“Ya Allah bismillah” ile başlayalım yeniden söze. Tekrar kavuşturan Allah’a sayısız şükür ve hamd edelim ardından…

Sonra da “kısa bir süre” olarak plânladığımız zorunlu ayrılığın uzaması sebebiyle cümlenizden özür dileyelim…

Bendenizde ve aile bireylerinde gerekli görülen bazı tıbbî tetkiklerle müdahaleler, ayrılık süresini uzattı…

Ustalarımızdan aldığımız, “İki elin kanda da olsa aksatmadan yaz” öğüdünü her ne kadar kulak ardı etmesek de, mecburiyetler sebebiyle uygulayamadık. Bu yüzden ayrılık süresi ister istemez ikiye katlandı…

Bu süre içinde arayıp neden yazmadığımı soran dostlarıma ve sabırla bekleyen gazetedeki arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum.

Başımı kaldırıp Türkiye’ye şöyle alıcı gözüyle bir baktım ki, artık “Türkiye eski Türkiye” değil…

Bir “Demokrasi Paketi” açılmış, başörtüsü, sabah andı, azınlık mallarının iadesi, anadilde eğitim gibi bazı kronik sorunlar ya çözülmüş, ya da çözülme aşamasına gelmiş…
Her zaman her yeni adımın “memnunları” ve “gayrimemnunları” elbette olur: Bunda da var: Kimi “Çok iyi” diyecek, kimi “Yetmez, ama iyi” diyecek, kimi paketin Türkiye’yi böleceğini savunacak, kimi de her zamanki memnuniyetsizliği içinde paketin ne kadar anlamsız olduğunu açıklamaya çalışacak…
Bunlar normal…

Anormal olan, adı anıldığında anonim hafızayı ürperten CHP’nin “Demokratikleşme Paketi” ile dalga geçmeye kalkışması…

Bazı CHP’liler (Meselâ İzmir Milletvekili Erdal Aksünger) “Paketten Alevilere üniversite ismi, Kürtlere 3 tane harf, Süryanilere 270 dönüm toprak, Romanlara enstitü çıktı” diye dalga geçti.

27 yıllık kesintisiz ve muhalefetsiz CHP iktidarları döneminde ne çıkmıştı peki: Zam, zulüm, baskı, karne, açlık, yokluk, yoksulluk ve kuyruk dışında?..
Dersim’le bizim Rize’ye bomba (bizim uşaklar, acımasızca bomba yağdıran Hamidiye Zırhlısı’na “Atma Hamidiye atma, şapka da giyeceğuk, vergi de vereceğuk” diye yalvarmışlardı), partilere kapatma, din âlimlerine idam, ezana-Kurana, hacca yasak çıkmıştı.

Camilere satış ve kiralama, Kur’an kurslarına ve imam hatiplere kapatma çıkmıştı…
Vekili böyle de genel başkanı sanki başka türlü mü? Kılıçdaroğlu da tutturmuş, “Bu paket CHP’den kopya” diyor…

En iyi cevabı AK Parti sözcüsü Hüseyin Çelik verdi sanırım: “Öyleyse neden desteklemiyorsunuz?”
Değil mi ama?..
Madem paketin patenti sana ait, buyur destekle…
•
Maalesef bizde tartışmalar fikir. kültür ve bilgi düzleminde yaşanmıyor, ideoloji ekseninde yaşanıyor.

Çünkü bilgi ve kültür eksikliği var: Bu durumda fikre geçiş mümkün olamıyor: İdeolojik kalıplarda debelenme sürüp gidiyor.

Halkın, siyasetçinin ve bürokrasinin demokrasi bilincini yükseltemezseniz, bin tane demokrasi paketi açsanız bile ülkeye demokrasiyi getiremezsiniz.
Bu da başka bir realite…
Her neyse:
Özet olarak, hoşbulduk, efendim.