Atatürk imkânlar çerçevesinde hareket etmeye çalışan bir politikacıydı.
Artıları ve eksileri ile insan.
Atatürk’ün İttihatçılarla kavgasını, Rauf Orbay ve Kazım Karabekir gibi büyük devlet adamları ile kapışmasını yazmayan “yakın tarih” kitabı, olsa olsa masal kitabıdır.
Atatürk’ün en hazzetmediği devlet adamlarından İsmet İnönü’yü tutup onun yanı başına koyanlar, bu masallar üzerinden parsayı toplayanlardır!..
Atatürk’e eziyet edenlerdir.
¥
Atatürk’ü o farklı devlet adamıyla alakasız şekillere sokan istismarcıların güttüğü gezi zekalılardan kaçı, Atatürk hakkında ne biliyor?..
¥
Okuyunuz!..
Kendisini gerçek bir Atatürkçü olarak nitelendiren ve Atatürk istismarına sonuna kadar karşı olduğunu söyleyen tarihçi Gürkan Hacır, “Bizim hep inanmamızı istediler Ma’amin” adlı kitabında ilginç hususların altını çizmiş.
Bilen var mı:
“Atatürk’ün cenaze namazı ne zaman kılındı?..”
Hazret-i Peygamber (S.A.V.) buyuruyor ki:
-Ya Ali, üç şeyi geciktirme! Namazı vakti girince hemen kıl, cenaze namazını hemen kıl! Dul veya kızı, dengi isteyince, hemen evlendir!
¥
Gürkan Hacır, Atatürk’ün cenaze namazını anlattığı bölümde şu ifadelere yer veriyor:
“Atatürk’ün cenaze namazı hemen kılınmadı. Dolmabahçe’den alınıp Ankara’ya gönderileceği sırada, (19 Kasım 1938-vefattan 10 gün sonra) kardeşi Makbule Atadan’ın isteği üzerine namazı kılındı. Ezan Türkçe okundu. Namaz 2.5 dakika sürdü. Camiye gidilmedi.”
¥
“Acaba niçin gidilmedi?..”
“Kemalist”im diyenler işin bu taraflarına ilişkin bir şeyler okudular mı acaba?..
Düşündükleri oluyor mu?..
Atatürk’ün tahniti 11 Kasım’da bittiği halde cenaze namazı niçin bu kadar geciktirildi?..
Niçin camiye gidilmedi?..
¥
Gürkan Hacır’dan devam:
“Atatürk’ün ölümünden tam 26 saat sonra yeni Cumhurbaşkanımız seçildi: İsmet İnönü. İsmet Paşa, Atatürk’ün ölümünden önce tam bir sene etrafta görünmüyordu. 1937’deki ünlü kavgadan sonra yolları ayrılmış, sağlık sorunları ile boğuşan Atatürk ile hiç görüşmemişti. İsmet Paşa Atatürk ile ölüm döşeğinde görüşmedi!..”
¥
Gezi zekalı yobazlar bunları da bilmez ve düşünmez!..
¥
Devam edin Gürkan Hacır:
“Peki Atatürk öldükten sonra Dolmabahçe Sarayı’ndan Ankara’ya yapılan uğurlama töreni ve cenaze namazına Cumhurbaşkanı İnönü katıldı mı? Hayır katılmadı!..”
¥
“Ata’nın naaşı ne zaman Etnografya Müzesi’ne kaldırıldı? Mart 1939’da. O halde 19 Kasım’dan Mart ayına kadar cenaze neredeydi? 
Katafalkta!.. Atatürk’e uygun bir kabir yapma girişimi ise İnönü’nün 12 yıllık iktidarında tam bir yılan hikayesine dönüştü. Anıtkabir’in yerinin tespiti için bir komisyon kurulmasına 1941 yılında karar verilmişti yani Atatürk’ün ölümünden üç yıl sonra!..” 
¥
Gürkan Hacır, CHP zihniyetinin Atatürk’ü Anıtkabir’e defin işini bile beceremediğini ortaya koyuyor sonraki satırlarında:
“Bugünden baktığımızda yobazlara kol kanat gerdiğini düşündüğümüz Celal Bayar önce Atatürk’ün aziz hatırasına yapılan saldırıları engellemek için Atatürk’ü Koruma Kanunu’nu çıkarttı, ardından da Anıtkabir inşaatını bitirdi. Ulu Önder Atatürk 1953 yılında (yani DP iktidarında) ebedi istirahatgâhına defnedildi.”
¥
Öyle bir zihniyet ki bu, Kurucu Genel Başkanı’nı defin işini bile beceremiyor da Demokrat Parti’ye bırakıyor!..
Anıtkabir’i sözde Kemalistlerin ipe çektikleri yaptırıyor; Rahmetli Menderes ve dâvâ arkadaşları olmasaydı Büyük Atatürk’ün ebedi istirahatgâhı bile olmayacaktı.
Ne hazîn bir durum.