Allahsız Kazanç
Bu haftaki eserimiz, merhum Nurettin Topçu’ya ait. Dergâh Yayınları arasında bulunan kitabın adı “Ahlak Nizamı.”
Yazının başlığı ise kitabın içindeki yazılardan birinin adı. Yıllar önce yazılsa da günümüz bozguncularını anlatmakta.
Allahsız kazancın sahiplerine bakıldığında görülecektir ki, ülkemizin istikrarına, huzuruna ve güvenine isyan etmektedirler.
Nurettin Topçu, sanki bugünleri o yıllardan canlı yayından izlemiş gibi.
Derler ki; “Ahlakın olmadığı yerde, devletin masrafı çok olur.” Ahlaksızların kazançları, elbette Allahsız kazançlarla dolup taşacaktır.
Bu kazanç sahipleri de sürekli tatminler ve tüketmeler peşinde olduklarından, dünyanın neresinde olursa olsunlar; “istikrarı, huzuru ve güveni,” kendilerine bir engel olarak görmekte ve bozgunculuk yapmaktadırlar.
Taksim başta olmak üzere memleketin çeşitli yerlerinde zaman zaman meydana gelen hareketler, bütünüyle bu minvalde değerlendirilmelidir.
………………….
Nurettin Topçu’nun 1966 yılında yazdıklarına bakalım.
“İktisat endişesinin, ahlak davasını bazen unuttururcasına gölgelediği bedbaht bir devirdeyiz. Asrımızın insanı, kendi iştihalarının yorgunudur.
Pek yakın gelecekte insanlık, bu hale tahammül edemeyecektir. Yeryüzü bir mahşer olacaktır, sefaletlerin mahşeri.
Hemen tatmin edilmeyen her istek, ruhlarda bir gizli yara açar. Yüzlerce istek ona saldırınca yüzlerce yara ile delik deşik edilen insan ruhunun haline yakışan tek kelime sefalettir.”
Bu tespitin ışığında memleketimizdeki bozguncuların neyi eksik?
Memleketin göze çarpan tüm zenginlikleri onlarda. Dünyalıkları tam, Tokluktan ve zenginlikten şikâyetleri yok. “Peki, o zaman neden saldırganlaşıyorlar?”
Nurettin Topçu bu konuda da şöyle diyor:
“İnsan isteyecek, saldıracak, çarpışacak ve bu kavgada ya başkalarını ezecek veya ezilecektir. Kazanmada, kullanmada ve harcamada bugün sonsuz denecek kadar çok imkânlar oluşturan modern batı medeniyeti, dünyamıza bu imkânların mahsulü olarak onlar kadar çok sefalet tohumu serpmektedir.
İnsan yaşadığı sefaletin tasavvurundan kaçmak için sözde zevk, sözde tatmin çareleri arıyor ve bu tatminin kaynağıdır diye modern tekniğin hilelerine sığınıyor.”
…………………..
Milletimizi ayakta tutan, birlik ve beraberliğini sağlayan maya “din mayasıdır.”
İşte Allahsız kazanç sahiplerinin anlamadığı veya anlamak istemediği, esasında anladıkları için düşman oldukları bu mayadır.
Yine sözü, merhum Topçu’ya bırakalım.
“Dostluk denilen insandaki ilahi cevherin yok edildiği dünyalar, siyasetle ticaretin dünyalarıdır. Para, insanı nefsine esir eden cehennemî kuvvetlerin en belalısıdır.
İnsanoğlunu, bu kahredici kuvvetin pençesine geçmeden önce kurtarmak, ancak bir dereceye kadar kabil olabilir.
Bunun için de ferdi hırsların sonsuzluğunu köstekleyici, insana ruhi varlığıyla baş başa dost yaşama imkânını veren bir cemiyet nizamının kurulması lazımdır.”
İşte nefsinden ve midesinden başka kutsalları olmayan bozguncular ve onları destekleyenlerin korkusu da bu. Ya böyle bir nizam tesis edilmek istenirse.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.