Tercüme mesleğinin ve tekniğinin ustalarından olan sol eğilimli Mine Urgan hayatını kaleme alırken ve elerken kitabının başlığını ‘Bir Dinozorun Anıları’ koymuştu. Zımni olarak kendisini dinozor olarak tanımlamış. Belki yaşlılığını hesaba katarak belki de kelaynak gibi soyunun tükendiğini varsayarak bu sonuca ulaşmış. İsim müsemmaya uygun düşmüş. Bana diğer benzerleri için de ilham kaynağı oldu. Bu dinozorlardan birisi Musevi asıllı Pulitzer ödüllü gazeteci Seymour Hers’dir. Hers mi, hergele mi belli değil! Zaman zaman belki de kendisini hatırlatmak ve unutulmamasını sağlamak için dinozorca çıkışlar yapar. Sansasyon vadilerinde dolaşır. Esatçılarla ve bizdeki CHP ile koalisyona girmiş gibi onlara Yahudilerin kendileri için hiç de sevmedikleri komplo teorileri tedarik eder! 21 Ağustos 2013 tarihinde Guta’ya yönelik olarak Suriye rejimi halkın üzerine kalleşçe bir kimyasal saldırıda bulunmuştu. Bu saldırıdan mütevellit binden fazla insan canından oldu. Rejim ise her zaman yaptığı gibi bu katliamı da muhaliflerin üzerine yıktı. Seymour Hersh rejimin bu rivayetine bir de Türkiye sosu kattı. Tam da Suriye rejiminin arayıp da bulamadığı türden. ‘Mantık delilden önce gelir’ misali bu senaryoda ne mantık var ne de delil! Mantık ile delil ikizdir. Bu durumda, muhalifler kendilerini destekleyen halkı kimyasal silahlarla öldürmüş oluyorlar. Peki! Kimyasal silahları nereden buluyor, tedarik ediyorlar? Evlere şenlik rivayetlerden birine göre, Nusre gibi cephelere Suudi Arabistan’ın temin etmiş olduğu kimyasallar yanlışlıkla tetiklenerek Guta felaketine meydan verilmiş! Seymour Hersh işi daha da ballandırıyor! Eski rivayete Türkiye boyutu da katıyor. Bu durumda rejim fuzuli şagil olarak Nusre Cephesi adına kimyasalları Batı’ya teslim ediyor. Peki! Rejim Nusre’nin depolarını mı ele geçirmiş ki bunları imha için Batılı ülkelere teslim ediyor? Nusre gibi cephelerin elinde bu tür malzeme ve bunları atacak füze ve rampa varsa ne diye bekliyor da bu stokları rejime karşı kullanmıyor? Yoksa rejimle paralel mi çalışıyorlar?

•

Biz önce Ortadoğu’nun veya bilhassa Mısır’ın dinozorundan bahsedelim. Adı Muhammed Haseneyn Heykel. İlgilenenlerin yakından bildikleri bir isim. Seymour Hers’in Ortadoğu versiyonu. Duayen ve kıdemli gazeteci. Daha doğrusu kara propaganda ve tezvirat aracı ve ustası. Tek özelliği belgelere ulaşabilmesi ve ulaştığı belgeleri de seçici olarak işine geldiği şekilde yayınlaması ve kullanması. Kinci birisi. Nasır’dan başka herkesle kavgalı. Sisi hariç. Onu kendi ürünü gibi görüyor besbelli! Nasır’ın Dr. Paul Joseph Goebbels’i sayılır! Bununla birlikte, Goebbels’den farklı olarak hâlâ faal. Nasır dönemiyle birlikte aktif olmaktan çıkmış ve kızağa çekilmişti. Sisi darbesiyle birlikte siperden çıktı, yeniden göze geldi ve onun tetikçisi oldu. Firavunlar sistemi üzerinden misyonunu izah edecek olursak; ona modern Belam sıfatı yakıştırmak mümkün.  ‘Gazeteci kılığında sihirbazdır’ dense sezadır. Nasır’ın diğer propagandisti Ahmet Said onun yanında ancak çömez olur. Ahmet Said teorisyen değil, sadece uygulayıcıydı. Spiker olarak sadece gırtlak gücüyle ve hançeresiyle hizmet ediyordu. Heykel, bir anlamda Saddam Hüseyin’in Muhammed Sahaf’ı. Saddam’ın savaşı kaybetmesinden sonra toz duman arasında sırra kadem bastı. En son olarak Arap Baharında darbeler üssü haline gelen Dubai’de görüldü.

•

Muhammed Said Sahaf Dubai’de devir teslim işleminde mi bulundu acaba, ne dersiniz? Onun yıldızı sönerken Duabi semalarından bir başka yıldız yükselmeye başladı: Dahi Halfan. Son sıralarda Müslüman Kardeşleri karalama konusunda Heykel ile Halfan paslaşmanın ötesinde birbiriyle kıyasıya yarışıyorlar. Dahi Halfan şöyle diyor: “Müslüman Kardeşler Mısır duvarını ve eşiğini aşarsa tufan gibi üzerimize gelir, Körfez’e taşar! İyisi mi onları Mısır’da tutsak tutmalı. Sisi bizim için set görevi görüyor…” Bu minvalde kimileri Mısır duvarlarını aşmaları halinde Müslüman Kardeşlerin Rub’ul Hali çölüne sürülmelerini istiyordu. Sedat 1979 yılından sonra bunu Sina’da uygulamak istedi ama ömrü vefa etmedi. Muhammed Haseneyn Heykel’in misyonu Sisi’ye akıl fikir vermek, allayıp pullamak. Ve onu, Müslüman Kardeşleri tezvirat üzerinden itibarsızlaştırarak meşrulaştırmaya çalışmaktadır.  

Dünyada ve Ortadoğu’da dinozorlar koalisyonu yaşanıyor. Muhammed Haseneyn Heykel, Seymour Hers ve son olarak İngiliz yazar Robert Fısk bu dinozorlar ve sihirbazlar koalisyonunun ortakları. Mısır’da Heykel ile Hersh ve Fısk ayrı düşüyor gibi gözükseler de Suriye cephesinde müttefikler! Hepsi Esat’ın borazanı!Elbette Erdoğan düşmanı. Bu dinozorların atalarından birisi de Ermeni meselesini başımıza sarılmasında ve Ayasofya’nın müze haline getirilmesinde emeği geçen ve meş’um roller oynayan Arnold Tonybee idi. Robert Fısk, Tonybee’nin çömezidir ve Ermeni meselesinde aynı damarı taşımaktadır. Onun ötesinde Suriye devrimini karalamada Heykel ve Hersh gibi saptırmalar yapmaktadır. Adamı ikide bir Ermeni damarı tutuyor.  Son olarak Fısk da Guta’ya atılan kimyasallarla alakalı Hersh’i tasdik etti. Bozacının şahidi şıracı.