Başbakan Erdoğan bizim de izlediğimiz Bitlis mitinginde Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri’nin Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından basılan İşârâtü’l-İ’caz adlı eserini vatandaşlara göstererek, “İşte bu eseri  Diyanet matbaasında bastık. Hamdolsun, Türkiye bugünleri gördü” demişti.

•

Bir “Malûm Yapı” mevkutesi bu eserdeki  “münafıklıkla” ilgili çok güzel bölümler olduğuna dikkat çekmiş.

 Metne şöyle bir baktım:

“Münafık”lık hakkında…

Yüce Allah (C.C.) Bakara Sûresi’nde uzun uzun münafıkların vasıflarına dikkat çekiyor.

Baştaki sekiz âyet müminleri, sonraki iki âyet kâfirleri, on üç âyet ise (aslında metinde 12 S.A.) münafıkları anlatıyor.

Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, “münafıkların” bu kadar baskın olarak ele alınmasının sebeplerini şöyle izah etmiş:

Birincisi:

- Düşman ‘meçhul’ olduğunda daha zararlı olur. ‘Kandırıcı’ olursa daha ‘habis’ olur. “Aldatıcı” olursa fesadı daha şiddetli olur. ‘Dahili’ olursa zararı daha büyük olur. Çünkü ‘dâhili’ düşman kuvveti dağıtır, cesareti azaltır. ‘Harici’ düşman ise bilakis bağlılığı artırır, safları sıklaştırır.

İkincisi:

Üçüncüsü:

- Hile, yalan, riya gibi kötü ahlâklar münafıklarda vardır. Kâfirde o derece yoktur. Onun için uzun olarak münafıklar hakkında bilgi verilmiştir.

Dördüncüsü:

- Münafıklar çoğunlukla ehl-i kitaptan (Okumuş yazmış takımından) oldukları için şeytâni bir zekâ sahipleri olup, daha hilêkâr, daha sinsi ve desiseci olurlar.

- Eğer o münafık kendisine nasihat edenleri kandırmaya, öbür taraftan ‘Ben ıslah edici bir insanım’ diye yaptıklarını haklı göstermeye çalışırsa, yani nasihat tesir etmezse, artık onun hastalığının devası yoktur. Yalnız onun fesadı halka sirayet etmesin diye onun tuttuğu yolun zararlı ve fena olduğunu ilan etmek lazımdır ki herkes ondan korunmaya çalışsın….

•

Bilmem “dikkatinizi” çekti mi;

Alıntı yaptığım bölümde “İkincisi” deniyor ama karşısı boş…

 “İkincisi” nedense atlanmış…

 “İkincisi” diye yazılmış ama karşısı nedense boş bırakılmış.

•

Bunu yapan “ikincisi”ni orada unutmasaydı ne iyi olurdu!..

Ya da …

Bu “münafıklık” işlerine hiç girmeseydi!..

Ne işin var böyle “sıkıntılı” mevzularla!

•

Her ne olmuşsa olmuş, “ikincisi” kısmı boşta kalmış.

O boşluğu biz tamamlayalım…

•

Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri ‘İkincisi”nde diyor ki;

“Münafık olan, mü’minlerle İHTİLAT EDE EDE YAVAŞ YAVAŞ ünsiyet kesp eder, imanla ülfet peyda eder. Gerek Kur’an’dan gerek mü’minlerden nifakın kötülüğü lakındaki sözleri işite işite pis haletten nefret eder. En nihayet lisanından kelime-i tevhidin kalbine zemin hazırlamak için itnab yapılmıştır…”

•

Evet,  Üstad Hazretleri, “malûm yapı mevkutesi”nin “NEDENSE” atladığı “ikinci” maddede münafıkların mü’minlere “dost” suretinde yaklaştıklarını, SİNSİCE, yavaş yavaş “yakınlık” kurduklarını ve bu “yakınlığı” daha sonra aleyhlerinde kullandıklarını anlatıyor!

•

“İkinci madde”nin niçin “makaslandığını” okuyucularımız takdir edecektir…

Ben buradan,

“Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’ne” atılan makasa dikkat çekmiş olayım…

Bunu yapanlar da, tivıtırın kapatılmasına “Kılıç” gibi keskin ifadelerle karşı çıkan zatlar!..

Ne matrak!..

•

MALATYA’DAN…

Malatya Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş. tarafından organize edilen Malatya 3. Anadolu Kitap Fuarı’nda “Dost Modern Darbe” adlı kitabımızla biz de yer alıyoruz.

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır ve diğer dostlarımızla sohbetlerimiz olacak kısmetse.

Bugün ve yarın Malatyalı dostlarımızı bekleriz.