Yediğimizden içtiğimizden sorumlu Bakanlığımız, çıkan domuz haberlerinden sonra açıklama yapmış.

Bakanlığın, vekillerin soru önergelerine verdiği cevapları daha önce okuduğum için, basına yaptığı açıklamadan doyurucu bir bilgi çıkmayacağı aşikardı benim için.

Her açıklamada olduğu gibi yine basın suçlanmış, ifadeye dikkat, haberlerde “halkın yanlış yönlendirilmesine yönelik ibareler” varmış, domuz eti yıllardan beri satılıyormuş ve Bakanlık, tüketicilerin yanıltılmasını önlemek için mevzuatta çeşitli değişiklikler yapmış.

Ne mutlu bize!!! Gönül rahatlığı ile yiyip içebiliriz artık…

Düzenlemeler,  büfede, otelde, kantinde, kafede yediğimiz ürünlere garanti veremiyor ama olsun.  Bakın bizim için düzenlemeler yapmışlar, denetliyorlarmış da.

 Kaç kişiyle nasıl bir denetim yapılıyorsa artık…

Domuzu ve atı kasaplık et statüsüne sokarsanız, bunun son tüketiciye nasıl yansıyacağını da hesaba katmanız lazım.

Bizleri düşünerek mevzuatta iyileştirme yapan Bakanlığa sormak lazım “domuzun yeri, tanımı nedir?” diye.

2006 yılındaki,  haberlere dayanak olan, tebliğe göre “diğer kasaplık hayvan”, 2010 yılında çıkan kanuna göre etinden, derisinden vs. faydalanılan  “çiftlik hayvanı”,  2011 yılındaki yönetmeliğe göre “ Evcil tırnaklı hayvan”  mıdır domuz?

Şimdi Bakan Mehdi Eker’e bir sorumuz var.

5 Aralık 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Türk Gıda Kodeksi Et ve Et Ürünleri Tebliği’nin 19. Maddesi ile; 7/7/2006 tarihli ve 26221 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Türk Gıda Kodeksi Çiğ Kırmızı Et ve Hazırlanmış Kırmızı Et Karışımları Tebliği’ni yürürlükten kaldırdığınıza göre; domuz hala kasaplık hayvan mıdır? Domuz eti, hangi yönetmeliğe göre satılıyor?

***

Türkiye’de ne kadar, dikkat buyurun, kayıtlı domuz çiftliği ve domuz var acaba?

Şöyle bir google taraması yapalım sizinle.

Yıl 2004, Bakan Sami Güçlü.

İstanbul Milletvekili Gürsoy Erol’un  verdiği soru önergesine karşılık verilen cevapta  “ruhsatsız 11 ilde 26 çiftlikte 7546 domuz bulunduğu” belirtiliyor. Çok enteresan; önergenin 3.  “resmi kaç çiftlik, domuz var?” sorusuna da  aynı cevap veriliyor.

Yıl 2009, Bakan Mehdi Eker.

Soru aynı “Ne kadar çiftlik ve domuz var?”  cevap “3 ilde toplam 3 çiftlik 1600 domuz var”

Bakan ve yıl aynı, soruyu soran ve verilen cevap tarihi farklı: “ Domuz sayısı 1800 civarında.”

Ey vatandaş! Korkma! Bak, çiftlik sayısı düşmüş.

Farklılık sadece bununla da sınırlı değil.

2003-2009 yılları arasında domuz ve domuz ürünleri ithalatı birinde 883 bin kg. diğer cevapta ise 156 bin kg.

Yıl 2012.           

İstanbul Milletvekili İhsan Özkes .5 soru sormuş. Bakanlık zahmet edip sorulara tek tek cevap vermemiş. Milleti ve vekilini önemsememiş yani. Çiftlik sayısı aynı,3, hayvan sayısı yok. Antalya ve İzmir’deki çiftlikteki domuzlar turistlere yönelik değerlendiriliyormuş. Önergedeki  “2002 yılından itibaren domuz eti tüketimi” sorusuna değinmemişler bile.

Sayın Başbakanım!  Üç çocuk yapsak, çocuklarımıza gönül rahatlığı ile besleyebilecek miyiz? 

Sayın Başbakanım! Molotof kokteyl atmayan, elinde bilgisayarı, cebinde takkesi olan çocuklarımızın olabilmesi için temiz gıdaya ihtiyacımız yok mu?

Sayın  Başbakanım! Vekilimin, dolayısıyla benim, sorduğu soruları düzgünce cevaplamayan Bakanlık çiftlik haline mi gelmiştir?

Sayın Başbakanım! Şu domuz işine de bir el atın da…