bunu bırakın…
İşinizi yapmaya bakın.
Projeleriniz olsun, teklifleriniz olsun, çalışın biraz olsun.
Bu ülkede “Baasçılık” yapmayın!
“Mezhepçi Katilleri” mazur göstermeye çalışmayın!..
Milletin değerlerine hücum etmeyin…
İçersiniz içmezsiniz o bizi ilgilendirmez ama lütfen içki propagandası yapmayın!..
Sokaktan geçen masum vatandaşa, ekmek derdindeki garip esnafa, sokakların güvenliğini sağlamak için zor şartlar altında çalışan polise; taş, sopa, molotof kokteyli atan gruplara destek vermeyi bırakın!..
Çocuklarınızın Kur’an eğitimi almasına karşı olsanız da, çocuklarının Kur’an eğitimi almasını isteyen vatandaşlarımıza karşı çıkmayın!..
•
İftira atmayın ve milletin değerlerine hakaret etmeyin.