Şekersiz Bayram
Bayramlar ağız tadını, Allah’ın(cc) hükümleri yeryüzünde hakim olduğu zaman alır.
Müslüman ülkeler Batı aleminin işgali veya boyunduruğu altında ise istediğiniz kadar bayram yapın bu bayramın ağız tadı olmaz.
O yüzden, Kemalistler bu bayrama Ramazan değil de Şeker Bayramı dediler.
Şeker ve çikolata ile likör…
İslam hükümleri kaldırılınca onlar da haliyle şekerlendiler.
ABD ile İsrail de şekerli…
Çünkü üzerine çullandıkları Müslüman Mısır halkının bayram yaptıkları mekanlar sokaklar ile caddeler. 45 derece sıcağın altında iftar…
Kurşunlara, bombalara, coplara iftar…
Mısır halkı elinden zorla gasp edilen haklarının bayramını arıyor.
Bayramsız bayram yapanların ülkesi olan İslam alemi…
Görüyorsunuz ki bu alemin kralları Müslüman Mısır halkına zulmeden zalimlere nakdi para yardımı yapmaktan utanmıyor, sıkılmıyor, kızarmıyor...
Köpek yesin tahtalarını…
Ne iştir ki Suriye halkına zulmeden diktatör Esed’e İran gibi Müslüman bir ülke yönetimi yardım eder, Muhammed Mursi gibi bir mücahidi silah zoru ile alaşağı eden Firavunlara da Kabe’nin koruyucusu durumunda olan Kral yardım eder…
Ne haldeyiz değil mi?
Düşünün bir Beytullah çevresi.
Suriye’de oluk gibi Müslüman kanı akarken milyonlarca insan orada dönüyor.
Camiler ise dolup taşıyor…
Dualar, hatimler, namaz ve niyazlar…
Müdahale eden var mı?
Öte yandan halkın seçtiği Müslüman yöneticilere sıra gelince Pentagon gavuru bütün haşmetiyle ayağa kalkıyor. Onların peşinden kukla Müslüman ülkelerin yöneticileri.
Maksat tahtları sallanmasın, İsrail’in çıkarlarına halel gelmesin.
Bu bayram da İslam alemi için uyanışa vesile olacak mı acaba?
Eritre’sinden tutun da Doğu Türkistan’a varıncaya kadar Müslümanlar zalimlerin cenderesi altında inim inim inlerken söyledikleri şarkıların adı demokrasi.
Evinde barkında bir dilim ekmekle iftarını açamayanların ahını Rabbime duyuramadık mı acaba? Acaba amellerimizle dualarımız mı yeterli değil?
Uyuştuk mu, uyutulduk mu?
Yeniden bir imtihandan geçiriyor İslam alemi…
Türkiye olarak başımıza sarmak istedikleri belalar kapıda hazır bekletildiği halde yine de bu coğrafyada istikrarı olan tek ülkeyiz.
İslam aleminin gözü üzerimizde…
Tek Türkiye…
Bize umutlarını bağladılar, bizden yardım bekliyorlar.
Bir lokma ekmeği bölüşmek, kardeş diyerekten bu mazlumların imdadına koşmak herhalde birkaç sefer umre yapmaktan daha hayırlıdır.
Herhalde dualarımızın kapısı açılır…
Kritik bir dönemeçten seçtiğimiz belli.
Hem içimizdekilerin hem de dışımızdakilerin elleri tetikte.
“Gezi Parkı” operasyonunda beceremediler.
Ama bu demek değil ki düşman uyuyor.
Hayır uyumuyor, su uyur da düşman uyamaz.
Yine fırsatını bulsalar yeni bir hamle ile girişecekler, ama dilerim Rabbim bu mübarek bayram hürmetine kara düşüncelilere fırsat vermez. Biz de aklımızı başımıza alırız.
Dostu düşmanı iyi tanırız…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.