Akıllı bir insan, önce çatıyı çatanlara bir bakar. Kimdirler, necidirler, nasıl kazanırlar, nasıl yerler, nasıl içerler, neye inanırlar, neyi inkâr ederler?

Toplum nezdinde nasıl bir portreleri vardır, millet bunların arkasında mıdır, değil midir? Devlet ve millet, şimdiye kadar bunlardan ne ummuş, ne bulmuştur?

Çatıyı kimlerin çattığını bilmeyen kalmadı. Masonlar, Pensilvanya, CHP, MHP ve Doğan Grubu. Daha ilk gün, tüm foyaları ortaya çıktı, niyetleri belli oldu.

Bir kere niyet hayır değil. Akıbetin hayır olmayacağı açık ve kesin. Bu gerçeğe de en çok inanması gereken kişinin çatıya çıkan şahıs olduğu sanılırdı.

Bir daha aldandık.

Yine çatıya çıkacak şahsın şu imani gerçeğe de inandığını zannederdik. “Ameller niyetlere göredir.”

Bu kutsi söze göre çatıyı çatanların niyetlerinin ne olduğu ve amellerinin ne olacağı aşikâr değil mi?

Kendilerine güvenleri sıfır olan ve bu sebeple; millete de güvenmeyen çatı çatıcılara, Ekmeleddin İhsanoğlu nasıl güvendi, akıl sahipleri çok şaşkın.

¥

Vah Ekmeleddin Bey vah!.. Gerçekten vah!.. Vallahi vah!.. Billahi vah!.. Nasıl kıydınız o babanın size emeğine.

O baba yani Yozgatlı İhsan Efendi, sizi bugünler için mi yetiştirdi, bu millet size bugünler için mi bu kadar güvendi.

Güvendi derken, Müslümanların güveni, Ekmeleddin Bey’in şahsına değildi. Müslüman bir çizgide duruşunaydı.

Ne bilsin millet, bir gün gelip, CHP’nin kayığına bineceğini, babasını Mısır’da bile rahat bırakmayıp, arkasına hafiye takanların kurduğu çatıya çıkacağını.

Bir daha aldandık.

¥

Hey gidi hey Ekmeleddin İhsanoğlu! Taş yerinde ağırdır, ağırlığını bilip yerinde dursaydın ve köşene çekilseydin ya.

71 yaşında ne diye çatıya çıkıp, bilinmeyen yönlerinizin, bir bir ortaya dökülmesine sebep oldunuz. Toplumun pek çok kesimi özel hayatınızı bilmiyor sadece şahsınızı tanıyordu.

Şimdi ne oldu! Daha isminiz medyaya düşer düşmez, gelmişte, geçmişte ve aile özelinizde ne varsa, hepsi çarşaf çarşaf döküldü. Daha da dökülecek.

Yazık ettiniz Ekmeleddin Bey bu çatıya çıkmaya göz kırptığınız için. Pekala bilirsiniz ki, ilim çevrelerinde size olan ilgi, taşıdığınız misyonadır şahsınıza değildir.

İlim çevrelerinde hiç sevilmediğinizi siz de bilirsiniz. Üç kişiyle sıkı dostluğunuz yoktur. Olanlar da; “dostlar alışverişte görsün” babındandır.

¥

Ekmeleddin İhsanoğlu’nun babası Masonlardan çok çekmiştir. İhsanoğlu’nu çatıya çıkaran birinci ayak Masonlardır.

Mesela Ekmeleddin Bey bir yiğitlik daha yapıp, “Ben Mason değilim” diyebilir mi? İslam İşbirliği Teşkilatı’ndayken, “Masonlarla hiç işbirliği yapmadım” diyebilir mi?

¥

Ne diyelim; “Kendi düşen ağlamaz, görünen köyün ırağı olmazmış.” Böyle bir çatıya çıkmayı göze alan, tepetaklak ineceğini de kabullenmiş demektir.