Rü’ya İdi Gerçek Oldu
Cumhuriyetin 90. Kuruluş yıldönümünde, görkemli törenlerle hizmete giren Marmaray tüp geçidi’ nden bahsediyorum. Sadece İstanbul değil Türkiye’yi hatta bütün dünyayı ilgilendiren, doğudan batıya tüm insanlığın istifade edeceği bu muhteşem proje hayırlı ve uğurlu olsun. Yapanlardan ve emeği geçen herkesten Allah razı olsun.
Asrın projesi olarak, yerli yabancı insaf sahibi herkesin takdir ettiği, dünyanın hayranlıkla ve gıptayla alkışladığı bu büyük hizmeti görmek istemeyen (daha doğrusu gözlerinde perde olduğu için göremeyen) nankörlere mukabil, bizler aziz milletimizin ezici çoğunluğu göğsümüz kabararak alkışladık. Taş üstüne taş koyan hizmet eden kişileri tebrik ediyoruz.
Marmaray tüp geçidinin raylı sistemle ve sür’atle sağladığı ulaşım ve taşımacılık alanındaki faydaları, ekonomik ve çevresel yararları ile kazandırdığı zaman tasarrufu gibi teknik detayları hepsi bir tarafa, içeride ve dışarıda kahraman milletimize kazandırdığı özgüven ile Devletimize ait lider ülke, güçlü devlet prestiji çok çok önemlidir.
Bilindiği üzere; Sultan Abdülmecit Han zamanında 1860 yılında gündeme gelmiş ve üzerinde düşünülmüş tam 153 yıllık bir rüya olan bu büyük proje, Abdülmecit’in oğlu Sultan 2.Abdülhamit Han zamanında 2 defa çizilmiş olup teknik detayları o zaman belirlenmişti.
Osmanlı Devletinin çöküş döneminde bile imar ve yatırım vizyonu hakkında fikir veren bu projeye damgasını vuran Sultan Abdülmecit Han; gayet iyi yetişmiş, dirayetli, müteşebbis ve muktedir bir hükümdardı. 22 yıllık saltanatı döneminde inşa ettirdiği muhteşem eserlerden birisi de Dolmabahçe sarayıdır.
Çok genç yaşta 39 yaşındayken 1861 yılında hakkın rahmetine kavuşan Sultan Abdülmecit Han’ın cenazesi, vefatına üzülen ve ağlayan binlerce insanın iştirakiyle, Yavuz Sultan Selim Han’ın türbesi yanında hazırlanan türbeye defnedilmiştir.
Sultan Abdülmecit Han; Ecdad-ı ızâmı içinde en fazla Yavuz Sultan Selim’i sever ve hürmet ederdi. Ona hayrandı. Osmanlı sultanları içinde Hicaz bölgesini fethederek Hâdimül-harameyn ünvanını kazanan ilk Osmanlı Halifesi Yavuz Sultan Selim’in yanına gömülmeyi bu sebeple vasiyet etmiş, hatta kendisi için yapılan türbenin kubbesi yüksek olduğunu görüp yıktırmış, daha mütevazi bir türbe yaptırmıştı.
Ne güzel bir tensip ve hazırlık ki; Sultan Abdülmecit ve oğlu Sultan 2. Abdülhamit’in rüyaları bugün gerçek olurken, tam da eşzamanlı olarak onların ve Sayın Başbakanımızın hayranı olduğu Birinci Osmanlı Halifesi Yavuz Sultan Selim Han’ın ismini taşıyan üçüncü boğaz köprüsü inşaatı hızla devam etmektedir.
Dost düşman herkes tarafından üçüncü köprünün isminin bazılarını rahatsız ettiği için değiştirilmesi istendiği ve ciddi baskılar uygulandığı halde, Hükümetimizce Yavuz Sultan Selim ismine ciddiyet ve kararlılıkla sahip çıkılması işte bu tarihî ve mânevî vizyonun neticesidir ki, gemileri karadan yürüten Fatih’in nesline yakışan da budur.
Osmanlıya hürmet her Müslüman Türk’ün üzerine farzdır. Müslümanların bölünüp fitneler içinde birbirini yemesi hilâfet şuurunun muallakta olmasındandır. Dünyanın huzuru için, Müslümanların uyanarak, tekrar Osmanlı ruhunu yaşaması gerekmektedir.
standoğ[email protected]
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.