İsrail’in İkinci Kanalında bir programda bölge uzmanları uzun uzadıya ülkelerinin için en iyi ekmekçi/fırıncı veya bizim tabirimizle helvacının kim olduğunu tartıştılar. Vardıkları sonuç ilginç ama şaşırtıcı değil. İsrail’in baş helvacısı mesabesinde Sisi’yi görüyorlar. Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş. Bununla birlikte işin şaşırtıcı olan tarafı şu: Amerikan Dışişleri Bakanı John Kerry’yi bu işe veya helvacılığa Sisi kadar layık görmeyişleri. Yani Sisi İsrail’in baş helvacısı makamını ihraz ederken bunu John Kerry’den esirgiyorlar! İsrail’in altıncı hissi kuvvetledir kimin kendi adamı olduğunu gayet iyi bilir. Üstelik Sisi İhvan’ı ezerek becerisini ortaya koymuştur! Son günlerin moda tabiriyle bu güvensizlikte John Kerry’nin günahı ne? Semir Atallah’ın yazdığı gibi başkansız bir dışişleri bakanı olması mı? Arkası Sisi kadar sağlam olmadığından mı? Ne hikmetse her iki taraf da aynı oranda Kerry’yi aşağılıyor. Yahudiliğinin dışında İsrail yanlısı olduğu aklıma gelmese adamı sevmeye başlayacağım vesselam! Mısır makamları Sisi’nin huzuruna girerken adamın üzerini başını arıyorlar. Oysa ki Ahmet Davudoğlu huzurunda adam bacak bacak üstüne atacak kadar keyifli ve rahat. Der Spiegel’in yazdığı gibi İsrail istihbaratı John Kerry’yi dinliyor. Acaba John Kerry’ye öfkelerinin bir nedeni de ateşkes sürecinden Türkiye ve Katar’ı dışlamaması mıdır? Türkiye ve Katar’ı da devreye sokması mıdır? Suçu Sisi’nin ateşkes planında Hamas lehine bazı insani değişikliklere gidilmesine razı olması mıdır? Bu İsrail’in hamakatını dengeleyen bir adım aynı zamanda. Lakin İsrail bütün dünyanın kendi budalalığına ve ahmaklığına ortak olmasını ister. Kolektif ahmaklık sayesinde ahmaklığını sürdürebiliyor. İsrail hem cani hem de ahmaklar mangasıdır. Herkesin de bu yönünü onaylamasını ve caniliğine ve ahmaklığına ortak olmasını ister.

•

Canilik ve ahmaklıkta Netanyahu’nun ortağı ve yandaşı Sisi’den başkası değil. ABD bile her defasında orantısız şiddet karşısında esniyor ve bir nebze aklını başına devşiriyor. Sisi ise tüy dikiyor. Son sıralarda Sisi İsrail’in baş helvacısı olduğu gibi aynı zamanda baş yaveri ve vekili oldu. Cirmine ve cürmüne bakmaksızın herkesi tehdit ediyor. Bölgenin yeni Nasır’ı veya Napolyon’u gibi ya da Baybars’ı gibi kabarıyor; Gazze’den giriyor Libya’dan çıkıyor! Bütün istikrarsız sahaları stabilize ediyor. Filistin İsrail müzakerelerinde eski arabuluculardan Halid Cündi, İsrail’in Gazze’de Araplara bilvekale ve onların yararına Hamas’ın ve Müslüman Kardeşlerin son kalesi Gazze’yi dize getirmeye yeltendiğini ifade ediyor. Gazze’de İsrail geniş bir cephe adına hareket ediyor. Bu cephe Arap cahiliyet cephesidir. Buna mukabil, Sisi de ateşkes teklifinde İsrail namına hareket etmiştir. Şimdi Hıristiyan asıllı Arap ulusalcılardan ya da Suud parasıyla İran’la gerdeğe giren el Hayat gazetesi yazarı Cihad Hazin ilginç bir teklifte bulunuyor ve Sisi’nin Gazze’yi işgal etmesini teklif ediyor. Bu durumda Gazzelilerin ve Hamas’ın bu hamleye karşı koyamayacağını ve direnemeyeceğini ve böylece Gazze’nin kurtulacağını, sükunete ereceğini düşünüyor. Sisi karşısında Gazzelilerin Mürsi gibi teslim bayrağını çekeceğini tasavvur ediyor. İkinci hamlede ise Blair-Netanyahu ve Körfez liderleri ortaklığında veya siyasi konsorsiyumunda Muhammed Dahlan’ı Gazze’nin başına kılavuz olarak dikerler. Süslü Napolyon (Sisi) bu konuda ne düşünüyor, bilemeyiz.  Bununla birlikte Sisi’ye pek uzak olmayan Cihad el Hazin Gazze’nin Mısır tarafından stabil hale getirilmesini istiyor. Bu durumda Körfez ülkelerinin de kesenin ağzını açacağını ve bu sayede Gazze’nin nimete gark olacağını söylüyor. Yeter ki Hamas ve ortakları Gazze halkına gölge etmesinler yeter! Yoksa İsrail namına zengin Araplar bölgeye bal ve yağ yağdırırlar. Mürsi’ye esirgediklerini Sisi’ye vermeleri gibi. Batıl kardeşliğinde hizmette sınır yok.

•

Ne hikmettir, Gazze için Cihad el Hazin’in savunduğunu Libya için de Amr Musa savunuyor. Mısır’ın burada yaşanan trajediye bir son verebileceğini söyledi. Sisi’nin petrol zengini olan Libya’da gözü var. Halife Hafter’in Libya’da ön açmasını beklediler ama beceriksiz çıktı o bu işi Muhammed Dahlan’ın 2007’de Gazze’de yaptığı gibi yüzüne gözüne bulaşturdu. İslamcılar Gazze’de olduğu gibi Libya’da da engel tanımıyor ve ilerliyorlar. Bu durumda Sisi ve ortaklarının ve özellikle Cezayir cuntasının etekleri tutuşuyor. Libya’nın istikrarsızlaştığını ve terör yuvası haline gelerek Mısır’ın milli güvenliğini tehdit ettiğini ileri sürüyorlar. Sisi konuk İtalyan başbakanına Libya konusunda NATO’nun devreye girmesini teklif ederken ve müdahale ısmarlarken bir de kimi kastediyorsa Libya üzerinde yabancıların emellerinden söz etti! Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu! Şu anda İslamcıları tasfiye için Libya üzerinde iki ülkenin emeli var. Bunlardan birisi Mısır diğeri de Cezayir. İslamcılığın bulaşıcı olduğunu düşünüyorlar. Bölge uzmanı Yasir Buhayri’nin dediği gibi, Halife Hafter başarısız olunca ve vekil iş göremeyince vazife asile yani Sisi’ye düştü. Bunun için durumdan vazife çıkarmaya çalışıyorlar. İsrail’in baş helvacısı bölgenin Ali kıran baş keseni oldu.