Rahşan Ecevit her seçim öncesinde “başörtüsü” bağlardı.

Deniz Baykal’ın bir seçime giderken, “Başörtüsü milletimizin iffet sembolüdür, kimseye dokundurtmayız!” dediğini hatırlarız.
Çarşaflılara parti rozeti takmak, kullandıktan sonra fırlatıp atacağı çeyrek hocaları “çıplak uyarıcı” kontenjanından partiye almak da Baykal’ın seçim öncesi uygulamalarındandı.
Kemal Kılıçdaroğlu da, yine böylesi bir dönemde yöneltilen soruya cevap verirken “Başörtülülerin seçme ve seçilme hakkını kimsenin engelleyemeyeceği” yönünde bir takım laflar etti...
Baktı ki, “çizgiyi” aşma ihtimali var; CHP usulü tornistan:
 “Ama her yerin de bir kuralı var!” 
Ne bayat bir laaaaf!..
•
Dön dolaş aynı; CHP “Laiklik” problemini bir türlü aşamıyor…
“Gen”etik!..
Yani Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Başörtülünün seçme ve seçilme hakkı engellenemez ama her yerin de bir kuralı var!” yaklaşımı ile CHP “camia”sının en radikal “laik” lerinden Canan Arıtman’ınki arasında ne fark var?
Arıtman şöyle diyor; bakın ve farkı, varsa fark edin:
“Şimdi ‘Türbanlıysam niye vekil olamıyorum?’ diyen bir hanımefendiye şunu söylemek istiyorum; hayatımız tercihlerle doludur. Eğer siyaset yapacaksınız, o zaman siyasetin gerektirdiği şartlarda olacaksınız. O şartları yerine getiremiyorsanız o zaman siyaset yapmayacaksınız. İşte bu kadar basit bu!..” 
•
Canan Arıtman gibi niceleri var partide.
Bayan vekillerinden biri “Sakin”e Öz, “Alevi Köyü’nde Kur’an Kursu açılmasına” bir kızdı ki, köyün Alevi “sakin”leri bile şaşırdı tepkisine.
Köy’ün Alevi muhtarı Ertuğrul Yalçınkaya’nın tepkisi manidar:
“Çok az sayıdaki Ortodoks Rum için Ruhban Okulu açılırken bizim köyde Müslümanlar için Kur’an Kursu açılmasına niçin itiraz ediliyor anlamıyoruz!”
Evet; Alevî’nin de kitabı Kur’an-ı Kerim değil mi?..
CHP’li “Sakin”e Hanım’ı rahatsız eden ne?..
•
CHP, nereden baksan CHP!
Eski CHP milletvekillerinden Rahmetli İnal Batu; “CHP bugünkü dünyanın şartlarına uyum sağlayabilecek bir parti değildir. CHP fesh edilmelidir” diyordu…
Rahmetli’nin sözlerini hatırlamakta fayda var:
“Ben doğuştan CHP’liyim. Babam da CHP milletvekilliği yapmış. Bütün hayatım boyunca CHP’li oldum ve saklamadım. Memurken dahi saklamadım ben bunu. Bugün ise CHP… ‘CHP çok iyi gidiyor, iktidara yürüyor, Kılıçdaroğlu mükemmel bir Başbakan olacak, bu ülkeyi Tayyip’ten kurtaracak’ lafını bir kere işitmedim. Her gün bir gaf! Ben çok ciddi bir söylemde bulunmak istiyorum: ‘CHP, solun önünü tıkıyor. Halk sol deyince bunları görüyor ve soldan kaçıyor. Türk siyasetine çok önemli katkılarda bulunmuş, çok önemli partiler, devirlerini tamamlamışlar, İttihat Terakki, Demokrat Parti…Bence artık CHP de, Türk siyasetine ‘Elveda’ demeli. Ayıp değil ki bu!.” 
•
Merhum İnal Batu; bir CHP’li olarak CHP’lilerin nasıl bir ruh halinde olduğunu ortaya koymuş...
Baştan aşağı bunalım; ne yapacaklarını bilmiyorlar; bir gün metro altında sevişme eylemi bir başka gün “vajinama dokunma!” mitingi, diğer gün, “Kur’an eğitimine hayır”, diğer gün çarşaflılara CHP rozeti, bir başka gün ‘Başörtülü elbette vekil olabilir ama başörtüsünü çıkartırsa!’ lafları…
“Alevi Köyü’nde ne işi var Kur’an Kursu’nun” yaklaşımı da seçim öncesi kaza!..
•
Ne manzara:
Geçen gün kardeş; CHP’li Yenimahalle Belediye’sinin sınırlarında dolaşırken üstünde Belediye Başkanı Fethi Yaşar, altında “Ayet” olan bir pankart çekti dikkatimi…
Muhterem Fethi Yaşar bildiğimiz Fethi Yaşar, Türk Bayrağı fonunda Atatürk kıvamlı bir poz vermiş.
Fotoğrafın “alt tarafına” yerleştirilen ayet ise:
“Emaneti ehline teslim ediniz.” (Nisa 58. Ayet)
•
Ayetin altında da “Türkiye Laiktir Laik Kalacak!” yazsaydı amma iyi giderdi!..