İngiltere’nin The Ekonomist dergisi Başbakan Erdoğan'ı karikatürde dönerci olarak çizmiş!
Adından da anlaşılacağı gibi The Ekonomist, ekonomi ağırlıklı bir dergi.
Alanında dünyanın en popüler ve siyasi etkinliği yüksek bir dergi.
İşte bu dergi, son olaylara da gönderme yaparak bu sayısında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı konu edinmiş ve çirkin bir karikatürle hem Erdoğan’ı hem de Türkiye’yi aşağılama cüretinde bulunmuş!...
Peter Schrank'ın imzasını taşıyan bu iğrenç karikatürde Başbakan Erdoğan, 'Erdoğan's döner kebap' yazılı dükkanında, üzerinde “demokrasi” yazan bir döneri keserken gösteriliyor...
***
Bilindiği gibi “Türk döneri”, Avrupa’da da çok yaygın olan meşhur bir geleneksel yiyeceğimiz.
Hangi kente giderseniz mutlaka bir dönerci bulunursunuz.
Mahut Karikatürist’in demek istediği şu:
“Başbakan Erdoğan, söylem ve eylemleriyle Türkiye’de ‘Demokrasi’yi bir döner gibi keserek bitiriyor!…”
Türkiye’nin oldum olası ilerlemesini istemeyen Avrupalı siyasetçi ve ekonomistlerin, son yıllarda Türkiye’deki kalkınma hamlelerinden rahatsız olduklarını biliyoruz.
Esasen, onların Türkiye’yi övmesi değil, yermesi bizim için değerlendirmesi gereken bir ölçü.
Çünkü, her fırsatta Türkiye düşmanlığı sergilemekten çekinmeyenlerin bu memnuniyetsizlikleri, Türkiye’nin doğru yolda olduğunun da bir göstergesi.
Bu nedenle, onların Türkiye’yi yermede (kötüleme ve karalamada) haddi aşması, bizim hoşumuza gitmese de, tabii karşılayıp sonuç çıkarmamız gereken bir durum.
Demek ki, Türkiye iyi yolda, ilerlemeye ve büyümeye devam ediyor…
***
Buna rağmen, hiçbir kişi veya kuruluşun haddini aşarak saygısız ve insafsız nitelemelerle  -düşmanı da olsa-  başka kişi veya kurumları alaya alması ve aşağılaması, hak değildir.
Düşmanı eleştirmenin veya kötülemenin de bir haddi, hududu var.
Böyle hakaret ve alay içeren ifadeler, gerçekleri ters yüz eden haksız ve adaletsiz yazı ve çizgiler, kabul edilemez ve bunlara sessiz kalınamaz.
Bu, bir taşkınlık ve haddi aşmadır.
“Yiğidi öldür ama hakkını teslim et” sözü, düşmanlıkta bile mertliğin elden bırakılmaması gerektiğini hatırlatır.
***
Yermede olduğu gibi, övgüde de aşırılık, taşkınlık ve haddi aşma, asla doğru değildir.
Mesela, bir Ak Parti Milletvekilinin Başbakan Erdoğan’a atfen sarf ettiği “Allah’ın bütün sıfatlarını üzerinde toplayan lider” sözü, övgüde taşkınlık, aşırı gitme ve haddi aşmadır.
Ne demek Allah’ın bütün sıfatlarını üzerinde taşımak?
Eminim ki, bir İmam Hatipli olarak Başbakan Erdoğan da böyle bir nitelemeye kesinlikle karşı çıkacaktır.
Çünkü, Peygamberler de dahil hiçbir kul, Allah’ın bütün sıfatlarını üzerinde taşımaz, taşıyamaz.
Taşıma iddiasında bulunulursa bu, Allah’a ortaklık olur.
Her mümin bilir ki, Allah’ın zati ve subuti sıfatları vardır.
Bunlar içinde mesela, “Kıdem” sıfatı, Allah’ın başlangıcının olmaması, yani ezeli olması demektir.
Şimdi, bu sıfat bir insanda nasıl bulunabilir?
Keza, Allah’ın “Beka” sıfatı, O’nun sonunun olmaması, yani ebedi olmasıdır.
Nasıl olur da fani bir insan, ebedilik sıfatına sahip olabilir?
Yine Allah’ın, “vahdaniyet”, “kıyam bi nefsihi”, “muhalefetün lil havadis”….gibi sıfatları da, aynı şekilde insanlarda bulunması mümkün olmayan sıfatlardandır.
Bırakınız ehl-i ilim olanları, az çok dini bilgisi olanlar bile bunları bilir.
***
Bu ve benzeri sözler, şayet bilerek söyleniyorsa veya hatalı söylendiği fark edilip de tövbe-istiğfar edilmiyorsa,  Allah korusun sözün sahibini imani yönden şirke ve küfre götürür.
Aslında bu tür sözler, siyaseten de yanlıştır.
Muhataplarını (burada Başbakan’ı) da zor durumlara düşürür.
Zannedildiği gibi, bu övgüyle ona iyilik ve fayda vermek değil, bilakis kötülük ve zarar vermekten öteye bir katkı sağlamaz.  
Söz konusu Milletvekilinin, hem dinen hem de siyaseten uyarılması, bundan böyle benzer söz ve tavırların tekrarlanmasının da inşallah önüne geçer.
 
twitter.com/parlakturk
facebook.com/vaktulemin