Yazının başlığını okuyunca kimilerinin aklından kendi düşünce örgüsü içerisinde, çok şey gelip geçmiştir.

“Kardeşliğe en çok ihtiyacımız olduğu bir dönemde, böyle bir çağrı ne kadar önemli” diyenler de vardır, bu çağrıyı baltalamak isteyen de.

İslam kardeşliğinin lafını gırtlaktan aşağı indirmeyen ve kalplerine dünyayı yerleştirenler; “kardeşlik çağrısı” kimden gelirse gelsin elbet reddedeceklerdir.

Çünkü böylelerine göre “kardeşlik çağrısını” ancak kendileri yapabilir. Ölçüyü onlar koyar, onlar bilir. Geçelim.

Yazının başlığı bu haftaki kitabın adı. Çıra Yayınları’ndan çıkan eserin yazarı Ramazan Kayan.

Hemen belirtelim ki, kitap bugünler için yazılmamış ama sanki bugünleri hissederek,  Nisan 2012 yılında basılmış.

Yüzotuz sayfalık eseri okuyan herkes, eğer gerçekten iman ediyor ve dünyayı değil, ahireti önceleyebiliyorsa, İslam kardeşliğini yeniden gözden geçirmelidir.

Burada sözü kitabın sayfalarına bırakalım.

¥

“İslam yaşanmak içindir. İslam’ın hayat bulması, Müslümanların yaşam düzeyi ile ilgilidir. “Müslümanlar İslam’la” “İslam da Müslümanlarla yaşar.”

Sağlıklı ve seviyeli bir İslam toplumu, yaşanan İslam’ın ifadesidir. İslam’ın öngördüğü ‘toplum’ bir ‘kardeş toplumu’dur.

Bu toplumu tehdit eden tehlikeleri gördükten sonra kardeşliği yaşatmak sorumluluğu ile karşı karşıyayız.

Kardeşler arası hayatın her bölümünde yaşanan ve yaşatan bir program bütünlüğüne ihtiyacımız var. Çünkü kardeşlerin hicranı, bizim hüsranımızdır.

Kardeşlik vuslatı, rahmete kurbiyettir. Kardeşliğin ihyası, geleceğin inşasıdır. Böyle olunca yeniden kardeşliği kurmak zamanıdır. Muhkem kardeşlik; ‘komplolarla, tehditlerle, şantajlarla, baskılarla çözülmeyen kardeşliktir.’

Sağlam bağlarla kardeşlik müesseseleştiği vakit, Müslümanların siyasal ve sosyal oluşumları çıkmaza girme durumunda bile İslami kimlik ve varlıklarını geleceğe taşıma imkânını korumuş olurlar.

Müslümanlar güçlerini kardeşlerinden alırlar. Kardeşlik ise gücünü ahlak ve adaletten alır. Medine Yahudileri bile tağutları Kab b. Eşref’in değil, kardeşlik mektebinin mürebbisi Hz. Muhammed (s.a.v.) adaletine sığınmışlardı.”

¥

Evet, bugün dünya üzerinde bulunan İslam ülkeleri içerisinde günde beş vakit şakır şakır ezanların okunduğu, sabaha kadar camilerin açık olduğu, İslam’ın tüm açıklığıyla yaşandığı tek İslam ülkesi Türkiye’dir.

İşte bu hal, dünyadaki İslam karşıtı tüm devlet ve toplumların zoruna gitmekte ve Türkiye’yi karıştırmak istemektedirler.

Bugüne kadar her yolu denediler ama başaramadılar. Şimdi ise Müslüman aktörlerle yeni oyunlarını sahneye koydular.

Sözün sonunu esere bırakarak bir ayet ve hadisle bağlayalım.

“Kardeşlik bilinci, İslami bir zorunluluktur. Kardeşlik bilinci, seviyeli bir İslam toplumunun gerekli şartıdır. Kardeşlik bilinci; bütünleşme, birlikte var olma bilincidir.

-“Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve sadıklar ile beraber olun. (Tevbe 119)

“Müminin mümine bağlılığı, parçaları birbirini bütünleyen bir bina gibidir. (Hadis)”

Eser hakkında Çıra Yayınları 0212 635 99 19