Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Güller Diyarı Kenya’da TİKA

Güller Diyarı Kenya’da TİKA

Kenya’nın bir güller ve laleler diyarı olduğunu yeni öğrendim. Hatta Türkiye olarak Kenya’dan gül bile ithal ediyormuşuz.

Kenya ile Türkiye’nin ilişkileri özellikle 2010 yılından sonra çok iyi düzeye gelmiş. Kenya’da 2008 yılındaki sancılı hükümet kurulmasından sonra Türkiye olarak ilişkileri biz geliştirmişiz.

“Acı, keder, gözyaşı, merhamet” gibi insani ve İslami duygular adına, dünya genelinde bizden daha çok fedakâr ve vefakâr bir millet yoktur.

Bu çerçevede başta TİKA olmak üzere çeşitli sivil toplum kuruluşları da Kenya’ya gitmiş ve insani yardımda bulunmuşlar.

TİKA, diğer ülkelerde olduğu gibi devletimiz adına Kenya’da destan yazmış. Kırsal kalkınma, sağlık ve eğitim konularında iş birliği yapılmış.

Kenya’nın batısında işsizlik, açlık ve kuraklık gibi hayatı zorlaştıran sebepler var. TİKA, iki ülke arasındaki iş birliği çerçevesinde burada küçükbaş hayvancılığı destekleme projesini uygulamaya geçirmiş.

Batı Kenya’nın dağlık ve engebeli arazi yapısı, tarıma elverişli arazinin sınırlı ve nüfusun kalabalık olması, kırsal kalkınmayı oldukça olumsuz etkilemesi sebebiyle, bölge insanı için hayvancılık ve balıkçılık tek gelir kaynakları ama yapacak güçleri yokmuş.

¥

Bu arada şu akla gelebilir. “Hayatı; yeme, içme ve eğlenmeden” ibaret bilen bazı tuzu kuru çevreler şöyle söyleme cehaletinde bulunuyorlar:

-“Türkiye’nin Kenya’da veya başka bir ülkede ne işi var?” Bu soruya bir soruyla cevap verelim.

-“İsrail’in, İngilizlerin, Fransızların, ABD’nin, İtalya’nın Kenya’da ne işi var?”

Üstelik Türkiye insani amaçlı ve iki ülke arasındaki ekonomik ve sosyal ilişkilerin iyi düzeyde olması için orada. İşte bir örnek:

TİKA tarafından gerçekleştirilen söz konusu proje ile bölgenin kırsal kesimlerinde yaşayan fakir halkın yaşam koşullarının iyileştirilmesine katkı sağlama adına 500 adet kümes ve 500 adet tavuk 500 aileye verilirken, Kisii, Nyamira ve Narok şehirlerinde ise 3 adet ultra modern kümes kurulmuş.

Elbet sadece bunlarla yetinilmemiş, proje kapsamında kümes ve tavuk verilen aileler, tavuk yetiştiriciliği alanında üç haftalık eğitim programına tabii tutulmuş.

Başlangıçta 30 kişiyle başlayan proje, bugün 30 bin kişinin faydalandığı önemli bir proje haline gelmiş.

Ayrıca bu tavukçuluk projesi, Güney Batı Kenya’daki gıda güvenliğine ve bölge halkına, özellikle de kadın ve gençlere gelir kaynağı sağlaması açısından önemli faydalar sağlamış.

Bizim medeniyetimiz; “İslam menşeili insan medeniyetidir.” Osmanlı tarihine bakıldığında diğer dünya ülkeleri gibi hiçbir kara parçasında “işgal” yoktur.

Hatta batılılarca “işgal” edilmiş topraklar, işgalden temizlenerek sahiplerine teslim edilmiştir.

Kenya’nın tarihinde de böylesine işgallere son veren Osmanlı’dan sonra şimdi de torunları, yine aynı topraklarda işsiz ve aç insanlara medeniyetlerinin gereğini yerine getirmekteler.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi