Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu ve Eskişehir Valisi!..
Eskişehir Valisi, sırf görevini yerine getirmiş olmasından dolayı hücum edip duran Konya Selçuk İletişim kökenli bir “Radikal muhabiri”ne bir “kişiye özel” cevap gönderince gezici derin sol acayip tepki gösterdi.
Eskişehir’in dürüst, milliyetçi, adam gibi adam Valisi Güngör Azim Tuna hedefte.
“Önder Sav, Yes-NO” olayının meşhur valisini hatırlarsınız; Ali şimdi CHP’den milletvekili…
Hem de vali olduğu dönemde Önder Sav’ı CHP Genel Merkezi’nde ziyaret ettiği ve o ziyaret sırasında başta Sayın Başbakan olmak üzere, amiri pozisyonundakiler hakkında acayip laflar ettiği ortaya çıkmıştı hani.
Ne oldu; hiç!..
CHP’liler adamlarına aslanlar gibi sahip çıkınca, Vali kendi ölçülerinde yükseldi.
Şimdi milletvekili, CHP hiç komplekse girmiyor, aslanlar gibi.
•
Hedef olan Eskişehir Valisi’ni neyse ki Recep Tayyip Erdoğan savundu da “aşağılık kompleksi malûlü” kimi muhafazakârların karizması da kurtuldu.
•
Eskişehir Valisi’ni “Niye o kadar sert mesaj gönderdin” yollu laflarla eleştirebilirsiniz.
Sayın Vali de, “Muhabir beni hedef gösterdi” diyor.
Muhabir “haber” yapacak, ekmeği oradan…
Hadi bu olayı böyle kapattık diyelim…
•
Peki arkadaş, aynı Radikal muhabirinin bu olaydan kısa bir süre önce, hem de canlı yayında Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu ile dava arkadaşlarına hakaret etmesini nereye koyacağız?
Hayır; Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’na hakaret etmenin mânâsı ne?..
Bu habercilik mi?
Gazetecilik faaliyeti mi?..
Memlekette geziciler kol geziyorken, “Halt” kanalizasyonları her türlü provokasyonu yapıyorken, gerginlik had safhadayken ve de durup dururken, Muhsin Yazıcıoğlu ile dava arkadaşlarına canlı yayında hakaret etmenin gayesi ne?..
•
KON TV ekranlarındaki Bir Fincan Kahve adlı programımıza katılan BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, bu konudan bahis açıldığında, birtakım provokasyonların tertiplenmesinden endişe ettiklerini belirtti.
Hakaretleri asla sineye çekmeyeceklerini belirten Destici, tepkilerinin tamamen hukuk içinde kalacağını ve bu çerçevede ilgili şahıs hakkında dava açtıklarını ifade etti.
•
Doğrusu bahsi edilen gazetecinin kimliği önemli değil, katıldığı program da yayından kaldırıldı zaten.
Buraları geçtik…
Kendi adamlarına kıyıp, “polis yaptı” diyen gezicilerin patronları ne gibi tezgahlar hazırlıyor, mesele burada.
Buradan Alperen Gençliği’ne bir çağrıda bulunmuş olalım; kimse provokasyonlara gelmesin, ülkede hakimler, yargıçlar var.
Her mesele hukuk içinde mahkeme kararları çerçevesinde çözüme kavuşacaktır.
Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu çok tahrik edilmiştir ama tahriklere hiçbir zaman kapılmamıştır.
Rahmetli Yazıcıoğlu hep sevgi dilini, barış dilini kullanmıştır.
•
Evet, gerekli uyarılarda bulunduktan sonra gelelim, diğer tarafa…
Sayın Mustafa Destici’nin ifadelerini üslubumuza boyayarak yansıtacak olursak:
-Ya arkadaş; Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu, başı dara düşen kim varsa savundu.
Öncelikle Milli Görüş hareketini ve Rahmetli Erbakan Hoca’yı hedef alan 28 Şubat darbesine karşı en cesur ve kararlı çıkışları yapan Lider Rahmetli Muhsin Yazıcoğlu idi.
Yine 27 Nisan muhtırasına en sert tepki gösteren Lider de Yazıcıoğlu oldu.
Hangi insan evladının başı sıkışsa, hangi gazete, hangi gazeteci haksızlığa uğrasa, Muhsin Yazıcıoğlu kol kanat gerdi.
Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi haksızlığa uğradığında yine o savundu.
Bugün ise…
Rahmetli Yazıcıoğlu’na ve BBP camiasına yönelik hakaretler karşısında “insani ve hukuki” tepkisini ortaya koyan neredeyse yok!..
•
Amma kavanoz dipli bir dünya bu!..