Hani Gene Sharp modası çıkardınız ya, alın size mektup!

Sinir ötesi Koç severler!
Derin CHP’liler!
Kötü ruhlar, sinsi eller!
Yakıcı, yıkıcı, Gezi eylemcileri!
Bu memlekette Başbakan astınız!
Başbakan’a suikast yaptınız!
Başbakan’ı cezaevine tıktınız!
Parti kapattınız!
Gazete kapattınız!
İmam Hatip liselerini kapattınız!
Topluma darbe üstüne darbe yaptınız!
Hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunmadığınız muhafazakâr kalmadı!
Fişlediniz, hedef gösterdiniz, astınız, kestiniz, taşladınız…
Peki, “Bar karısı” Gül Taşlı Cenal’ın müftü karısı ağzıyla sahtekârlık yapmasına, ruhsatsız bar açmasına niçin ses çıkartmadınız?
Eğer CHP İlçe Başkanı Faruk Cenal’in karısının yaptığı dolandırıcılığı bir AK Partilinin karısı yapsaydı çoktan kodese tıkmamış mıydınız?
Ama CHP’li Gül Taşlı, başörtü takarak Müslümanları taşladı, Başbakan’ı haşladı, meselenin üstüne sünger çekip kapattınız!
Sahtekârlık yaptı. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etti.
Sövdü, saydı.  Utanmadınız!    
Müftü karısıyım dedi, “bar karısı” çıktı! Sustunuz.
Kocası olacak Faruk Cenal niye yok ortalıkta?
Niye çıkmıyor ekranlara?
Neden karısına yardım ve yataklık ettiği halde hakkında soruşturma açmadınız, olayın üstünü kapatmaya çalıştınız?
Kadın bu tetikçilik sayesinde CHP’den hangi pozisyonu kaptı!
Kapalı kapılar ardında ne pazarlıklar yaptınız?
Hiç mi yüzünüz kızarmadı?
Bakın, sandık vakti de geldi çattı!
Bu yüzle halkın karşısına nasıl çıkacaksınız?
Zaten Allah korkunuz yok, kuldan da mı utanmayacaksınız?
¥
İki çapulcu, yani CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç’un oğlu ile Tuğçe Deveciler evlendi. Kemal Kılıçdaroğlu ve Baykal da nikâh şahidi oldu!
Düğün ne kadara mal oldu? Kim şıktı, kim rüküştü, kim ne taktı diye soran olmadı. Kemal Kılıçdaroğlu, “Onlardan yeni çapulcular bekliyorum” dedi.
Demek ki Koç Grubu, CHP’nin arka bahçesi, öyle mi?
İmam Hatip liselerini “arka bahçe” diye kapatmıştınız hatırlarsanız!
Başbakan da bu iddiayla bahçenizi istimlâk ederse ne yapacaksınız?
Nasıl çapulcularsa?
Ne cezaevi görmüşler, ne cop!
Sanki Gezi’de CHP Genel Başkan Yardımcısı’nın oğlu ve gelini elinde molotofla polis kovalamıştı!
¥
Gül Cenal, çakma müftü karısı!
“Duran Adam” Erdem Gürbüz, Gül Cenal’ın kızının dans hocası!
Alman Konsolosluğu, Erdem Gürbüz’ün ikinci adresi…
Almanya’daki Freidich Ebert Vakfı, CHP’nin yirmi yıldır en büyük para kaynağı, akıl hocası.
Bu vakıf, Deniz Feneri davasıyla AK Parti iktidarına çelme takan ve Gezi eylemlerini provoke eden vakıf!
Türkiyeli LGBT’liler için kaynak oluşturuyor,
PKK’ya da kaynak sağladığı biliniyor.
İsrail’deki Türkiye’den göçen Yahudilerin kurduğu “Arkadaş Derneği” ile de ilişkili!
Anlayacağınız, Türkiye aleyhine olan her girişimin gönüllü destekçisi!
Duran Adam Erdem Gürbüz, Gül Cenal, CHP, LGBT… Hepsi aynı zincirin halkaları!
¥
Düşünsenize!
Gezi eylemlerinde neden Koç sermayesinin kılına dokunulmadı?
Sebep sadece beleş kumanya mı?
Neden ortalığı yakıp yıkanlar, Hilton’a da yürümedi, yakıp yıkıp yağmalamadı?
Migros’un camlarını kırmadı?
Hani homojen bir kitle değildi Gezi eylemcileri?
Hani farklı siyasi görüşe sahip insanlardı?
Bu denli kızgın, çok başlı bir kalabalığın, Koç’a ait işyerlerinin kılına zarar vermemelerini kimler nasıl sağladı?
¥
Bir de bizim mahallenin uyanıkları var!
Jurnali çok önceden almışlardı!
Hemen Koç sermayesiyle izdivaç kararı aldılar!
Başbakan Erdoğan aleyhine konuşuluyordu ekranlarında artık!
Çıkarın ağzınızdaki baklayı dediler.
Abdullah Gül iyi, Tayyip Erdoğan tu kaka dediler!
“Kibirli” dediler, “narsist” dediler, “Katil Beşar”a benzetiler…
PKK’lılara terörist, Gezi’deki teröristlere ise direnişçi dediler.
Vakit geldi. Sokaklar karıştı. Dipten dipten, olayların mesuliyetini Başbakan’a yüklediler.
Köşk yolunu tıkayacaklardı akıllarınca!
Allah, oyunlarını başlarına geçirdi ama!
Sharp diye şefkat tokadını yemek üzereler binbir suratlarına!
Bekledikleri gibi olmadı ama!
Onlar yıkıldı, Başbakan dimdik ayakta!
Etekleri tutuştu!
Bakalım bu ihanetlerinin bedeli ne olacak?
Göreceğiz yakında!