Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Son Rahmet Hazreti Muhammed

Son Rahmet Hazreti Muhammed

Yüreğimde sevgimi sermeye niyetlendim

Acizim ben, hecem de aciz ey inci yetim

Rahmetisin Rabbimin, seninle kıymetlendim,

Sana titrerken içim, gül ağlardı efendim.

¥

Yukarıdaki dörtlük, “Son Rahmet Hazreti Muhammed” isimli; naat, ilahi ve şiirlerden oluşan kitaptan. Eserin yazarı ise Ramazan Atılgan.

Yurdumuzun çeşitli yerlerinde öğretmenlik ve idarecilik yapan Ramazan Atılgan, emekli olmuş ama köşesine çekilmek yerine; şiir, masal ve hikâye yazmaya devam ediyor.

Güzel bir mektup yazmış. Mektubundan bazı kısımları paylaşmak istiyorum.

“Muhterem Kardeşim Hüseyin Bey;

Uzun zamandan beri Akit okuyucusuyum, birçok badireyi Akit ailesiyle birlikte yaşadık, atlattık Elhamdülillah.

Bilmeseniz de (tanışmasak da demek istiyor) aynı ailenin fertleriyiz. Beraber seviniyoruz, Dilipak’la üzülüyor, Karakaya misali kızıyoruz.

Akit’e kavuştuğum günden bu yana, birçok arkadaşa sahibim. İyi ki varsınız. Allah sizlere güç ve sabır versin.”

¥

Ramazan Atılgan gibi yüz yüze tanışmadığımız, telefonla konuşmadığımız, aynı salonlarda bulunmadığımız, aynı sofralara oturmadığımız böyle binlerce Akit ailemiz var.

Bizi böylesine birbirimize bağlayan samimi bağ nedir? Allah Rızası, Peygamber (s.a.v.) sevgisi, vatan, millet sevgi ve bağlılığı, dini ve milli değer yargılarımız.

Bu değer yargılarını paylaşan sadece Akit okurları değil elbet, dünyanın her yerinde Kur’an’a iman eden, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ’i Allah’ın Rasulü bilen ve inanan ülkemizdeki ve tüm dünyadaki Müslümanlar bir aileyiz.

Yeter ki bu inancımız, dünyalık menfaatlere heba edilmesin.

Hayır ve hasenat duygularından dolayı Müslümanların vicdanları yerine, cüzdanlarına göz dikilmesin, göz dikilen maddi menfaatler, çeşitli heva ve heveslere kurban gitmesin.

Allah, Kur’an ve Peygamberimiz, sanki sadece belli kişi ve kişilerin tekelindeymiş gibi insanlar aldatılmasın.

Evet, Ahiret gününde kendi aklı ve tüm uzuvlarıyla, yaptıklarının hesabını vereceğine ve o gün kimsenin kimseye faydası olmayacağına inanan Müslümanlar birbirinin kardeşidir.

¥

Söz burada seyrederken, İstanbul Maltepe’den gelen bir mektuba da yer vermek istiyorum. Bu mektup da yukarıda tarif ettiğimiz kardeşliğe önemli bir örnek.

“Muhterem kardeşim;

Biz sekiz on arkadaşımızla Kur’an çalışmaları yapıyoruz. Her sabah namazlarımızın peşinden işrak vaktine kadar camii şerifimizin bir köşesinde kıraat, mahreç, tecvid ve meal dersleri yapıyoruz.

Bizlere Kur’an okuma nimetini ve sıhhatini bahşeden Rabbimize hamd ediyor, şükür olarak da mali gücümüz nispetinde 3-5 liramızı bir kâğıda sararak, güvendiğimiz mutemed arkadaşımıza veriyoruz.

Her ayın ilk Cuma’sı, hep birlikte biriken parayı sayarak çevremizdeki fakir fukaraya dağıtıyoruz. Yine gücümüz yettiğince Afrika başta olmak üzere Müslüman kardeşlerimize gönderiyoruz.”

Evet, Müslüman feraset sahibidir. Rabbim feraset sahibi Müslümanların sayısını çoğaltsın ve kendisinden başka kimseye iman ettirmesin. Âmin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi