CHP’li vekillerden birinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’a alçakça hakareti haysiyeti olan herkesin kanına dokunmuştu…

Tepki çok fena yerlere giderken, CHP’den “özür” açıklaması geldi.
Tam da “İyi bari” filan diyorduk ki, CHP’nin önde gelenlerinden biri hakareti savundu!..
•
Bu tavırlar çok büyük tepkilere müstahak ama…
Bir taraf ülkenin çökmesini diğer taraf ise yükselmesini arzuladığından şartlar eşit değil.
“Viran olası hanede evladu ıyal var.”
•
Ya sabır!..

FAİZLER FENA, EKONOMİDE SIKINTI!..

Sütü bozuk gezi olayları memleketi fena halde tökezletti.
BBC muhabirinin “Bunları devirmek için Türkiye ekonomisini çökertmek şart!” yollu twitindeki arzu hedefi açıkça ortaya koymuştu.
Tablo hiç de iyi değil.
Altı hafta önce yüzde 5’in altında olan tahvil faizi yüzde 10’a vardı.
Borçlanma maliyetimiz fena halde artacak demektir.
Bu artışın bedelini de  “ay”dan gelecek birileri ödeyecek değil.
Sen ben, Haso ile Hüso!..
•
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek istihdam ve büyümede büyük başarı elde ettiklerini söylemekle birlikte “Ramazan sonrasında son gelişmeler ışığında bir çalışma gerçekleştireceklerini” belirtti.
Kredi faizlerinde artış!..

AMMA MUHAFAZAKÂR!..

Gezi Parkı “millete” karşı ayaklanma hiç şüphesiz, bir darbe teşebbüsü.
Ekonomik darbeyi indirdiler birilerinin yararına.
Hedefteki herkesin malûmu; Recep Tayyip Erdoğan’ın üzerini, hükümetin en güçlü tarafı olan “ekonomiyi” çökerterek çizmeye çalışıyorlar.
Önceki akşam canlı yayına çıkan “AK Parti ekolünden” bir muhafazakar, gezi ayaklanmasının ülkenin ekonomisini, huzurunu hedef almadığını, darbe çağırmak gibi bir amaç da taşımadığını öne sürdü.
Bu da yetmezmiş gibi faturayı götürdü, Recep Tayyip Erdoğan’a çıkarttı.
Karşısında “Hırsızın hiç mi suçu yok birader!” diyecek biri yoktu.
Zira, o “muhafazakâr”ın konuştukları karşısındakinin işine geliyordu.
Bu tavrın AK Parti içinde de “derin” uzantıları var.
Birileri sanki “birileri harekete geçsin de Erdoğan şöyle bir sarsılsın” diye bekliyormuş adeta.
Yazık!..

ESNAF ÖRGÜTLERİ AİDAT ALMAKTAN BAŞKA NE İŞE YARAR?

Birkaç gün önce şahit olduğumuz manzara ne hazin.
Gezi olaylarından dolayı kiralarını, çalışan maaşlarını, elektrik, gaz paralarını ödeyemez duruma düşen esnaf, bir de eylemciler yüzünden her gün yediği gazın tesiriyle ayağa kalkmış haliyle…
Zavallılar “Battık, bittik!” diye bağırdıkça, serserilerden bir grup taş atıyor…
Esnaf da palayla filan değil, yumruk tekme giriyor olaya.
Sonrasında, kaçan grubun on misli kalabalıkla geri dönüşü.
Polissiz ortamda dükkanlarına sığınan esnafı katle yeltenişi.
•
Berbat bir durum; sadece oralardaki esnaf değil, olayların yol açtığı tedirginliğin piyasadaki olumsuz etkisini derinden hisseden esnaf da perişan.
•
Şu gelmiyor mu akla;
Bu esnaftan her ay çatır çatır dünyanın parasını alan esnaf sivil toplum örgütleri nerede?
“Hükümet zarar gören esnafın zararını karşılasın” diyen birini gördüm, birkaç da cılız tepki veren dernek yöneticisi.
Ey esnaf örgütü:
Bugün esnafın yanında olmayacaksın da ne zaman olacaksın?..
Ya da, sen, “Aidat toplamaktan” başka ne işe yararsın?.