Çok ilginç değil mi? Belgrad’a gidiyorsunuz, yani Sırbistan’a. Havaalanındaki görevli memur pasaportunuza bakıyor ve size kızıyor.

Kızgınlığının sebebini sizden alamayınca pasaportunuzdaki Kosova’ya giriş vize mühürlerinden alıyor ve onlara iptal damgası vuruyor.

Hadiseyi biraz daha geniş anlatayım. Belki Sırp yetkililer bir önlem alır, belki pasaportunda Kosova vizesi olan yurttaşlarımız böyle mağduriyet yaşamazlar.

Bilenler bilir bilmeyenler için söyleyelim. Hamdolsun 520 ile 480 yıl bizim olan Balkan ülkelerine, hükümetimizin sayesinde vizesiz gidip gelinmektedir.

Ve Türkiye’nin tarihinde olmadığı kadar bu dönemde tüm Balkan ülkeleriyle çok büyük ve yararlı ilişkilerimiz mevcut.

Fiziki sınırlarımız olsa da ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkilerimizde sınır kalktı sayılır.

Münasebetlerimizin hassas ve dikkatli bir çizgide yürüdüğü ülke ise Sırbistan. Hükümetler karşılıklı anlayışa dayalı iyi bir yol izlemeye çalışıyorlar.

Neyse laf uzayacak meseleye geleyim.

*

Belgrad havaalanına indim, pasaporttan geçmek üzere ilgili memura pasaportumu uzattım. Pasaportumu gören hanım memurun yüzü ekşidi ve tabi bir anlam veremedim.

Pasaportun bütün sayfalarını inceledikten sonra eliyle geri çekilmemi ve beklememi istedi. “Ne var hayırdır” dememe müsaade etmediği gibi yüzüme bile bakmadı.

Sonra yerinden kalktı, elinde benim pasaport, alan içerisinde ne kadar görevli memur varsa, hepsine gösterdi ama kimseden destek amaçlı bir yorum alamadı.

İçeri girdi, dışarı çıktı, pasaportla dolaşıp durdu. Beden dilinden anladığım kadarıyla gittikçe öfkesi de artıyordu.

Bu arada ben de dostum Emrah Ustaoğlu’nu aradım ve durumu bildirdim. Sağ olsun o da hemen Büyükelçimiz Mehmed Kemal Bozay Bey’i haberdar etmiş.

Devletimizin saygınlığı işte burada ortaya çıktı. Sayın Büyükelçimiz Mehmet Kemal Bey ilgilileri aramış, bunun üzerine hanım memur nihayet “gel” diye çağırdı.

Meğer hanımefendi hiç üzerine vazife olmamasına rağmen, pasaportumda gururla taşıdığım Kosova’ya giriş vizelerine bozulmuş.

Yani Kosova diye bir ülke tanımıyormuş. Kosova Sırbistan’ınmış. Bu yüzden Kosova giriş vizelerine iptal damgası vurmuş.

Benim Başbakanım ne diyor; “Kosova ikinci Türkiye’dir” diyor. Bana göre de “İkinci Türkiye’dir.”

Ve Kosova, Belgrad gibi atalarımızın yüzyıllarca yaşadığı ve bağımsızlığını ilan ettiği bir ata toprağımızdır.

Benim “Sırbistan’ı tanımıyorum” demem ne kadar garipse, ilgili memurun da “Kosova’yı tanımıyorum” demesi o kadar gariptir.

*

Bu hadiseden sonra şu kararı verdim.

İlk fırsatta gidip ikinci ülke vatandaşı olmak için Kosova’ya müracaat edeceğim. Onurla taşıyacağım ikinci nüfus cüzdanım olsun.

Belgrad’ta bulunduğum sırada Büyükelçimiz Mehmet Kemal Bey’le görüşmemiz oldu. Kendisiyle çay sohbetinde iki ülke arasındaki ilişkileri konuştuk.

Ekonomik, sosyal ve kültürel olarak önemli hizmetler var. Onlardan da söz edeceğim.