Asla Yenilmeyeceksin
Bu haftaki kitabımız, Selçuklulardan Osmanlılara, Osmanlılardan günümüz Türkiye’sine yol alan tarihimizin belgelerle yazılmış destanı.
Araştırmacı tarihçi yazar Recep Şükrü Apuhan’ın uzun inceleme ve araştırmaları sonucunda kaleme aldığı eser, bugünün Türkiye’sini anlamak için çok önemli.
R. Tayyip Erdoğan ve hükümeti üzerine içeriden ve dışarıdan planlanan karanlık güçlerin kumpaslarını, “Hilal ve Haç” kavgasının temelinde bulmak mümkün.
Yani Hilal’in dalgalandığı topraklara karşı Papa’nın “14. Haçlı Seferi” adını verdiği o büyük hücum, değişik şekillerde devam ediyor.
Eserin ilk sayfasındaki anahtar cümle şu:
- “Sultan Alparslan, hurdahaş olmuş Anadolu kilidini kılıcının ucuyla Malazgirt ovasına fırlattığında, yıl 1071’di.”
Evet, “Hilal ve Haç” kavgasının bu topraklarda başladığı yıl 1071’dir. Bu tarihten itibaren dalgalanan “Kelime-i Tevhid sancağı” karşısında hep Haç’ı bulmuştur.
Ne zamana kadar? Bugüne kadar. Bugün millete ve hükümete karşı yapılan her türlü saldırı, bir “Hilal ve Haç” kavgasından başka bir şey değildir.
……………….
Yine eserin bir yerinde yazar şöyle diyor:
“Hep Osmanlı’nın arkasından yürüyen zaman, ne yazık ki bir gün önüne geçti ve Türk tarihi, 18. yüzyılın sonlarından itibaren kanadıkça kanadı.
Avrupalılar ve Ruslar, yalnız Osmanlı egemenliğine değil, Türk varlığına da son vermek istiyorlardı.”
Şimdi gelelim bugüne. Başbakanımız ve Cumhurbaşkanı adayımız Erdoğan’a, hükümete, milletvekillerine ve millete karşı kumpas kuranların söylemlerinde; “vatan, millet, din ve benzeri değer yargıları” öncelik taşıyor mu?
Eğer taşıyor olsaydı, arkalarında “özgür halk” desteği olmaz mıydı? İşte bu soruların cevapları; “Asla Yenilmeyeceksin” kitabının içindeki tarihi destanda anlatılmış.
…………….
Eserde, Koca Ayşe isimli bir Anadolu anasının gerçek hikâyesi anlatılır. Bu milletle oyun oynamak isteyenlere bu hikâyeyi yazarak sözü noktalayalım.
“Osmanlı’nın son 45 yılında dolaşırken rastladığınız kimsesiz ve perişan şehit çocukları, defalarca baskın yemiş göç kafileleri, ateşe verilmiş şehirler, harabeler arasında aklını yitirmiş ihtiyarlar ve Mudurnu’nun Köseler köyünden Koca Ayşe, size hep aynı cümleyi haykırır; “Asla yenilmeyeceksin!”
“Koca Ayşe, sekiz oğlunu 1. Dünya Savaşı’nda yitirdi. Elinde yalnızca en küçük oğlu Mustafa kaldı. Mustafa, Koca Ayşe’nin kanının son damlasıydı. O da Sakarya’da aktı gitti.
Koca Ayşe’ye, onun çilelerine, onun hatırasına, onun düşmanının üzerine atılışına saygısı olmayanlar, Koca Ayşe’nin dünyasına ait değillerdir.
Bu kitap biraz da Koca Ayşe’nin ve onun dünyasına ait olanların hikâyesidir.
Yine bu kitap; “Hangi zorluklardan geçerek, hangi engelleri aşarak varlığımızı korumayı başardık” sorusunun da cevabını vermektedir.
Bu eser mutlaka okunmalı ve bu milletin yenilmeyeceği görülmeli.
…………………
Eser hakkında bilgi için; Himalaya Yayınları 0216 329 91 12
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.