Siz bu satırları okuduğunuz saatlerde, biz, Allah (c.c.) nasip ederse, Sayın Başbakan Tayyip Erdoğan’la birlikte Japonya’da olacağız... 

Daha sonra da Singapur ve Malezya’ya geçeceğiz.

Madem “seyahat”la açtık sözü, o halde biraz detay verelim...

SEYAHAT PROGRAMI

Evet; Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yeni yılın ilk çalışma ziyaretini, 5-11 Ocak tarihlerinde Uzakdoğu ülkelerinden Japonya, Singapur ve Malezya’ya gerçekleştirecek.

Geçen yıl 27 ülkeye giden Erdoğan’ın, Japonya Başbakanı Şinzo Abe, Singapur Başbakanı Lee Hsien Loong ve Malezya Başbakanı Necip Tun Abdürrezzak’ın daveti üzerine gerçekleştireceği bu ziyaretlerde, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bazı bakanlar, milletvekilleri, bürokratlar ve kalabalık işadamı grubundan oluşan bir heyet ve elbette biz gazeteciler de hazır bulunacak.

Erdoğan, Uzakdoğu temasları kapsamında, Japonya Başbakanı Abe ile Tokyo’da yarın bir araya gelecek. 

Görüşmede, ikili ilişkilerin tüm veçheleriyle ele alınması, her iki ülkeyi ilgilendiren güncel bölgesel ve uluslararası konular hakkında görüş alışverişinde bulunulması bekleniyor.

Tokyo’da, Nikkei gazetesinin ev sahipliğinde düzenlenecek konferansta da bir konuşma yapması planlanan Erdoğan, daha sonra Türk-Japon Üst Düzey Yöneticiler Forumu’na katılacak.

Japonya’da TÜRKSAT 4A Uydusu’nun yapıldığı merkezi de ziyaret edecek olan Erdoğan’ın, Tokyo’da, Japonya İmparatoru Akihito tarafından da kabul edilmesi öngörülüyor...

Japonya’dan sonra Singapur’a geçecek olan Erdoğan, 9 Ocak Perşembe günü Singapur Cumhurbaşkanı Tony Tan Keng Yam ve Singapurlu mevkidaşı Lee Hsien Loong ile bir araya gelecek.

Erdoğan’ın, Singapur’da ayrıca dünyanın ikinci büyük konteynır limanı olan Singapur Limanı’nda da incelemelerde bulunması planlanıyor.

Başbakan Erdoğan, Uzakdoğu ziyaret turunun son ayağında Malezya’yı ziyaret edecek. 10 Ocak Cuma günü mevkidaşı Necip Tun Abdürrezzak’la bir araya gelecek olan Erdoğan, ikili ilişkilerin yanı sıra bölgesel ve uluslararası gelişmelerin de ele alınacağı görüşme gerçekleştirecek.

Malezya Kralı Tuanku Abdülhalim Muazzam Şah tarafından da kabul edilmesi öngörülen Erdoğan, Türkiye-Malezya İş Forumu’na katılacak ve ardından Araştırma ve Dönüşüm Vakfı ile Rezzak Yönetim Okulu tarafından düzenlenecek konferansta bir konuşma yapacak.

GEÇEN HAFTAKİ PROGRAM

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ziyaret programı özetle böyle... 

Gördüğünüz gibi, yoğun bir programı var...

Aslında, sadece Uzakdoğu’da değil, Türkiye’de de yoğun bir programı vardı ve geçen hafta; hem “parti”sini, hem “Türkiye”yi ilgilendiren önemli görüşmelerde bulundu...

30 Mart Yerel Seçimleri ile ilgili “il belediye başkan adayları” belirlendi ama “ilçe”ler henüz belirlenmedi... Erdoğan, geçen hafta AK Parti kurmayları ile bir araya gelip “ilçe adayları” üzerinde çalıştı...

Ama daha çok, “17 Aralık Kirli Operasyonu” üzerinde kafa yordu... Geçen hafta, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve İçişleri Bakanı Efkan Âlâ’nın da aralarında bulunduğu kurmaylarıyla “kritik toplantılar” gerçekleştirdi...

Daha sonra da, geçtiğimiz Cumartesi günü Dolmabahçe Sarayı’ndaki Başbakanlık Ofisi’nde, “50 civarında gazeteci ve STK temsilcisi” ile bir araya gelip, hem gelişmeler hakkında bilgi verdi, hem “görüşler” aldı...

Daha çok bir “istişare” havasında geçen bu “4 saatlik toplantı”ya; Akit’i temsilen Hasan Karakaya, Abdurrahman Dilipak ve Ersoy Dede olarak bizler katıldık...

SANSÜRLENEN MEKTUP

Toplantı esnasında öğrendik ki; Fethullah Gülen; kendisini ziyaret eden gazeteci Fehmi Koru vasıtasıyla Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e bir “mektup” göndermiş... 

Demiş ki; “Bu mektubu, Başbakan’la da paylaşın!”

Gelin, görün ki;

Bir yandan, güya “ateş sönsün” diyen, bir yandan da “ateşin üzerine benzin döken ve körükleyen Gülen medyası” ne hikmettir bilinmez, Fethullah Gülen’in mektubunu bile “sansürleyerek” yayınladılar ve “O mektup, Erdoğan’a yazılmamıştı” dediler...

Tamam, o mektup Erdoğan’a yazılmamış, Gül’e yazılmıştı ama, deniliyordu ki; “Başbakan’la da paylaşın.”

Sayın Cumhurbaşkanı, o mektubu Sayın Başbakan’la paylaşmış olmalı ki; 

Cumartesi günkü toplantıda, o mektuptan bahsetti bizlere... 

Hatta, mektubun “ıslak imzalı” olduğunu bile söyledi...

Mektubun “ıslak veya kuru ya da nemli” olması önemli değil, elbette “muhtevası” önemli... 

Fethullah Gülen, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e hitaben yazdığı mektupta, öyle “sulh” falan istemiyor, tam aksine “dayılanmaya” devam ediyor.

Ve de, “Gülen Camiası” dışındaki “İslâmî kişi ve kuruluşları” da “kışkırtıyor!”

Evet, tek kelimeyle, onları Hükümet’e ve Erdoğan’a karşı “kışkırtıyor!”

Ne var ki;

Bugünkü Akit’te de okuyacağınız gibi, “İslâmî camia”dan kendisine “bir tek bile destek yok”, tam aksine “tepki” var...

Diyorlar ki;

“O mektupta imalı kışkırtmalar var... Fethullah Gülen, yanlış çıkışları ile kendini yalnızlaştırdı, şimdi kendisine destek arıyor ama biz yokuz.”

Gerçek olan da budur...

DOST MODERN DARBE!

Fethullah Gülen; “Otorite” dediğinden, “Gezi teröristlerine destek” verdiğinden, Başbakan Erdoğan’a “Firavun ve Karun” dediğinden, son olarak da yine Başbakan Erdoğan’a “Beddua” ettiğinden bu yana “yalnız”dır!.. 

“İslâmî kuruluşlar”dan hiçbiri, kendisini desteklememektedir...

Çünkü İslâmi camia;

Kendilerinin, en az “28 Şubatçılar” kadar, Fethullah Gülen ve grubu tarafından “ötekileştirildiklerinin” farkındadırlar!..

28 Şubatçılar “Post Modern Darbe” yapmışlardı... 

Fethullah Gülen ise, Müslümanlara karşı “Dost Modern Darbe girişimi”nde bulunmuştur.

Müslümanlar, bunu hiç unutur mu?..

ERDOĞAN’LA UZAKDOĞU

Hemen her hafta yaptığımız gibi, bu hafta da, “Akit’in geçen haftaki birinci sayfalarından 4 örnek” sunuyoruz... En azından geçen haftayı hatırlayalım diye...

En başta dediğimiz gibi;

Siz, bu satırları okuduğunuzda, Allah kısmet ederse, biz, Sayın Başbakan’la birlikte Japonya, Singapur ve Malezya’yı içine alan bir “Uzakdoğu Seyahati”ne çıkmış olacağız...

İnşallah dönüşte görüşürüz...

Selâm ve saygılarımızla...